Hayatta gerçek ve en büyük zenginlik, sevgi ve şefkattir.
Kitabı okurken daha iyi anlamak için öncelikle yazar hakkında biraz bilgi verelim: José Mauro de Vasconcelos, çok çocuklu fakir bir ailede dünyaya gelmiştir. Doğal olarak zor bir çocukluk geçirmiştir. Okumayı kendi başına öğrenecek kadar meraklı ve zeki olan yazar, tutunabilmek için çok çeşitli işlerde çalışmıştır.
Yazarın, hayatından yola çıkarak yazdığı kitapta ana karakterimiz 6 yaşına girmekte olan 5 yaşındaki Zezé. Yaşına bakmamak gerek; zira yaşından büyük laflar eden, zehir gibi zekası olan Zezé, hayal gücü çok yüksek bir çocuktur.
Çok haylaz olduğundan ötürü sürekli -üstelik ailesinden- dayak yiyen fakat altın kalpli ve çok şefkatli bir çocuktur Zezé. Zorlu yaşamına rağmen ilerde çok güzel bir hayata sahip olacağı umuduyla sürekli mutlu kalmayı başarır. Fakat kaderi onun hevesini kursağında bırakmaya niyetli görünmektedir.
Sevginin en kıymetli şey olduğunu öğrenmek ve hayatta tutunmak için okuyup okutmak gerek.
Kitap hakkında üzücü bir olay da var: Şeker Portakalı kitabı MEB onaylı 100 temel esere dahil edilmişken bir veli kitabın argo ve küfür içerdiğini, örf ve adetlere uymadığını gerekçe göstererek tavsiye eden öğretmenden şikayetçi olmuş hatta kitap hakkında soruşturma bile açılmış. Oysaki kitap hayat dersleri veriyor, okuyan çocuklara sormayı, merak etmeyi, sevgiyi öğretiyor, hayal güçlerini, umutlarını yeşertiyor...
Son olarak, Zezé'nin macerası bu kitapla bitmiyor. Zezé'nin zorluk ve umut dolu yaşam mücadelesini yazarın "Güneşi Uyandıralım" ve "Delifişek" adlı devam kitaplarından okuyabiliriz.
Keyifli okumalar :)