Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İtilaf Kuvvetleri'nin diğer önemli bir hatası ise Liman von Sanders'in de değerlendirdiği gibi; Çanakkale'ye büyük bir çıkarma hareketi yapıp, aynı zamanda veya çıkarmadan önce donanma ile Boğazı zorlamaya çalışmamış olmalarıdır.5 Bu görüşü, İngiliz Generali Aspinali Oglander de yazdığı "Çanakkale Muharebeleri" kitabında
Sayfa 67 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Harf inkılabı okuryazarlığın artışına yaradı mı?
Arap elifbasını bırakıp Latin alfabesine, daha doğrusu Atatürk'ün deyişiyle 'Türk alfabesi'ne geçilmesinin okur yazarlığı kolaylaştırıp cehaleti ortadan kaldıracağı tahmini de doğru çıkmamıştır. Rakamlar hakikaten şaşırtıcı sonuçlar vermektedir. Gazi Mustafa Kemal 8 Ağustos 1928 günü Sarayburnu'ndaki parkta yaptığı konuşmada
Reklam
Motun'un çelik elleriyle kurulan Türk ordusu 2200 yıldır, kanatlanmış atlarıyla doğudan batıya doğru akıp durmuştur. Kaşgarlı'nın "kuş kanatın er atın" (kuş kanadıyla er atıyla) dediği erler bu ordunun erleridir. Yahya Kemal'in "bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik / bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik"
Atamızın bedeli 2 milyon mark
Tutuklanıp hakkında dava açılan Mustafa Sagir, açıkça itirafta bulunarak yargıçların daha yumuşak davranmalarını sağlamak istedi. Anlattığı hayat öyküsüne göre kendisi, Rudyard Kipling'in ünlü "Kim" romanında tasvir ettiği gibi, İngiltere tarafından gizli servis için yetiştirilmek üzere, büyük özenle seçilmiş genç Hintlilerdendi. Benares'in saygın bir Müslüman ailesinin çocuğuydu; on yaşındayken İngiltere'ye gelmiş ve orda devlet hesabına tam bir centilmen olmak için eğitim görmüş, bu eğitimi Oxford Üniversitesi'ni bitirerek tamamlamıştı. Buna karşılık minnet borcunu ödemesi için, Kuran'a el basarak "İngiltere için yaşayıp İngiltere için ölmeye" yemin etmesi gerekmişti. Yeminden sonra kendisine devletçe aylık bağlanmıştı, bir dünya gezisine çıkmış, Heidelberg Üniversitesi'nde doktor olmuş, bu sırada bir yandan da orda öğrenim gören Hintlileri İngilizler hesabına gözetlemişti. Mısır'da ve Afganistan'da İngiltere'nin hizmetinde çalışmış, bir süre İran'da İngiliz konsolosluğu yapmış, savaş sırasında da İsviçre'de, uluslararası casusluk merkezi olan bu ülkede hizmet görmüştü………………………………………………………..Ankara'ya gönderilmesinin gerçek amacının Mustafa Kemal'e karşı bir suikast düzenlemek olduğunu söyledi. Plânlanan suikastı bütün ayrıntısıyla anlattı ve bunun için vaadedilmiş ödülün miktarım da söyledi: Yaklaşık 2 milyon mark. Mustafa Kemal bunu duyunca "Başımın bu kadar yüksek ticari değeri olduğunu bilmezdim doğrusu" demiştir.
Mustafa Kemal Atatürk
Sakarya Zaferinden sonra 19 Eylül 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemal'e Mareşal rütbesi ve Gazi unvanını verdi. Kurtuluş Savaşı, 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması'yla sonuçlandı. Böylece Sevr Antlaşması'yla paramparça edilen, Türklere 5-6 il büyüklüğünde vatan bırakılan Türkiye toprakları üzerinde ulusal birliğe dayalı yeni Türk devletinin kurulması için hiçbir engel kalmadı.
Sayfa 154Kitabı okudu
Cumhuriyet'e giden yolda Gelibolu, Sarıkamış ve Haleb'te yaşananlar ve nihayet İstiklâl Savaşı, vatan savunmasını bilen nadir milletlerden olduğumuzu göstermiştir. Büyük kumandanlarımız ve devlet adamlarımız her defasında ortaya çıkabilmişse; işgalcilere kafa tutup bağımsızlığı başarabildiysek, bunun bu topraklarda bir geleneği var demektir.
Reklam
" Cumhuriyet kurulduktan sonra, Mustafa Kemal Paşa ordunun masraflarını kıstı, Milli Eğitim'e iyice yoğunlaştı. Bu, %90'ı okuma-yazma bilmeyen bir toplum için büyük bir adımdır. "
Sayfa 347 - Kronik KitapKitabı okudu
Selanik'e Tahsin Paşa gibi mazide hiçbir varlık gösteremeyen, iyi sicili olmayan bir adamı kolordu kumandanı tayin etmişlerdir. Selanik, çok önemli bir ovanın ortasında müstahkem bir mevki ve Avrupa-i Osmanî'nin en büyük şehridir. Tahsin Paşa'yı buraya tayin etme sebepleri Abdülhamid'in zulmüne uğraması, yani menkub olması imiş denilmektedir. Abdülhamid'in hep iyi adamlar sürdüğü gibi bir inanç oluşmuştu. Oysa Abdülhamid hürriyetperverleri sürdüğü gibi ahlaksız, işe yaramaz adamları da sürmüştür. Hasan Tahsin Paşa maalesef koskoca kolorduyla direnmeden Yunanlılara şehri teslim etmiştir.
İttihatçılar teşkilatçıydılar, orduyu modernleştirdiler, Türkiye modernleşmesini daha ileri götürdüler. Fakat müthiş hatalar yaptılar ve imanları zannedildiği kadar kuvvetli değildi. Biz millet olarak devlet adamından çok büyük iman beklemeyiz, gerçeği tanıması yeterlidir. Mesela bir devlet adamının, "Harb'e girmezsek bizi yerler" diye paniğe kapılmaması gerekir. İttihatçılar orduyu da modernleştirmiş oldukları için beklemeleri ve saldırıya uğrarlarsa saldırmaları gerekirdi. İlla ki bir tarafa katılmanın manası olmadığı gibi Almanya gibi zayıf kalan bir kuvvetle ittifak etmek çok lüzumsuzdu.
• Şunu da burada belirtelim ki Cumhuriyet'e giden yolda Gelibolu, Sarıkamış ve Haleb'te yaşananlar ve nihayet İstiklâl Savaşı, vatan savunmasını bilen nadir milletlerden olduğumuzu göstermiştir. Büyük kumandanlarımız ve devlet adamlarımız her defasında ortaya çıkabilmişse, işgalcilere kafa tutup bağımsızlığı başarabildiysek, bunun bu topraklarda bir geleneği var demektir. •
Sayfa 228 - Kronik KitapKitabı okudu
Reklam
George Benneb (Fransa)
Bundan birkaç hafta önce Büyük Millet Meclisi, Türk ulusunun en büyük oğlu olan Gazi Mustafa Kemal'e "Atatürk" adını verdi. İsmet İnönü, ona verilen bu adın çok yerinde olduğunu şöyle anlatmıştır: "Türk ulusuna tam bir istiklal kazandıran ve ona, öz tarihiyle öz dilini bulma yolunu gösteren büyük adama en layık olan ad budur."
Şurası çok açık ki Atatürk cehalete düşmandı. Bu yüzden de eğitim onun için ön planda geliyordu. Neticede, Millî Mücadele'nin en zor günlerinde bir Eğitim Kongresi toplayan bir liderdir. Üstelik şartların daha çetin hale gelmesine rağmen bu kongreyi iptal etmemiştir. Az önce müzik talebelerini yurt dışına göndermesinden örnek verdik, devam
Çanakkale zaferinden sonra, yeni tuğgenerallik aldığı döneme kadar, binbaşı, yarbay ve albayken adı Mustafa Kemal Bey'dir; ondan sonra Mustafa Kemal Paşa olur. Mustafa Kemal Bey'e, Büyük Millet Meclisi'nin kendisine Sakarya Zaferi'nden sonra taltif ettiği "Gazi" unvanı müşterikle birlikte Gazi Mustafa Kemal Paşa olur ve soyadı kanununa kadar böyle bahsetmemiz icab edebilir. Atatürk ise soyadından sonra verdiğimiz sivil adıdır.
Sayfa 399 - KronikKitabı okudu
O zaman da mı atalarımız mezar taşını okuyamıyorduk :/
Cumhuriyet kurulduktan sonra, Mustafa Kemal Paşa ordunun masraflarını kıstı, Millî Eğitim'e iyice yoğunlaştı. Bu, okuma yazma bilmeyen bir toplum için büyük bir adımdır.
Sayfa 347 - KronikKitabı okudu
300 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.