Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
I Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum. Yolumun karanlığa saplanan noktasında, Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum. Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık; Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar. İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık; Biri benim, biri de serseri kaldırımlar. İçimde
Nurullah Genç Yağmur
Vareden'in adıyla insanlığa inen Nur Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından Toprağı kirlerinden arındırır bir Yağmur Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından Rahmet vadilerinden boşanır ab-ı hayat En müstesna doğuşa hamiledir kainat. Yıllardır bozbulanık suları yudumladım, Bir pelikan hüznüyle yürüdüm kumsalları, Yağmur, seni bekleyen
Sayfa 1
Reklam
Ağlayanlardan olmak dururken, üstelik ağlatanlardan olmak reva mı?
Kaatil - Ben sineğe bile kıyamam! Mecbur kaldım da öldürdüm... Reis Bey - Nasıl öldürürsün? Göz! Renk renk dünyaları, en yakın zerreyi, en uzak yıldızı gören göz... Onu nasıl toprak doldurursun? Kalb dediğimiz, bütün gücümüzü veren esrarlı tulumbayı nasıl kırar, parçalarsın? Bunları yapmayı bırak bir tarafa; bunları yapmak imkanı var diye nasıl döğünmez, yırtınmaz, tepinmezsin? Gelin çocuklar, kumar masasına dizilip hep beraber ağlayalım!.. Sebep mi istiyorsunuz? Çok!.. Gündüzün bitişinde gece, düzlüğün yanında uçurum var diye... Gençliğin ötesinde ihtiyarlık, kavuşmanın berisinde ayrılık, ekmeğin ucunda açlık var diye katıla katıla ağlayalım!.. Çocuklar; dünya bir gözyaşı evinden başka ne olabilir? Ağlayanlardan olmak dururken, üstelik ağlatanlardan olmak reva mı?
Kaldırımlar Şairinden
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında, Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum. Yolumun karanlığa saplanan noktasında, Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum. Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık. Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar. İn-cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık. Biri benim, biri de serseri kaldırımlar. İçimde damla damla bir
Sayfa 156 - 1927
İlla illa..
Hikâyenin ismi düştü dilime bir gece: LÂ. İLLÂ, dedim. Bir ömür boyu aradığım hece harfinin LÂ olduğunu bildim. LÂ: Olumsuzluk eki. Başkaldırı serbestîsi. Ama değil mi ki Tevhid kelimesi de LÂ ile başlar: LÂ ilâhe. Bilinçli kabul kelimesi onun ardından gelir: İllallah. Öyleyse Âdem, İLLÂ’ya giden yolda bir LÂ hecesidir. İsyan tecrübesi onun ilk halidir. Âdem, cümlenin daha başında LÂ diyecek, reddedecek özgürlüğe sahip olduğu halde illallah’a varmasıyla yaratılmışların en güzelidir, mümkünler âlemindeki o en esrarlı heceyle, kendiliğinden değil bile isteyedir. LÂ, hiçlik mesabesi, öyleyse sonsuzluk ekidir.
Nasıl öldürürsünüz?.. Göz! Renk renk dünyaları, en yakın zerreyi, en uzak yıldızı gören göz... Ona nasıl toprak doldurursun? Kalb dediğimiz, bütün gücümüzü veren esrarlı tulumbayı nasıl kırar, parçalarsın? Bunları yapmayı bırak bir tarafa; bunları yapmak imkânı var ya; işte ya imkânı var diye nasıl döğünmez, yırtınmaz, etmezsin?.. Gelin çocuklar, kumar masasına dizilip hep beraber ağlayalım!... Sebep mi istiyorsunuz? Çok!.. Gündüzün bitişinde gece, düzlüğün berisinde ayrılık, ekmeğin ucunda açlık var diye katıla katıla ağlayalım!.. Çocuklar; bir gözyaşı evinden başka ne olabilir? Ağlayanlardan olmak dururken, üstelik ağlatanlardan ol mak revâ mi?
Reklam
Siyah belki aldatır içindeki beyazı Talihin aynaları kırıyorsa hüzündür Sen yine anlamadın ne baharı ne yazı Beni cehennem kılan o esrarlı yüzündür Sen küçük bir lalesin, avuçlarında nergis Ben acının zehrine su katan hummalı dev Gözlerinde isyanı damıtıyor kan ve sis Gözlerimi yakıyor bu karayel, bu alev Sen uzak bir nehirsin denizlere yabancı Ben ruhumun çölüne göklerden su taşırım Senin kalbinde kahra gülümseyen bir sancı Ben kalbimi dağların derdiyle paylaşırım Bilmem neyi aradım bir ömür kışlarında Binbir gece yürüdüm hangi muamma için Zümrüd-ü Anka uçar senin bakışlarında Benim rüyalarımda birkaç deli güvercin
Sayfa 119 - birkaç deli güvercinKitabı okudu
Ben Şiir Yazmazsam
Gece, yalnızlığımıza çekilen gök-perdeyse şiir içerdeki aydınlığımızdır. Ben şiir yazmazsam Yitirir dilini içimdeki çocuk Dünya bir mahzun olur Çıkarır giysilerini sözün teninden İmge denilen o esrarlı konuk
Sayfa 53 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Gazinolardaki gece âlemlerinde içerken iktidara geçtiği zaman yanındaki arkadaşlarını nerelere atayacağını anlatmaya başlamıştı. Fethi'yi büyükelçi, Tevfik Rüştü'yü hariciye nazırı, Kâzım'ı harbiye nazırı ve Nuri adında başka bir arkadaşını da başvekil yapacaktı. Bütün arkadaşlarına birer yer veriyordu. "Peki ya sen, sen ne olacaksın?" Mustafa Kemal bu soruya esrarlı bir tavırla cevap veriyordu: "Ben de sizi bu yerlere atamaya yetkili adam olacağım."
Sayfa 62 - Altın Kitaplar — 1912Kitabı okudu
Sabredin. Unutmayın, her şeyin ilacı sabırdır.
438 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.