Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
:D
BİLENLER BİLMEYENLERE ÖĞRETSİN Hoca, vaaz için kürsüye çıkar. Camideki toplu­luğa, — Size ne anlatacağımı biliyor musunuz? der. Vaazı dinlemeye gelenler, — Nerden bilelim, bilmiyoruz... derler. Hoca, — Bilmiyorsanız, ne diye boşuboşuna anlata­yım... diyerek kürsüden inip gider. Bir başka zaman yine camiye vaaza gelir, kürsüye çıkar. Yine topluluğa sorar: — Size ne anlatacağımı biliyor musunuz? Geçenkinden ders aldıklarından, — Biliyoruz... derler. O zaman Hoca, — Biliyorsanız, ne diye anlatayım boşuboşuna... deyip yine kürsüden inip gider. Yine bir gün vaaz için gelir camiye, kürsüye çıkar. Aynı soruyu sorar: — Ey dinleyiciler. Size ne anlatacağımı biliyor musunuz? Vaazı dinlemeye gelenler, önceden sözleşip öğütleştikleri üzere şöyle derler: — Kimimiz biliyoruz, kimimiz de bilmiyoruz. Hoca, — Öyleyse, der, boşuna zamanınızı almayayım da işten güçten kalmayın. Bilenler, bilmeyenlere öğretsin...
“İyilik isteğiyle” baş edebileceğini asla tartışmıyorum; ancak insanın dayanamayacağı bazı olaylar ve koşullar vardır: “Bu gibi ayrıntılar kendiliğinden ortaya çıkar” ve kişiyi alır götürür. Baylar, burada bu “duygululuk” üzerine söylediklerim hiç de boş şeyler değil; basit gibi görünmesine karşın, son derece önemli bir konudur, hatta herkesin
Reklam
1944-1947 TÜRKÇÜLÜK DAVALARI: BAŞLICA KARABASAN OLAYLARI* Necmettin Sefercioğlu Karabasanlar döneminin olayları; Türkçü Hüseyin Nihal Atsız ile komünist Sabahattin Ali (Alı) arasındaki bir "hakâret davası”nın Ankara'da görüldüğü 3 Mayıs 1944 günü yapılan gençlik yürüyüşü ile başladı. O gün, duruşma salonu uygun büyüklükte olmadığı
Julia bunu düşündü. "Yapamazlar" dedi. "Yapamayacakları tek şey bu. Herhangi bir şey, herhangi bir şey söyletebilirler sana, ama buna inanmani sağlayamazlar. Ruhunu ele geçiremezler." "Hayır" dedi Winston, biraz daha umutlu bir tonla, "hayır; bu doğru. Ruhunu ele geçiremezler. Hiçbir şey elde edemeyecekken bile, insan olarak kalmanın önemli olduğunu hissediyorsan, onları yenmiş sayılırsın. " Kulağıyla dinlemeye hiç ara vermeyen teleekran geldi aklına. Gece gün düz seni izleseler de, soğukkanlı olursan onları zekanla yenebilirsin. Ne ka darakıllı olurlarsa olsunlar, bir insanın ne düşündüğünü tespit etmenin sırrına erişemediler. Tabii bu, gerçekten onların elindeyken, o kadar doğru olma yabilirdi. Sevgi Bakanlığı'nda neler olduğu bilinmese de, tahmin etmek müm kündü: işkence, ilaç, sinir sisteminin tepkilerini kayıt altına alan hassas cihaz lar, uykusuzluk ve yalnızlık ve bitmek bilmeyen sorgulamayla günden güne tükenme. Her halükarda, gerçekler saklı tutulamazdı. Soruşturmayla bunlara ulaşılabilir, işkenceyle sizden söküp alınabilirdi. Fakat amaç hayatta kalmak değil de insan olarak kalmak olsaydı, bu neyi değiştirirdi? Duygularını değiş tiremezlerdi; aslına bakarsan bunları kendin de değiştiremezdin, istesen de. Yaptığın, söylediğin veya düşündüğün her şeyi son detayına kadar önüne serebilirlerdi; fakat çalışma mekanizması insanın kendisi için bile gizemli olan kalbin, ele geçirilemezdi.
Selçuk eğitim merkezinden mezun olacak talebelere devamlı nasihatim şu olmuştur "kaynaklardan nakilde 2. veya 3. kaynağı değil de esas ana kaynaklarına ulaşın filan şunu söylemiş dergideki makale de şu çıkmış kafi gelmez bizzat o şahıs bu görüşü yazdı mı onu araştırın yazar hatada edebilir konuyu derinlemesine araştırmamız gerekir sonra münazaralara sadık hakem olun iki tarafı da dinlemeden bir tarafın görüşünün tesirinde kalmayın fetva verirken önceki alimlerimizin fetvalarına hadiste hadis tahrici yapmış muhaddislerin hükümlerine ulaşın ne kadar ilk kaynaklara ulaşırsanız o kadar güvenli bir hükme ulaşırsınız şayet hüküm bulamıyorsanız hadis tahric usulünü biliyor ve isnat kontrolünde ehilseniz bizzat kendiniz tetkik edip hüküm verebilirsiniz bakınız 1000'lerce Hadis hafızı Ravisi var yüzlerce tarihçi gelmiş ama sadece 20'ye yakın fakih yetişmiş bu cenabı Allah'ın bu ümmete bir lütfudur ümmeti Muhammed Aleyhisselam fakihlerin görüşlerine ulaştıkları hükümlere sarılmış bugüne kadar ehli sünnet görüşünde devam etmişlerdir dört mezhep Ümmet için bir Kurtuluş yolu sayılır bir hükmü birinde bulamazsanız bir diğerinde bulabilirsiniz. Furuda bir suyulet bir elastikiyet görülmektedir"
Çocuk yetiştirmede bize yol gösterecek 13 ilke: 1)İçinize dönüp düşünün. 2)İsteklerinizi yeniden gözden geçirin. Çocuğunuz dediğinizi yapmadığı zaman , sorun çocukta değil de ondan istediğiniz şeyde olabilir. Çocuklara söz dinletecek bir yöntem aramaya başlamadan önce, yaptırmaya çalıştığımız şeyin ne kadar gerekli ve önemli olduğunu
Reklam
... Bu telgraf Mustafa Kemal Paşa hakkındaki şüpheleri kuvvetlendirilmiş ve Sultan Vahdeddin'i asla tatmin etmemişti. Hatta Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde ikinci grup namı ile anılarak muhâfazakârlıkları ile temayüz etmiş bulunan muhalif meb'usların ısrar ve sıkıştırması üzerine Meclis adına Mustafa Kemal imzası ile bütün millete
Tecavüz Mağdurunun Hayatını Kurtarmak İçin Abdulali Klavuzu
Korkun ancak kendinizi kaybetmeyin ki bir de size göz kulak olmak durumunda kalmasın. Ona inanın. Eğer'ler, ve'ler, ama'lar olmasın. Sadece inanın. Bırakın o size yol göstersin. Canı isterse konuşsun. İstemezse sussun. Ağlamak isterse ağlasın. Şaka yapmak isterse yapsın. Birşeyleri fırlatıp atmak isterse atsın. Ne istediğini sorun. Tahmin yürütmeye gerek yok. Tıbbi, yasal, fiziksel, ruhsal yardım almaya teşvik edin ancak buna zorlamayın. Ondan detay istemeyin ancak anlatmak isterse dinlemeye hazır olduğunuzu bilsin. Onun kararlılığını yargılamayın. Bırakın istediği kelimelerle istediği şekilde anlatsın. Anlayıp analiz etmeye çalışmayın. Sadece yanında olun. Unutmayın ki, o tecavüze uğradığını öğrenmeden önce tanıdığınız kişinin aynısı. Ona aynı şekilde davranın. Başına korkunç bir şey gelse de o aynı insan. Kendisinin de bunu hatırlamaya ihtiyacı olabilir. Ve son olarak Caitlin Moran'ınkinden daha iyi bir tavsiye veremem: Hıyarlık etmeyin
Sayfa 92 - Tüm cinsiyetler içinKitabı okudu
Bir gece Ebû Süfyan, Ebû Cehil, Ahnes b. Şerik birbirlerinden habersiz bir hâlde Resulullah'ın evine yaklaşıp, evin yakınında bir yere gizlenerek, Resûlullah'ın seslice okuduğu Kur'an'ı dinlemeye başladılar. İslam davetini şiddetle reddettikle ri, Peygamberle ve Kur'an'la alay ettikleri için, Peygambere ve Kur'an'a yönelik bu ilgilerinin birileri
Sayfa 506Kitabı okudu
"Hayatta kalmak için hareket etmek gerektiğini sanıyordum." "Haklısın!" diye bağırdı. "Durmadan dinlemeden cahil yürüyüşü. İşte hayatta kalmanın formülü. Düşünme, sadece yürü."
Reklam
Musa aleyhisselâm, Allah-u Teala'ya; Cana, canlar katan erler, dişiler yaratırsın… sonra bunları yıkar, mahvedersin.. Neden halkı yarattın, sonrada onları helak ediyorsun? diye sorar. Allah-u Teala buyurur; Bu suali inkâr yüzünden, yahut gafletle ve nefsine uyarak sormuyorsun, biliyorum. Yoksa hoş görmez, gazap eder, bu soru yüzünden seni
Drea Rafaelin Simona yaptığı son işten dolayı yüz bin prim vermeyi teklif ettiğini duyunca düşüncelerinden sıyrılabildi. işte yine Dreayı odada olan bi süs bebeğinden farklı görmeyip iş konuşmalarını onun yanında yapmaktan çekinmiyordu . halbuki Prim teklif etmesinin Rafaelin bu işin duyulmamasına ne kadar önem verdiğini gösterdiğini anlayacak
Bir Kadından Puan Kazanmanın 101 Yolu
1. Eve geldiğinizde her şeyden önce onu bulup sarılın. 2. Ona günü hakkında, ne yaptığıyla ilgilendiğinizi gösteren belirli sorular sorun. (Örneğin, “Doktorla randevun nasıl gitti?”) 3. Kendinizi, dinlemeye ve soru sormaya alıştırın. 4. Onun sorunlarını çözmeye çalışmak yerine anlayış gösterin. 5. Yirmi dakika sürekli, yoğun ilgi
Sayfa 187 - Altın KitaplarKitabı okudu
Yaşamınızın kontrolü sizde değil! Öyle olduğunu düşünebilirsiniz, ama yanılıyorsunuz. Elbette ki kendi kararlarınızı kendiniz vermekte özgürsünüz. Bu kitabı kapatabilirsiniz. O sandalyede oturmaya devam edebilirsiniz. Ya da gözlerinizi oymak gibi çılgınca bir şey yapabilirsiniz. Ne isterseniz yapabilirsiniz. Ama sorun şurada: Ne
29 öğeden 16 ile 29 arasındakiler gösteriliyor.