İncelememe başlarken kitabı okumaya karar verirseniz tüm ön yargılarınızı ve bağlılıklarınızı bir kenara bırakıp kitaba öyle başlamanızı tavsiye ederim. Eğer din,ırk ve millet kategorileri sizin için birer tabuysa bu kitap sizi rahatsız edecek içeriğe sahip nitelikte.
Kitap çok çarpıcı ve sarsıcı olmasına rağmen,o kadar anlaşılır ve sade bir dil
YouTube kitap kanalımda insanların neden Wattpad kitapları okuduklarını anlattım: ytbe.one/mDnTL7oeTLA
İlkel bir şekilde sürekli linç arayışında olan Karantina kitabı fanları, TikTok'ta gece gündüz takip ettiği insan şehrine geldiğinde deliren küçük çocuklar ya da Enes Batur'un oyun bağımlısı Minecraft kitlesinin neden öyle
YouTube kanalımda bu tür ölmeden önce okunması gereken değil okumadan önce ölünmesi gereken çay edebiyatı kitapları için içerikler hazırlıyorum: ytbe.one/xHTvIh7z7ws
Çay var,
İçersen,
İnceleme var,
Okursan...
Oğuz Aktürk
Evet arkadaşlar, gördüğünüz gibi artık ben de kitap çıkarabilecek yetkinliğe ulaşmış görünüyorum. Şu an
"Gregor Samsa bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında kendini yatağında kocaman bir böceğe dönüşmüş buldu." Franz Kafka'nın en çok okunan eseri Dönüşüm, bu, son derece etkili cümle ile başlar. Kitap reyonlarında, Dönüşüm'ün ününden bihaber dolaşan bir okur, eminim onu eline alıp bu cümleyi okuduğunda şaşıracak ve bu hikayenin devamını
meraklanma, yolunda her şey
büyümek bu işte
ve dönüşmek , kendini korumak
kalabalıkta kaybolmak, üstesinden gelmek
kullanılmış hissetmek ,ilgi görmemek
umudu kaybetmek ,yanıp kül olmak
korkmak bu işte, değişmek bu işte
hayatta kalmak
yaşamak bu işte
Cehennemde Canım sıkıldı, ben de yeryüzüne inip sana dönüşmek istedim. benden hiç de geri kalmayan ahlaksız ve fani dostum, yalanlar söyleyip utanmaz oyunlar oynamanın hazzını sen de benim kadar iyi bilirsin..
Kapitalist sistemin çalışanı Gregor Samsa'nın bir sabah böceğe dönüşmüş olarak uyanmasıyla başlıyor hikayemiz.
Ailenin birey üzerinde kurduğu mecburi borç yükü, yaşam amacının sadece para kazanmak olduğu, toplumsal baskı ve kendi içinde sıkışıp kalmanın insan zihninde verilen psikolojik savaşın dışarıya yansımasını görüyoruz.
Yaşadığımız dönemde bir çoğumuz George Samsayız. Ya üzerimize düşeni yaparak saygı görüyor ya da reddederek dışlanıyoruz. Ailenin maddi ve manevi sorumluluğunu üstlendiği için saygı gören Samsa, İstemediği bir hayattan kurtulmak için, yine istemediği bir başka hayata dönüşmek durumunda kalması... Böceğe dönüşmesi değil de işini kaybetme korkusu... Dönüşümden sonra değersizleşip, yok sayılmış, aşağılanmış, babası tarafından üzerine üç elma fırlatılmış ("Soraya'yı taşlamak"filmi geldi aklıma . )ve kurtulunması gereken "şey"olarak nitelendirilmiştir.
"Fakat o nasıl Gregor olabilir ki? Gregor olsaydı eğer, insanların böyle bir hayvanla birlikte yaşamalarının olanaksızlığını çoktan anlar ve kendiliğinden çıkıp giderdi…” (Aslında burda dönüşen sadece Samsa değil...)
Yazarın hayatını bilen bilir. Burada babasını anlatmış tamamen. Aile içi iletişim kopukluğu, babasının çalıştığı dönemi özlemle anması, kitap boyunca annesi ile hiç iletişim kurmamış olması ve temizlikçi kadının çıkarken o şeyi hallettim diyip gitmesi gibi bir çok detaya takıldım.
Kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Hayata farklı açılardan bakmamı sağladı.