Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Deniz ,yusuf ,hüseyin
Cem Karaca 'nin şarkısı :"küçük kardeş bu yıl siyasal'a gidecek, Paltoya para yok ki ,o da parka giyecek." Aklımda, "iyi bir parkayi nereden bulurum" düşüncesi ,kucağımda, sürekli sürgün yemekten usanmamış Ecevitçi dayımın, kendi ifadesiyle ,okuyup bilinçleneyim diye verdiği kitap. "Deniz ,yusuf ,hüseyin, Darağacında Üç Fidan.
Sayfa 27 - IletişimKitabı okudu
Duruşma Yargıcı Ahmet Tetik: “Anayasayı tebdil, tağyir ve ilgaya. T.C. K.’nın 146/1. maddesine… Ölüm cezasına… Tahfife mahal olmadığına… Deniz; hiç beklemeden, dimdik, yumruğu sıkılı, kolu havada bağırıyor. “YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE” Yusuf, aynı şekilde: “YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE” Sonra Hüseyin, Atillâ ve diğerleri…
Reklam
Yusuf Aslan
THKO kurucularından olan ve 1972 yılında idam edilen devrimcidir. Deniz Gezmiş ve Hüseyin İnan'la birlikte idam edilmiştir. Yozgat'ın bir köyünde doğdu. Daha önce Çekerek'e sonradan Aydıncık ilçesine bağlanan Kuşsaray köyünde doğmuştur. Bu köy Çerkes köyüdür. Orta öğrenimini tutucu eğilimlerle, gelenekçi önyargıların güçlü olduğu bir çevrede tamamladı. 1966'da ODTÜ'ye girdi. ODTÜ Sosyalist Fikir Kulübü'nün üyesi oldu, Dev-Genç içinde çalışmaya başladı. Bu dönemden itibaren önce hazırlık okulunda, sonra da mühendislik fakültesinde patlak veren boykotların ve hemen ardından ODTÜ işgalinin önde gelen örgütçülerinden oldu. İlk yargılanması CIA ajanı olduğunu iddiası ile Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçisi Commer'in arabasının yakılması eylemi nedeni ile gerçekleşti. 1969 yılında arkadaşlarıyla birlikte Filistin'e gitti. Burada helikopter ve uçak pilotluğunu öğrendi. Traktörden helikoptere kadar her türlü aracı büyük bir ustalıkla kullanıyordu. Yusuf Aslan, Deniz Gezmiş'le birlikte Nurhak'a dağdaki gerilla grubuna katılmaya giderken, Sivas Şarkışla'da yaralı olarak yakalandı. Sıkıyönetim Mahkemeleri'nde yargılandı. 6 Mayıs 1972'de Deniz Gezmiş ve Hüseyin İnan'la birlikte idam edildi. Son sözleri ‘Bizler asılarak bir defa şerefimizle öleceğiz.Fakat,sizler bizleri asanlar şerefsizliklerinizle her gün öleceksiniz.Kahrolsun ABD emperyalizmi.Kahrolsun faşizm.Yaşasın tam bağımsız Türkiye’
Deniz Gezmiş
Deniz Gezmiş 1965'ten sonra, Türkiye'de gelişen gençlik hareketinin en önemli önderlerinden ve Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO)'nun kurucu ve yöneticilerinden Deniz Gezmiş, 27 Şubat 1947'de Ankara'nın Ayaş ilçesinde doğdu. Öğretmen bir ailenin çocuğu olması sebebiyle ilk ve ortaöğrenimini Sivas'da, liseyi
Deniz ve Yusuf, beton zeminde prangalarını sürükleyerek son kez kucaklaştılar, ayakta kısacık konuştular, öpüştüler. Ayrıl- dılar. Sonra Hüseyin'le Deniz kucaklaşıp vedalaştı. Deniz ayağa kaldırıldı. Cepleri boşaltıldı. Cebinden çıkan 11,5 lira babasına verilmek üzere emanete alındı. Parkasını sordu. Oda kapısının arkasında asılıydı. Çok şeyin tanığıydı o parka; neşenin, öfkenin, eylemin, üni- versitenin ve üniversitede kalmış bir sevgilinin, işgalin, Filistin'in, çatışmanın, aranmanın, yakalanmanın, yargılanmanın... Şimdi asılmanın tanığı olacaktı. Parkasının babasına teslim edilmesini istedi
Sayfa 438Kitabı okudu
Nur­hak'ta öldürülen arkadaşı ve yoldaşı Sinan Cem­gil'in naaşı başında babasının yaptığı konuşma, De­niz Gezmiş'in de hayat hikayesini özetler: "Oğlumu en iyi şekilde yetiştirdim. En iyi okullarda okuttum. (...) Hiçbir şeye ihtiyacı yoktu. Ölmese yüksek mü­hendis [Deniz, avukat] çıkacak ve o da varlıklı bir hayat yaşayacaktı. Fakat o sizin iyiliğiniz için öldü. Bunu bilesiniz diye söylüyorum." Yusuf Aslan (25) ve Hüseyin lnan'la (23) birlikte, 25 yaşında idam edildi.
Reklam
MUHTARA KÜFRETTİ KOMUTANIM (3/3)
Bir başka olay, hem güldürücü, hem güldürmekten çok düşündürücüydü: Emekli Albay Mehmet Arkış, Deniz Gezmiş’le birlikte yargılanan Osman Arkış’ın babasıydı. Ali Elverdi Başkanlığındaki Sıkıyönetim Mahkemesi, Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan ile birlikte Osman Arkış’ı da ölüm cezasına çarptırmıştı. Mehmet Arkış, karardan sonra, oğlu Osman Arkış’ı Mamak Cezaevinde ziyaret ederek, oğlunu yüreklendirici birkaç söz söyler. Üsteğmen Burhan Poturna hemen, ölüm cezasına çarptırılan oğluyla birkaç kelime konuşan baba Mehmet Arkış’ı sıkıyönetim savcılığına ihbar eder. Tanık kim olacak? Poturna bunun da çaresini düşünür. Cezaevinde görevli erleri tanık gösterir. İddiaya göre Mehmet Arkış’ın suçu, Silahlı Kuvvetlere hakaret ve 12 Mart Muhtırasına küfür etmek…Mehmet Arkış, Ali Elverdi’nin başkanlığındaki mahkemece tutuklanır. Duruşmaya tanıklar çağırılır. Tanık erler, bir türlü “muhtıra” sözcüğünü kullanamazlar. Muhtıra yerine çoğu kez “muhtar” derler. Duruşma yargıcı, tanık erlerden birine sorar: -Sen duymuşsun, bu sanık, neye küfretti? -Muhtara komutanım. -Hangi muhtara? -Bizim muhtara. Mehmet Arkış’ın, 12 Mart Muhtırasına küfrettiği, işte böyle inanılır tanıklarla kanıtlanmış oluyordu.
Mayıs'ın 6'sıydı. Şafak sökmeden, gerilemeden karanlık, gün yükselmeden, darağacına çıkacaktı Deniz, Hüseyin ve Yusuf.
Sayfa 48
Cumhuriyetin İkinci Yüzyılı
10 yıl sonra 12 Mart 1971’deki demokrasiye yeniden müdahale sonrasında Deniz Gezmiş ile birlikte Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın kararı Meclis’ten”üçe üç…üçe üç..” seslenişlerle geçti.Menderes ve iki arkadaşına karşılık 10 yıl sonra Deniz Gezmiş ve iki arkadaşı idam ediliyordu.
Sayfa 24 - Bilgi yKitabı okudu
Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi Başkanı Tuğgeneral sordu: "O dört kişiden tek sağ kalan sensin. Bu sanığı tanıyor musun?" Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı darağacına gönderen 12 Mart 1971 Cunta'sının Faşist Generali Ali Elverdi, 1973 yılında başka bir davada yargılanan Üsteğmen Alpaslan Batu'yu soruyor bana. Kastettiği dört kişi ise Deniz, Yusuf, Sinan ve benim.
Reklam
Bilgi..
Yusuf Arslan,Hüseyin İnan'dan, " Deniz , herhangi bir şey yapmasın,bizim mahkemenin sonucunu beklesin " haberini getirmiştir.
Sayfa 229Kitabı okudu
Mahir Çayan
1946 Samsun doğumluydu. THKP-C'nin kurucu kadrosunda yeraldı. İsrail'in İstanbul başkonsolosunun kaçırılıp öldürülmesine karıştı, tutuklandı. Maltepe cezaevinden kaçtı. 1 972'de idam cezası verilen Deniz, Yusuf ve Hüseyin'in serbest bırakılması için, Mahir Çayan 1O arkadaşıyla birlikte, Ünye'deki NATO'ya ait radar istasyonunu bastı, burada çalışan iki Kanadalı ve bir İngiliz teknisyeni kaçırdı. Tokat Niksar'ın Kızıldere köyünde saklandıkları evde, 26 yaşındayken öldürüldü.
Sayfa 41 - Kırmızı Kedi Yayınevi, 2016Kitabı okudu
Yok, Onlar Ölmedi... Kavga Devam Ediyor...
Dağların doruklarında, fabrikalarda, dersliklerde, köylerde, şehirlerde tüketilen nefes, asırlardır süren zulme boyun eğmemenin mirasıdır bizlere. Pir Sultan Abdal'dan, Şeyh Bedrettin'den, Deniz'lere uzanan bir mirastır bize kalan. Sömürü, baskı ve zulüm sürdüğü sürece bu onurlu direnişin mirası gelecek nesillerin belleğinde, mücadelesinde yaşamaya devam edecektir. Mahir ve yoldaşları Kızıldere'de katledilirken son sözleri de özlemleri de demokratik özgür Türkiye'ydi. Sinan'lar Nurhak'ta aynı sevda uğruna, İbrahim Kaypakkaya Diyarbakır zindanlarında aynı özlemi duyarken katledildi. Onlar, ölmek var dönmek yok dediler... Deniz, Yusuf ve Hüseyin, üç yiğit yürek, üç can da aynı sevdayı düşleyerek yürüdüler darağacına... Yüzlerinde aşkın rengi, gözlerinde onurun ışıltısı, tekmelediler tabureyi...
Sayfa 7 - Gönül Yayıncılık
Darağacında üç fidan
6 Mayıs 1972'de idam hükmü giyip darağacına can verdiklerinde, Deniz, Yusuf ve Hüseyin'in yaşlarının toplamı, o güne dek ölen arkadaşlarının sayısının altındaydı.
Sayfa 4 - Everest YayınlarıKitabı okudu
797 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.