*Ağlamak isterdim. Yazık ki kalbimi bir çölden daha çorak hissediyordum.*
*"Seven bir ruh, gönüllü olarak itaat etmekten mutluluk duyar; ancak hiçbir şey huzuru aşksız bir itaat kadar gölgeleyemez."*
Arka Kapak..
Nobel ödüllü yazar André Gide’in Pastoral Senfoni’si, okura birden fazla dünyanın kapılarını aralayan, huzur arayan,
YEDİNCİ MEKTUP
Platon'dan Dion'un akraba ve dostlarına.
İyilikler,
Sizin de Dion gibi düşündüğünüze inanmam gerektiğini; eylem ve sözlerimle size, elimden geldiğince yardım etmemi istediğinizi yazıyorsunuz. Şu yanıtı veririm: görüş ve istekleriniz gerçekten Dion'unkiler gibiyse, çabalarımı sizinkilerle birleştirmeye hazırım; değilse, uzun
Bütün bu olanların suçlusu benim -dedi kendi kendine-. Bana maddi destek olanların üzerine gidemiyorum. Zira şurası bir gerçek ki, bütün masraflarımı onlar karşılıyor. Yoksullardan hiçbir şey alamıyorum; dualar karın doyurmuyor ki. Bugüne dek hep böyle oldu. Ve işte geldiğimiz nokta. Hepsi benim suçum. Beni seven, bana inanan ve Tanrı katında kendilerine aracılık etmem için bana koşan insanlara ihanet ettim. İnançlı olmakla ne kazandılar ki? Cennete mi gittiler?
ONLAR YANLIŞ BİLİYOR
Puslu soğuk hava
dökülen yapraklar
en sevdiğim mevsimdi sonbahar
artık değil
...
yaptığım birçok şeyin
hiçbir amacı yok
fotoğraflar çekmecede
anılarım direniyor
arkadaşlar nefretle
buna kim sebep diyor
...
bir ben gerçeği biliyorum
sonbaharın öldürdüğü ruhum
ve isteyerek atladığım uçurum
hepsi
hepsi benim suçum...
“Arturo mutfak penceresinin camını kırdı,” dedi Maria.
“Kırdı mı? Nasıl?”
“Frederico’nun başını camdan iterek.”
“O.... ç....”
“İsteyerek olmadı. Oyun oynuyorlardı.”
“Sen ne yaptın? Hiçbir şey yapmadın, değil
mi?”
“Frederico’nun başına tentürdiyot sürdüm.
Küçük bir kesik sadece. Önemli değil.”
“Önemli değil mi? Ne demek, önemli
« Evet, siz alay etmişsiniz benim gibi bir ihtiyarla. Varvara Alekseyevna! Fakat, benim suçum, hepsi benim suçum!
Yaşlılık çağımda bir tutam saçla aşka ve kinayelere kalkışmak da neyin nesi...»
en sevdiğim mevsimdi sonbahar
artık değil
...
bir ben gerçeği biliyorum
sonbaharın öldürdüğü ruhum
ve isteyerek atladığım uçurum
hepsi
hepsi benim suçum...
Zoe, korkunç bir hata yapmıştır ve bunu kimseye anlatmıyor. Fakat bir gün idam mahkumuna mektup yazıyor, ilk aşkını ve bu zamana kadar yaptığı hataları yazıyor. Ve yazdığı mektuplar karşılığını almıyor ama yinde yazmaya devam ediyor. Yani kısaca kendini rahatlatıyor.
Şöyle bakınca yaptığı hatta çocuksu bir karar yüzünden olan bir şeydi. Yazarın yazım dili ne kadar kolay olsa da beğenerek veya severek okudum diyemem
Esselâmu aleyküm ve rahmetu'llâhi ve berekâtûhû
İncelemeye geçmeden önce bana bu güzel eseri hediye eden buradaki kardeşimize çokça teşekkür ediyorum. ( hesabını bulamadım.)
Uygulama bana çok güzel şeyler (yüreği güzel insanlar, kitaplar , yoldaşlar..) kazandırdı.
Ya da Rabbım uygulamayı vesile kılarak güzel şeyler kazanmamı sağladı
Kitap ne kadar günlerce elimde sürünmüş olsa da bir türlü okumaya fırsat bulamadım... O yüzden tek günde oturup 200 den sonuna kadar okuyup bitirdim kitabı. Wattpad kitaplarına önyargılı bir insanım. Daha önce birkaç tane okumuştum ve sevememiştim. Daha sonra bu kitap çıktı ve büyük bir reklamı yapıldı ki hala da övülüyor kitap. Fantastik sever
GÖREVLİ: "Çayı beğenmedin mi?"
DREW: "ne diyor?"
YEŞİL: "çayı beğenmedin mi, diye soruyor."
DREW: "Beğenmediğimi söyle, içinde başka bitki çeşidi yok. Malzemeden neden kıstığını sor ona,"
YEŞİL: "Çaya alerjisi var. İçmeyi çok istediğini ama sağlığını olumsuz yönde etkilediği için içemediğini