Kadın bir erkeğe varmaz, kadın bir erkeğe verilmez ve bir erkek bir kızı almaz, (almak-vermek) bu tabirler kadını kıymetten düşüren, ona ahkâr mahiyeti veren şeylerdir ve her şeyden evvel bu zihniyeti kadınlarımız kafalarından çıkarmalıdır; bilmelidirler ki iki cins birbiriyle hayatlarını birleştirirken yuvaya getirdikleri aynı kıymette şeylerdir ve koca mal sahibi değil, ortak, hayat ortağı demektir. Bu hukuk müsavatı kadınlarımızın şuurunda yer ettikten sonra onların kuvvetli ve hakiki bir insan olmak için dimağî ve fikrî sahada da yükselmek isteyecekleri de tabiîdir.
Memleketimizin kadın ve erkeklerini, biri diğerini sürükleyen ve taşıyan değil, el ele ve aynı tempoda yürüyen iki mahluk olarak göreceğimiz günün uzak olmamasını dilerim.
Sayfa 118 - YKY
Kendisini tamamen hayata dönüştürmek isteyen bir hukuk, bugün her zamankinden daha çok, hukuk kuralına indirgenen bir hayatla karşı karşıya bulunuyor.
Siyasal sistem artık hayat tarzları ve hukuk kuralları vazetmiyor; bunun yerine, bunu aşan ve bütün hayat tarzlarını ve bütün kuralları içine alabilen yersizleştiren bir yerleştirmeye (dislocating localization) dayanıyor.
Servetin eşitlenmesi hoşa gitmese, herkesteki kabiliyetin aynı seviyede olması mümkün olmasa bile aynı devletteki yurttaşların kesinlikle denk haklara sahip olması gerekir. Zira devlet hukuk birliği değilse nedir?
Sayfa 69Kitabı okudu
Bugün sadece “belirsiz” hukuksal kavramlar var... Dolayısıyla da hukuk uygulamalarının tamamı iki arada bir derede bulunuyor. Önümüzdeki yol bizi bir uçuruma sürüklüyor ve aynı zamanda da hâlâ yargıçların bağımsızlıklarının temeli olan, hukuksal kesinlik ve hukuka bağlılığın sağlam zemininden iyice uzaklaştırıyor.
Carl Schmitt
O halde, devlet halkın mülküdür fakat
halk bütün insanların gelişigüzel biçimde bir araya gelerek oluşturduğu bir topluluk değildir. Onun yerine, hukuk uzlaşısıyla ve ortak menfaat aracılığıyla birleşmiş çok sayıda insanın meydana getirdiği bir topluluktur.
Sayfa 61 - Kronik Kitap Yayınevi, ScipioKitabı okudu
Bir adliyeci mahkemeye gelen davacılara türlü yasalardan söz açar; hukuka ait yirmi sayfa tutan saçma sapan Latince yazılar, okur sonra da davalılara zarar atmayı önerir: Çift gelirse davacı, tek gelirse davalı haklı sayılacaktır.
Sayfa 115
"İnsan", "merkez"e alınmadan ve "insan kimliği"nin "mahiyeti" "açılmadan", "toplum"un tesis edilmesi ve, bununla ilgili olarak da "kurum"ların esasının "insan" cihetinden anlaşılması ve temellendirilmesi mümkün değildir. Bu kurumlar arasında, mesela, "hukuk" bulunur.
Sayfa 84
Aydın olmak için şu üç şey muhakkak gerekir :Yabancı dil, hukuk bilgisi, mukayese becerisi.
Sayfa 67Kitabı okudu
30 Ocak 1976
Bir toplumu ayakta tutan temel dayanaklardan biri, adalet duygusudur. Bu duygu bir kez yara aldı mı, demokrasinin temelleri de sarsılmış demektir. Adalet, bağımsız mahkemeler eliyle dağıtılırsa, adalet duygusu güçlenir. Çağdaş demokrasilerde adaleti dağıtacak, suçluyu suçsuzu ayırt edecek tek yetkili organ mahkemelerdir. Toplumlar zaman zaman öfke seline kapılırlar. Soruşturmanın yerini işkence, mahkemelerin yerini güdümlü kurullar, yargıcın yerini de silah alır. Siyasal iktidardan kaynaklanan öfke seli, sağduyuyu yok ederek, vicdanları ipotek altına almaya çalışır. Adalet duygusu kaybolur, yerini güdümlü hukuk, peşin yargı ve siyasal kine bırakır.
Bedayiü'l Hikem
Peygamber Efendimiz (s.a.v)'in hikmet dolu cümlelerinden bazıları:
"Hikmetin başı Allah korkusudur."
"İnsanlar altın ve gümüş madenleri gibidirler."
"İnsanlar tarak dişleri gibi birbirine hukuk yönüyle musavidir"
"Kendi kıymetini bilen kişi helak olmaz."
"Kendi hakkında istediğini, senin hakkında istemeyen kimsenin arkadaşlığında hayır yoktur."
"Kendisi için sevdiğini kardeşi için de sevmedikçe kişinin imanı kâmil olmaz."
"Yalan yere yemin, yurtları harap bir halde bırakır."
"Emaneti, seni emin kabul eden kimseye teslim et, sana hıyanet edene sen hıyanet etme:"
"Kadim hukuka riayet = eski dostluğu muhafaza, imandandır."
"Alışverişinde en fazla ziyan eden o kimsedir ki, başkasının dünyası uğrunda kendi ahiretini feda eder."
"Kardeşinin uğradığı musibetten dolayı sevinç gösterme! Sonra Hak Teâlâ, onu kurtarır da o musibete seni düşürür."
"Cezası en çabuk olan şey, zulümdür."
"İnsanlara kendini sevdirmek, aklın yarısıdır."
"Kanaat tükenmez bir mal, yok olmaz bir hazinedir."
"Pişmanlık bir tövbedir."
Sayfa 590
Çünkü kalbin zamanı yoktu. Öncelik sonralık, sıra saygı, hak hukuk dinlemezdi o.