Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
850 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu zamana kadar okuduğum fantastik romanların arasında en farklısını okudum diyebilirim. Yazarın kendi oluşturduğu bir dünya oluşu ve roman içinde anlatılan belli başlı olaylar haricinde de tam manasıyla fantastik roman okudum diyemiyorum. Daha çok 12. YY İngiltre'sinin romanını okudum gibi hissettim kendimi roman boyunca. Çünkü iyi ve kötünün
Taht Oyunları
Taht OyunlarıGeorge R. R. Martin · Epsilon Yayınları · 20138,9bin okunma
''Hatta ne de ben diyeceğim, fakat ben kalmak istiyorum, yeni bir klasisizm istiyorum, bundan anladığım mana büsbütün başkadır, şimdilik doğan dünyanın işaretlerine sükunetle bakıyorum, marksistler gibi ayak patırtısı ve kuru gürültü yapmak yahut da giderayak hemen bir iktisadi siyaset nazariyesi, genç nesilleri avlayan şöyle bir sistem kurmak niyetinde değilim. Ona, sana ve kendime ve dünyaya bakıyorum. "Yeni" tahminimizin fevkinde olacaktır, bununla beraber gayet sade, beşeri ve klasik. Her halde çok samimi. Yıkılıyor, her şey yıkılıyor, diyorum. Yıkılmıyor, sallanıyor. Her şey, başkalaşmak üzere, yerinde kalacak. Her şey: Aile, milliyet duygusu, beşeri alakalar, her şey. Giden nedir, biliyor musun? Kökleri yurdunun toprağından kopmuş, sadece milli duygularını kaybetmiş "deracine"ler. Pierre Loti'nin "Desenchante"leri, Andre Gide'in veya Oscar Wilde'ın ahlaksızlıkları, bütün o harpten evvelki ve sonraki züppe dünya edebiyatının kahramanları, bütün o hiç bir şeye inanmamayı bir ibadet ve bir süs yapan, spontane bir değişmeden başka hiçbir şeyi hakikat olarak kabul etmeyen ve ruh azabını "vice" olarak taşıyan münevver cici beyler ve hanımlar, onların Badleryen edebiyatı ve Niçenin felsefesi gidiyor ve yerine Karl Marks'tan büsbütün başka bir insan tipi gelecektir. Kimsin sen? Ben senin ve sizlerin birer casus olmanızdan şüphe ediyorum. Çünkü birer "deracine"siniz, "desenchante"siniz, itiraf ediyorsunuz. Bütün içtimai ve beşeri bağların bir anda kopması için bu şüphemiz kafidir. Bir insanın her fenalığa muktedir olabileceği yerde cemiyet iflas etmiştir. Böylece bir sarsıntı devresi geçiriyoruz.''
Reklam
284 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nazım Hikmet'ten okuduğum ikinci kitapla karşınızdayım. Bu seferki yolculuğum 1930-1940 yıllarına oldu. O dönemdeki ezen-ezilen, zengin-fakir, çatışmalarını iç içe harmanlamış Nazım Hikmet. Marksizm etkisiyle şiirlerdeki müzikli ahenki okurken hemen tanıyorsunuz. Makinelerin sesini... Bu eserin ilk bölümü "Benerci Kendini Niçin
Benerci Kendini Niçin Öldürdü?
Benerci Kendini Niçin Öldürdü?Nazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20091,865 okunma
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Ay Işığı Su İçer Birazdan- Ben de senin devamın var. Leyla Erbil Kalbimizin boşluklarında sallanıyor harfler. Bir rüzgâr gelip içimize döküyor hepsini, sonrası bir kazı hikâyesi, bir buluş ve buluşma anı, sonrası, derin bir "ah!" meselesi Birinin elleri gelip o harfleri kazıdığında bir şairin kalıntılarını buluyor içinizde, aklınızda,
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
Haziran’ın bir gece yarısında Duruyorum gizemli ay altında. Ay donuk, nemli buğular soluyor, Altın çerçevesinden süzülüyor Sular damla damla yüksek bir dağa Dağın tepesine, sessiz doruğa. Kayıyor uykulu ve ezgilerle Evrendeki bir vadinin içine. Biberiye başı düşmüş, uyuyor, Zambak beşik, dalgada sallanıyor Ören, dingin, bürünüp
Şarabı midesine indirdikten sonra etrafına bakıp bize gülümsediğinde dünya parçalara ayrılırdı sanki. Uçurumun öte yanından gönderilmiş bir gülümseme. Ve kokuşmuş, çağdaş dünyamız yatıyor uçurumun dibinde, bataklık misali; üzerinde, bir serap gibi, bu kararsız gülümseme sallanıyor.
Sayfa 256 - Siren yayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Babacığım, bir daha hayvan kesmeyelim!"
5 yaşındaydılar ikiz kızlarım. Halil Dedelerinin evinin bahçesinde, keçinin kurban edilişini seyrederken ağlamaya başlamışlardı. “Baba, bir daha hayvan kesmeyelim, yazık oluyor onlara” diyordu her ikisi de. Hiçbir şey söyleyememiştim. Bir yanıtım yoktu o an. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu kestirememiştim. Kurban kesmek yanlış değildi. Belki
KÖR KADININ SÖYLEŞİSİ
YABANCI: Korku vermiyor mu olanlardan söz etmek? KÖR KADIN: Hayır. Çok uzak kaldı şimdi. Bir başkasıydı. O zamanlar görebilen, bakarak ve bağırarak yaşayan, sonra ölen.
Sayfa 81 - Kültür
"...Yıkılıyor, her şey yıkılıyor, diyorum. Yıkılmıyor, sallanıyor!.. Her şey, başkalaşmak üzere yerinde kalacak. Her şey: aile, millîyet duygusu, beşeri alâkalar, her şey. Giden nedir, biliyor musun? Kökleri yurdunun toprağından kopmuş, sadece millî duygularını kaybetmiş ‘deraciné’ler. Pierre Loti’nin ‘desenchanté’leri, Andre Gide’in veya Oscar Wilde’ın ahlâksızlıkları, bütün o hârpten evvelki ve sonraki züppe dünya edebiyatının kahramanları, bütün o hiçbir şeye inanmamayı bir ibadet ve bir süs yapan, spontane bir değişmeden başka hiçbir şeyi hakikat olarak kabul etmeyen ve ruh azabını ‘vice’ olarak taşıyan münevver cici beyler ve hanımlar, onların bodleryen edebiyatı ve ve niçeen felsefesi yerine Karl Marks’tan büsbütün başka bir insan tipi gelecektir. .... Bir insanın her fenalığa muktedir olabileceği yerde cemiyet iflâs etmiştir. Böylece bir sarsıntı devresi geçiriyoruz."
256 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.