"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
YouTube kitap kanalımda Dostoyevski'nin hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz:
ytbe.one/0i9F0L1dcsM
Edebiyat dünyasının en uzun soluklu filmlerinden biri olan Dostoyevski'nin fragmanına hoş geldiniz.
Fight Club kitabını yazan Chuck Palahniuk'un, Zorba kitabını yazan Nikos
"büyük beyinler fikirleri, orta beyinler olayları, küçük beyinler insanları konuşur." kendinizden daha akıllı insanlarla daha çok zaman geçirmeye çalışın.
479.sayfa ve kitap biter. Emine'nin ağzı bir karış açık kalır.. Saniyede " Böyle olmamalıydı, hayır, nasıl?, neden?, kim ? " kelimeri beyninde uçuşmaya başlar..
Kitabı okuduğum süreç boyunca tüm nöronlarım artık şaşırma yetisini yitirmişti ama son sayfalarda nasıl hareket edeceklerine karar verememiş olmalılar ki bir çok duyguyu aynı anda yaşattılar.
İlk kitap Pia Mater ile tanıdığımız karakterlerin yanına eklenen yeni karakterler, olayların kurgusu, bilim insanlarının bulgularının net şekilde açıklanarak aktarımı, bilim için verilen emek, bilim uğruna kaybedilen muazzam beyinler. Etkilenmemek imkânsız..
Başlangıçta yazar yine beni en ince çizgide yakaladı. " Sarılma sonucu oluşan oksitosin hormonunun ne kadar mucizevi bir hormon olduğunu çok iyi biliyordu. " dedi ve sarılarak yaralarımızın nasıl bu kadar hızlı soğuduğunu ispatladı..
Şimdi beynimin içindeki o sevimli küçük arkadaşları büyük bir handikap bekliyor...
Bir köşeye çekilip serinin üçüncü kitabını hiç ses çıkarmadan beklemeyi başarabilecekler mi ???
Deneyimlemenizi çok isterim...
Bu kitap benim için özel bir kitaptır. Sebebi de düzenli okumaya başlarken okuduğum ilk kitap olmasıdır. Ayrıca 2018 yılının aralık ayında okuduğum için üzerinden biraz zaman geçti. Niyetim sadece inceleme yapmak değil. Hafızamın ne kadar şey hatırlayabildiğini görmektir. Tabi o zaman bu kitabı incelemiş olsaydım oldukça basit bir analizden öteye
Kendilerine Eş Değil de Köle İsteyen Erkeklerin, Kadınlara Yüklediği Görevler:
📍Evlilik müessesesi erkek egemen toplumlarda maalesef ki kadınlara çok büyük roller yüklüyor. İşin çilesini çeken kadınlar, sefasını süren ise erkeklerdir.
📍Kocandan önce kalkıp, çocukmuş gibi kocasının kahvaltısını yaptırıp, onu işe yollamak.
📍Evliyseniz ve bir
”Uzun yaşamı boyunca aklın her silahını kullanarak bitmek bilmez bir heves, tutkulu bir adanmışlık, hepsinden de öte korkunç alay etme yeteneğiyle uğruna savaş verdiği ideal kazanımları; hoşgörüyü, ruhani özgürlüğü, insanlık onurunu, adaleti kafalarımıza adam akıllı işlemiş ve bunlar sanki artık doğal yaşamımızın bir parçası, soluduğumuz hava,
13 Ocak 1921 Tarihinde, Meclis Başkanı Mustafa Kemal Paşa yaptığı konuşmanın sonunu şöyle bağlayacaktır,
“…(Namık) Kemal demiştir ki:
‘Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini'
İşte bu kürsünden bu meclisin başkanı sıfatıyla meclisi oluşturan bütün üyelerin her biri adına ve bütün millet adına diyorum