Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
240 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
22 Şubat 2018 İstanbul Ahmed abime; Mektubuma yeni başlamış gibi görünüyorum değil mi abi, ilk hitap edişimmiş, ilk cümleye başlayışımmış gibi. Yok ama. Sana mektup yazmayı dördüncü deneyişimdir bu. Sen nasıl yazıyordun ki acaba, canından çok sevdiğin Leylin'e? Hiç düzeltmeden içinden geldiği gibi mi, yoksa törpüleyerek mi? Ah, evet. Okudum
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
832 syf.
9/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Geçmiş değildir, Tarihtir.
“Tarihin Babası…” Bu sıfatı almasının yegâne sebebi ondan önce bu derinlikte bir eserin yayımlanmamış, kaleme alınmamış olmasıdır. Kendinden önce bir iki kitap kaleme alınmış ve bunları referans gösterse de bu kitaplar günümüze ulaşamamıştır. Herodotos MÖ 484-420 yılları arasında yaşamış, tarihçi, doğa bilimci ve bütüncül entelektüeldir.
Tarih
TarihHerodotos · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019927 okunma
Reklam
152 syf.
10/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
Hastalık Hastası- İnceleme
Moliere'nin tiyatro tarzı eserlerini çokkk sevdiğimi fark ettim, sanki okumuyor da yaşıyorum her defasında. Cimri kitabında da böyle hissetmiştim, Hastalık Hastası ile ilgili benim yapabileceğim tek eleştiri araya oyundan alakasız kısa perdelik sahneler eklenmiş biraz kopukluk oluşturmuş onun dışında çok akıcı ve güzeldi, kısaca oyundan bahsedecek olursam; Argan oyunda bahsedilen hastalık hastası karakter kendisini hep yorgun, halsiz ve hasta hissediyor ve kızı Angelique'nin doktor biriyle evlenip onu sürekli muayene etmesini istiyor ama kızının sevdiği Cleante sayısız diller döküyor bu evlilik olmasın diye, en sonunda kurnaz hizmetçi ve benim sevdiğim karakter olan Toinette'nin aklına bir fikir geliyor onun oynadığı oyun sayesinde Argan hem karısı Beline'nin kendisiyle sadece parası için evlendiğini öğreniyor hem de kardeşi Beralde'nin ısrarı üzerine hekim olmaya karar veriyor, o yaşta nasıl hekim olacak diye düşünmüş olabilirsiniz şaşırdığım ve kitapta yer alan bilgilerden biri de buydu, Moliere zamanında hekim olmak bir cüppe giyip, sakal bırakmak kadar kolaymış fakir üniversiteler de para karşılığında hekimlik diplomasını gösterişli bir mezuniyetle veriyorlarmış, Moliere eserlerinde hekimlerle çok dalga geçtiği için de ölümüne yakın kimse onu tedavi etmemiş ve o şekilde ölmüş, buna üzüldüm çünkü o zamandaki hekimlerin tek yaptığı hacamat gibi basit yöntemlermiş ve Moliere'nin de asıl eleştirdiği hekimlik değil yöntemleriymiş. Ben sevdim bence okunabilir :)
Hastalık Hastası
Hastalık HastasıMolière · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20216,1bin okunma
384 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Yüksek Beklenti ve Hayal Kırıklığı
Birkaç yıl önce Jules Payot'un İrade Terbiyesi kitabını okumuştum ve üzerimde çok daha önemli etkileri olmuştu. Bu kitaba başlarken hem bizden bir yazar olması hem de Cemil Meriç'in asıl etkilendiği kitap olması beklentilerimi arttırmıştı. Fakat ciddi bir hayal kırıklığı yaşadığımı ifade etmeliyim. Kitapta problem tespiti noktasında çoğu
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiEthem Bakar · Ketebe Yayınevi · 2023391 okunma
560 syf.
9/10 puan verdi
İpek Çalışlar'ın Halide Edip biyografisini okumuş ve çok beğenmiştim. Atatürk biyografisinin çıkacağını öğrenince hem sevindim hem de en kısa sürede temin edip okudum. Çalışlar, çok titiz ve uzun soluklu bir çalışmaya imza atmış. Önsözde yazdığı gibi aslında; Atatürk kitabı yazmak zor bir iştir. Nitekim kitabın geneline baktığımızda Çalışlar'ın mümkün olduğunca objektif davrandığını söyleyebilirim. Belgelerle çalışmış ve doğruyu anlatmaya çabalamış. Bu anlamda benim gibi Atatürk'ü çok seven insanların hoşuna gitmeyecek bazı şeyleri de yazmış, anlatmış. Daha evvelki iki kitabında Halide Edip'i ve Latife Hanım'ı anlatmıştı. Anladığım kadarıyla hemcinsleri olan bu iki isimle duygusal bir bağ da kurmuş. Yani, onları sevmiş. Elbette Atatürk'ü de seviyor ancak bazı konularda diğer ikisinin yorumlarına başvurup, hatıralarını yad ediyor. Eserin genelinde büyük bir adam var. Ailesi, çocukluğu, iç dünyası, kişiliği... Kronolojik olarak gidiyor ama tipik bir İnkılap Tarihi ders kitabı havasında değil; akıcı, altını çizdirecek pek çok satıra sahip. Nitekim ben de öyle yaptım, notlar aldım. Dediğim gibi, bir Atatürk biyografisi yazmak kolaymış gibi görünse bile öyle değil. Çalışlar, elbette bazı polemiklere ( Kürt meselesi, Fikriye Hanım, Latife Hanım ile evliliği, İzmir Suikastı, şapka inkılabı vs. ) kapı açacak şekilde bir eser hazırlamış. Bir Atatürk güzellemesi değil lakin Atatürk'ü anlama, onu tanıma kılavuzu gibi düşünülebilir. Kıymetli bir eser olduğu kanısındayım.
Mustafa Kemal Atatürk Mücadelesi ve Özel Hayatı
Mustafa Kemal Atatürk Mücadelesi ve Özel Hayatıİpek Çalışlar · Yapı Kredi Yayınları · 2018352 okunma
72 syf.
10/10 puan verdi
Merhaba Sevgili 1000K Kullanıcıları, Başta belirtmek isterim ki bu bir kitaba inceleme yazısı değildir. Bu kitaba inceleme yazmak beni aşar. Zaten daha önceden inceleme yapmış olduğum bir yazarın farklı bir kitabına inceleme yazmak gibi bir âdetim yok. Eğer göz atmak isterseniz diye bakınız; #99736032 Çünkü söylemek
Tezer Özlü'den Leyla Erbil'e Mektuplar
Tezer Özlü'den Leyla Erbil'e MektuplarTezer Özlü · Yapı Kredi Yayınları · 20222,137 okunma
Reklam
90 syf.
8/10 puan verdi
Kitabı elime almam ile bitirmem bir oldu ve hâlâ gözlerim dolu dolu, hâlâ tüylerim diken diken. Benim kitaptaki çıkarımlarıma gelecek olursak: Cinayet; bir insanı kendi sebep yada bahanelerimizi öne sunarak öldürmenin adıysa; öldürülen kişiyi öldüreni öldürmenin adı cinayet değil miydi? Bu iki cümleyi birbirinden ayıran yada ayrı düşüren neydi ?
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,4bin okunma
624 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Gerçekten keyif aldığım ve iyi ki okudum dediğim kitaplardan biri oldu. Hem anlatımı hem de içinde geçen konuları zevkle okudum. Kitap sadece Fatih Sultan Mehmet ve İstanbul'un fethini anlatmıyor. Genel çerçeve bunun üzerine olsa da pek çok olay ve bilgiyle şekilleniyor, süsleniyor. Yani aslında çok yönlü bir tarihi roman okumuş oluyoruz. Kitapta geçen dönemleri, kişileri ve pek çok şeyi çok güzel bir üslupla anlatıyor yazar. Kitabı benzerlerinden ayıran en belirgin iki nokta var fikrimce. Birincisi, kitap dediğim gibi çok yönlü. Osmanoğulları'nı, Fatih'i, dönemi, diğer ülke ve milletleri çok yönlü ele almış. Sadece savaşlar veya fetihler değildi konu. İkincisi, İstanbul'un fethinden bahsederken bazı diğer kitaplar gibi gaza gelerek gerçek dışı şekilde anlatmıyor, her şey çok kolaymış gibi göstermiyor. Fetih boyunca iki taraf içinde ne kadar kayıplar verildiğini, ortaya çıkan acı tabloları da işliyor. Fetih esnasında Osmanlı askerleri içinde hiç kolay değildi, korkunç şekilde hayatını kaybeden askerleri de anlatıyordu. Çocuk oyuncağı gibi basitleştirmemişti mücadeleyi. Kitabı farklı karakterlerin dilinden de okuyoruz pek çok kez. Bunlardan biri Konstantinopol'e gelen bir elçi. Yaşadıklarını, deneyimlerini onun notlarından da okuyoruz. O bölümleri okumanın zevki kesinlikle bir ayrıydı çünkü bir yabancının ve gayrimüslimin gözünden dönemi okumak hoş ve eğlenceli geldi bana. Kitabın en derin ve de bir roman olarak en kıymetli gördüğüm kısmı Fatih'in hocalarıyla yaptığı felsefik sohbetlerin olduğu kısımdı. Daha iyi anlayabilmek için birkaç kez okudum aynı sayfaları.
Dünyanın İlk Günü İmparatorluk - I
Dünyanın İlk Günü İmparatorluk - IBeyazıt Akman · Epsilon Yayıncılık · 20113,323 okunma
248 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Biliyorum ki bu başlangıç satırlarım çok uzayacak ve belki de çok fazla detay barındıracak, o yüzden
Emre Timur
Emre Timur
okuyor ya da okumayı düşünüyorsanız sonuna dek okumanızı isterim. Ve bu yazımı okuyan sizlere kolaylık olsun diye konu konu ele alacağım Şizofren’i. İlk önce kitabın yoğun emek, araştırma, kurgulama, psikolojik ve felsefik açıdan uzun
Şizofren
ŞizofrenEmre Timur · Az Kitap · 2018417 okunma
592 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
-Spoiler- İncelemeyi hemen kitabın bitiminde, kitabın duygusu hiç eksilmemişken, merakın başka bir kitaba kaymamışken yapmak daha kolaymış bugün anladım:) Azra Kohen içten içe kıskanmakla birlikte zekasına, kurgusuna, hayatı algılayış ve bakış açısına hayranlık duyduğum bir yazar. Bu nedenle Gör Beni; Azra Kohen kitaplarının tadına varmış, aynı duyguda birleşmiş bir çok insan gibi benim de çıkmasını dört gözle beklediğim ama günlük koşturmaca içerisinde yine de okumakta geç kaldığım bir kitap.. Kitap, iki devrin hikayesi olarak geçse de o kadar çok konuyu aynı anda ve kitaptan hiç koparmadan içinde barındırıyor ki su gibi okuyorsunuz hem merakla hem de bitmesin isteyerek.. Kitapta ağırlıklı Kurtuluş savaşı yılları anlatılsa da, Sümerler, hintliler gibi en eski medeniyetlere kadar işlenmiş durumda ve tarihte bildiğimiz ve bize bilinçli bir şekilde yanlış aksettirilen bir çok konunun da altını çizer durumda. Her kitabında olduğu gibi yine bu kitabında da aşk var ve öylesine güzel aşklar ki, bir kez olsun böylesini yaşasam dedirtenlerden.. “Aşk... insanoğlunun en büyük sırrı... Binlerce yıldır sorulan en ortak soru... Herkesin kalbini açabilen bir anahtar... Eksiklik duygusunun tek çaresi... Tamamlanmanın tek yolu... Hissetmenin zirvesi... Hayatla dolmanın bahanesi... Duyguların efendisi... Aşk...” Aşkta ve iyilikte kalın ve sağlıkla... keyifli okumalar...
Gör Beni
Gör BeniAkilah Azra Kohen · Everest Yayınları · 202016,9bin okunma
Reklam
264 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Serotonin hormonunun faydaları...
𝐺𝐼𝑅𝐼𝑆 POLLYANNA TÜRKİYEDE DOĞSAYDI ÇOKTAN KENDİNİ ASMIŞTI ... Çocuk edebiyatının eşsiz incisi ve benim karanlık eserlerime ışık olan
Pollyanna
Pollyanna
'yı inceleme altına alıyorum. Çoğu kişi, "bu kitabı yeni mi okuyor? Koca adamın çocuk kitabı ile ne işi olur?" Dediğini duyar gibiyim. Hayır efenim bu bir çocuk kitabı değil. Benim nezdimde
Pollyanna
PollyannaEleanor H. Porter · Kabalcı Yayınevi · 20099,2bin okunma
413 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Gün Olur Asra Bedel, C.Aytmatov
Sadece tek bir gün koskoca bir asra nasıl bedel olabilir? Bir asırda 36.500 gün bulunmaktadır. Peki, 1 gün = 36.500 gün (1 asır) demek de ne oluyor? Matematik kurallarını alt üst eden böylesi bir kurguyu
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
yazıyorsa bu elbette mümkün. Matematik Bilimi’nin yapamadığını sihirli bir dokunuşla ‘’Edebiyat’’ yapar. Edebiyat, tam da bu noktada
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,6bin okunma
384 syf.
5/10 puan verdi
·
105 günde okudu
Kitap fuarında ayıp olmasın diye aldığım, yazın neden bilinmez yarım bıraktığım, okul dönemine adapte olmadım hafif bir kitap okuyayım dediğim için okuduğum kitap olur kendisi. Ayıp olmasın olayı şöyleydi. Bu kitabı ne merak ediyordum ne okumak istiyordum , sonra standa çalışan ablaya durmadan kitaplarını fiyatını sorunca utanıp bir şey almam gerek gibi hissetim ve bu kitabı aldım. Neyse gelelim kitaba. Bence kitap gereksiz uzatılmıştı ama bunu dert etmedim çünkü yabancı bir lise dizisi izliyormuş hissi veriyordu. Beklediğim daha farklı bir şeydi ama bulduğumdan da memnunum. Ortalama bir çerezlik kitaptı bence. Hem hafif, kolay okunuşlu hem de alttan alttan kamu spotlu bir kitaptı. Çok bir özelliği yoktu ama "reading slumptayım çıkar beni" diyorsanız okuyabilirsiniz. Beni tek rahatsız eden baş karakter olan kızın dengesizliğiydi. Anlıyorum körlük ve ergenlikle aynı anda baş etmeye çalışıyorsun ama ... Yani sorunlarını yazar bize çok kopuk ve çok kolaymış gibi aktardığından baş karakterin yaptıkları çok saçma duruyordu. Bence hakkında söylenecekler bu kadar. Bu kitaba bu parayı vermeye değer mi, bence değmez.
Kör
KörRachel DeWoskin · Pegasus Yayınları · 201793 okunma
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.