Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
70. Mektup
Tiran, adamı bir kafese koymuş ve sanki vahşi bir hayvan besler gibi beslemiş. Biri yemek yemesini öğütlediği zaman adam, “insan soluk aldığı sürece her şeyi umuma bilir!” demiş. Bu iş doğru olsa bile, yaşam her pahaya satın alınmamalı. Edinilecek kârlar nice büyük, nice kesin olsa da, güçsüzlüğümü açıkça itiraf ederek elde etmek istemem onları. Demek ben ölmeyi bilen insanın üstünde kaderin hiç de güçlü olmadığını düşünecek yerde, yaşayan insanın üstünde kaderin her şeye gücü olduğunu düşünmemeliyim, öyle mi? Not: Rodoslu Teleshorus’u dostu kral Lysimachus ölüm cezasına çarptırmış, ama önce burnunu ve kulaklarını kestirip bir kafese kapatmış ve bir hayvan gibi beslemiş onu. Sonra açlığa mahkum etmiş ve ölüme terk ederken halka teşhir etmiş. -ç.n
Sayfa 242 - JaguarKitabı okuyor
Zenginlik ve ihtişam mutluluk için yeterli sayılmaz. Nice kıt kanaat yaşayan insan tanıdım ki altına hükmedenlerden daha talihliydiler. Nice insan da tanıdım ki masallardaki kadar zengindiler ama mutsuz öldüler. Zengin olan bahtsızın, talihli olan yoksuldan farkı, her dilediğini yapabilmek yahut büyük bir servet kaybını karşılamaktan başka nedir ki? Gerçi yoksul bunları yapamaz ama talihi onu bu tür ihtiyaçlardan zaten korur, kanaat ettiği müddetçe zengindir, hoş geçimli bir aile ve görmelere layık çocuklara sahiptir. Hele bir de ömrünü gülümseyerek tamamlayabildiyse; işte "mutlu adam" demeyi hak eden kişi bence odur! Henüz dünyada hoşnut ayrılmayan bir insan mutluluktan söz ediyorsa aldanıyordur. Çünkü Olympus'un tanrıları insana mutluluğu bir yem olarak sunar, sonra da çekip alıverir elinden...
Sayfa 41 - Kapı yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Günün birinde uyandım, yatağımda doğrulup oturdum ve gülümsedim. Artık en ufak bir acı çekmiyordum ve birden, doğru insan diye bir şeyin olmadığını idrak ettim. Ne yeryüzünde ne de cennette. Öyle biri, öyle tek bir kişi yok. Sadece insanlar ve her insanın içinde bir tutam doğru insan var ama kimsede, bizim diğerinden beklediğimiz ve umduğumuz şey yok. Kusursuz insan diye bir şey yok ve o mutluluk veren, harikulade tek adam aslında hiç var olmadı. Sadece içlerinde ışık kadar moloz da olan insanlar..
"İnsanlar ölür," dedi yavaşça, çenesi seğirdi ve derin bir nefes aldı. "Bu tekrar tekrar olacak. Buranın doğası böyle. Seni binici yapan şey, insanlar öldükten sonra yaptıklarındır. Neden hala hayatta olduğunu bilmek ister misin? Çünkü sen şu anda, her gece kendimi tarttığım kantarsın. Yaşamana izin verdiğim her gün, kendimi hala bir parçamın iyi bir insan olduğuna ikna edebiliyorum. Yani bırakmak istiyorsan lütfen benim şeytana uymama sebep olma ve bırak. Ama bir şey yapmak istiyorsan, o zaman yap." "Kenarlara tutunup çıkamayacak kadar kısayım!" diye sertçe fısıldadım, kimse bizi duyar mı diye umursamadan. "Sadece tek bir doğru yol yoktur. Başka bir yol bul." Sonra döndü ve uzaklaştı. Lanet olası adam.
Sayfa 183 - Violet & XadenKitabı okuyor
ÇOKKÜLTÜRCÜLÜK, İSLAMOFOBİ VE BİR ARADA YAŞAMA AHLAKI
Hakikatin birden fazla ifadesi olabilir. Bir ayna misali, hakikat sizin bulunduğunuz yere göre farklı şekilde görünebilir, farklı biçimlerde tezahür edebilir. Fakat aynadaki imajın aslı tektir. Postmodernistlerin iddiasının tersine hakikatin her dilde bir söyleniş biçimin olması, hakikatin olmadığı anlamına gelmiyor. hz.mevlananın anlattığı üzüm
içinde kendi kendim olmaktan çıktığım bu gece nereye kadar gidecek? basitlik sözcüğünün tehlikeli bir niteliği var. ve ben bu gece yaşamın belirli bir saydamlığı karşısında artık hiçbir şeyin önemi kalmadığı için ölmek istenebilmesini anlıyorum. bir insan acı çeker, mutsuzluk üstüne mutsuzluğa uğrar. katlanır bunlara, yazgısını benimser, iyice yerleşir içine. saygı görür. sonra, bir akşam, hiç: bir zamanlar çok sevdiği bir dostuna rastlar. dostu biraz dalgın konuşur onunla. evine dönünce, adam kendini öldürür. sonra gizli dertlerden, bilinmeyen dramdan söz edilir. hayır. ille de bir neden gerekirse, dostu kendisiyle dalgın konuştuğu için öldürmüştür adam kendini. böyle işte, dünyanın derin anlamını duyar gibi olduğum her seferde, onun basitliği şaşırttı hep beni.
Reklam
.. insanın bir nesne mi, bir olay mı, hayal ürünü bir hayalet mi, yoksa ne olduğunu ancak Tanrının bildiği bir şey mi olduğunu bilmediği bir şeylerde yüzüyoruz! O zaman bir güneşle bir kibrit arasında artık bir fark kalmıyor, sindirim kanalının bir ucu olan ağız ile öteki uç arasında da bir fark kalmıyor! Aynı şeyin yüz ayrı yanı var, her yanın yüz ilişkisi var ve bunların her birinde başka başka duygular asılı. İnsan beyni nesneleri bölümlere ayır- mayı başardı; fakat nesneler de insan yüreğini böldü! .
Sayfa 156 - YKYKitabı okuyor
Her zaman kendi cinsi hakkında iyi dileklerini ilan eden insanın kalbi hiç de bu iddiasına uymuyor. Bir adam kendinde bulunmayan bir mutluluğa öteki insan kardeşlerinden kıskanı­yor ve kendi felaketinin bütün dünyaya yayılmasını istiyor
SEFERBERLİK YETKİSİ NEDEN BAKANLAR KURULUNDAN ALINIP CUMHURBAŞKANINA VERİLDİ Ülkede demokrasi olmuş olsaydı kurumsal devlet yapısı bu tür bir korkuya kapılmadan yoluna devam ederdi. Burada bir kapsam genişlemesi yapıldı. Dış tehditlere karşı savaş yetkisinin yanına iç tehditlere karşı önlem olarak değerlendiriliyor. Sorun ortak akıl
Her insan için, bu âlemden hususî bir âlem vermiş; o âlemin rengini, o insanın itikad-ı kalbîsine göre gösteriyor. Meselâ, gayet meyus ve matemli olarak ağlayan bir insan, mevcudatı ağlar ve meyus suretinde görür. Gayet sürurlu ve neş'eli, müjdeli ve kemâl-i neş'esinden gülen bir adam, kâinatı neş'eli, güler gördüğü gibi; mütefekkirâne ve ciddî bir surette ibadet ve tesbih eden adam, mevcudatın hakikaten mevcut ve muhakkak olan ibadet ve tesbihatlarını bir derece keşfeder ve görür.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.