Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Papa Eftim: Ya Kıbrıs, Ya Ölüm!
4 Temmuz 1958 tarihli Bozkurt gazetesinin "Bozkurt'un Görüşü" adlı köşesinde Papa Eftim'in Kıbrıs meselesi ile ilgili şu açıklamalarına yer verdiği göze çarpmaktadır: "Kıbrıs'ta ve bütün dünyada bulunan Ortodoksluk ancak Türk milletinin zaferi ile istiklal ve rahata kavuştu. Bunun için Ortodoksluk âleminin Türk milletine minnet ve şükran duyması gerekirken nankörce adayı Yunanistan'a ilhak etmeye ve adadaki Türk Müslüman ırkdaşlarımıza taarruz ve tecavüzde bulunmaya cüret edildi. Bu kahbece hareketi Türk Ortodoksları adına telin eder ve müsebbibleri olan günahkar Makarios'a ve ona uyanlara lanet okurum. Dünya barışı uğruna Kıbrıs meselesinde yaptığımız sonsuz fedakarlıklara büyük acı ile katlandık. İngiliz dostlarımız bu büyük fedakarlığımızı takdir etmezse mesuliyeti onlara yükleyerek hakkımızı hak etmek için gereğini yapmaya kadir olduğumuzu bütün dünyaya ispat edeceğiz. Kıbrıs ve Oniki Adalarımızı alacağız. Çünkü Türk milleti volkan gibi için için kaynamaktadır. Bu infilaktan saçılacak alevler bütün Yunanistan'ı belki de bütün dünyayı sarsacak ve yakacaktır. Kıbrıs davasında Türk milletinin bir adım geri dönmeyeceğini medeni alemin takdir etmesi gerekir. Türk milleti ile birlikte haykırırım: Ya Kıbrıs, Ya Ölüm!"
Sayfa 200Kitabı okudu
Çağırıyor beni usulca, sen kızıyorsun anne...
Ölüm alıştırıyor usul usul kendine Alarak elimden dünya sevinçlerini  Ne kadar haklıymışsın anne...
Kırmızı Kedi 4. Basım 2012Kitabı okudu
Reklam
" Ölüm insanı ne kadar da isyankar yapıyor... "
Sayfa 76
askerlik, gelibolu, adilhan, keşan, edirne, nahit hanım, orhan veli
az önce canım
Orhan Veli Kanık
Orhan Veli Kanık
ın
Vazgeçemediğim
Vazgeçemediğim
kitabında yolculuk adlı şiirini; Ne var ki yolculukta, Her sefer ağlatır beni, Ben ki yalnızım bu dünyada? Bir sabah kızıllığında Yola çıkarım Uzunköprü'den; Yaylının atları şıngır mıngır; Arabacım on dört yaşında, Dizi dizime değer bir tazenin, Çarşaflı, ama hafifmeşrep; Gönlüm şen olmalı dğeil
Dünya kurulduğundan bu yana güzel dünya savaştadır, kötü dünyaya karşı, çirkin dünyaya karşı. Her gün başka bir gün doğuyor, her gün yeni yıldızlar döşeniyor gökyüzüne, diyordu Dursun Dede. Her doğan gün, her gece gökyüzüne yeniden döşenen yıldızlar savaştadır. Her sabah yeni çiçekler açıyor, dünkünden daha güzel, diyordu Dursun Dede, yeni bebeler doğuyor, her gün, her gün eskisinden daha sağlıklı. Dünya her gün, her gün, her gün güneş doğarken deri değiştiriyor, yepyeni terütaze oluyor. İnsan, her insan, eğer insansa, her gün, her gün tanyerleri ışırken yeniden doğuyor. Toprağa düşen her tohum, toprağı yaran her filiz yenidir. Gökyüzü her ışıyışında yeniden kuruluyor, dünya yeniden kuruluyor her tan atışında, tohum yepyeni açıyor, su yepyeni akıyor, ışık yepyeni akıyor. İnsan yüreği yepyeni yepyeni atıyor. Çiçek sevgiye duruyor, yürek sevgiye duruyor, şırlayıp gelen ışık sevgiye duruyor. Ölüm yok, diyordu Dursun Dede... İnsana ölüm yok. İnsan muhabbete, insan sevgiye doğuyor. İnsan sevgiye doğmuyorsa insan olamazdı, o zaman ölürdü işte... İnsan insana doğuyor.
Sayfa 145Kitabı okudu
Meselesi ekmeğinde olanların bu halinden, meselesi insan, gökyüzü, yeryüzü, ölüm, sefalet, hastalık; incir çekirdeğinden başlayıp dünya yuvarlağındaki en manasız meseleye kadar çıkanlar nasıl irkilmez ki?
Reklam
İnsanın dünya hayatının en güzel bir şekilde sonuçlanıp iman ile ölmesine hüsn-i hâtime ve kötü şekilde sonlanıp kâfir olarak ölmesine de sû-i hâtime denir. Peygamberler hâriç, hiç kimse sekerât-ı mevt denilen can çekişme halinde ve son nefesinde nasıl öleceğini bilemediğinden, Allah dostları son nefeste şeytana aldanmaktan korkup ağlamışlar ve hiçbir zaman kahkaha ile gülmemişler.
Sayfa 35 - www.tomorhoca.com Adapazarı 2022, 8. BaskıKitabı okudu
664 syf.
·
Puan vermedi
Harry, yaz tatilinin bir kısmını Dursley'lerde geçirdikten sonra arkadaşı Ron'un daveti üzerine yaz tatilinin geri kalanını Kovuk'ta geçirmeye karar verir. Kovuk'ta geçirdiği birkaç mutlu günün ardından Weasley ailesi ile birlikte (Molly hariç) Quidditch Dünya Kupasını izlemeye gider. Ölüm yiyenlerin muggle'ları terörize
Harry Potter ve Ateş Kadehi
Harry Potter ve Ateş KadehiJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 202329,3bin okunma
Güzel bir alıntı
Dünya insanın gölgesi gibidir; ona sırtını dönersen peşinden gelir de, peşine düşersen hep önünden kaçar...
Dert ettiğin şeye bak...
Herkes ölmemek ister. Eğer hakikaten böyle vefatın ilk gecesinde tekrar dirilmenin çaresi bulunduysa bu dünya birbirine girer. Ölüm pek üzücü ve acı bir hadise olmakla beraber; pek çok fenalığa doğal olarak son verdiği için elzemdir. Gelen yoluyla, sırasıyla gitmeli... Ve giden aynı kimlikte birkaç gün sonra tekrar gelmemeli... Gelememeli... Sonra halimiz ne olur? Mesela farz edin ki benim sekiz on göbekten beri ölen büyükannelerim tekrar dünyayı özleyerek hayata geri dönmüşler. Onların şimdi bu alemde benden başka kimseleri yok... Elbette bana gelecekler. Ben bir annemi bile hoşnut edemiyorum. Maazallah, öyle bir düzine çenesi düşük kocakarıyla sonra ne yaparım? Ruhlar böyle bedene bürünmeye kalkarsa dünyadaki bütün yaşayanların işi biter. En evvel bizim emekli sandıkları iflas eder; bankalar kapanır... Miras kelimesi manasız bir söz olur. Daha öyle karışıklıklar; garabetler gerçekleşir ki saymakla bitmez. Ölü, mezarında gerek! Oradan çıkmaları ne kendileri ne de bizim için iyidir. Sonra seçimlere karışırlar; parlamentoya girerler. Dünyadan namusuyla, şerefiyle gitmiş olan edebiyatçıları, filozofları buraya vekil gönderirler. O biçarelerin de benzerleri gibi iftiraya uğrayarak isimleri kirlenir. Ayrı zamanlarda nasılsa kazanmış oldukları ünleri bozulur. Yol üzerlerinde çiğnenmekte olan mezarlarda yatanlar davaya kalkar; yok olmuş vakıfların kurucuları bakanlıktan hesap sorarsa bu işin içinden nasıl çıkılır?
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.