Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
1254 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Sadece bir kere okuyarak Risale-i Nur'dan Sözler kitabını eleştirmek ne haddime ? Aşağıdaki konferansı okursanız şayet, Üstad ve Risale-i Nurlar hakkında genel bir bilgi edinmiş olacaksınız. Kendinize bir şans verin. Bu kitap okuduğunuz kitaplar gibi değildir. Okuyarak zaman kaybetmiş olduğunuz tüm kitaplara lanet okutur,
Sözler
SözlerBediüzzaman Said Nursî · Söz Basım Yayın · 20125,5bin okunma
... Bir de Vehbi Dede' ye soralım. O öteki hacılara, hocalara benzemez. Ne dersin Dede Efendi? İlerleme için şeytanın namını yükseltelim mi? Dede tatlı tatlı güldü: - Bence şeytan ve Allah diye kainatta iki kuvvet yoktur. Hepsi, her şey bir tek hakikatin, bir tek kudretin görünüşü. Cüz ve ferdlerden en muazzam güneşlere kadar, insandan, göze
Sayfa 86 - Can Yayınları
Reklam
398 syf.
·
Puan vermedi
Cihan Pehlivanı Yaşar Doğu, Türk milletinin gururudur ama biz Samsunlular için apayrı bir övünç kaynağıdır. Vakti zamanında adının Spor Salonlarına, bazı mahalle, sokak ve dahi yüksek okullara verilmesi bu hafızanın taze tutulmasına da sebep olmuştur. Şimdi bilemiyorum, ben size kitabı mı anlatsam yoksa doğrudan Yaşar Doğu’yu mu? Önce kitaptan
Yaşar Doğu
Yaşar DoğuAhmet Seven · Korza Yayıncılık · 20165 okunma
Sultan Abdülaziz’i hal’ etmenin asıl sebebi, güya istibdadı ortadan kaldırmak, meşrutiyeti ilan ederek devletin geleceğini ve milletin saadet ve selametini temin edecek sağlam bir idare kurmaktan ibaretti. Halbuki, asker’i kuvvet elinde bulunmak ve muazzam bir padişahı bir anda ve kolayca mahvetmiş olmak itibariyle, kendini herkesin âmiri ve manevi hükümdar mevkinde görmeye ve herkese azamet ve ceberût göstermeye kalkışan Hüseyin Avni Paşa, istibdada mâni olacak tedbirlere tevessül etmek şöyle dursun, meşrutî idareyi hararetle arzu edenlerin fırsat düşünce ocaklarını söndürmek tasavvurunda bulunuyordu. Halbuki Avni Paşa, Murad Efendi’nin cülusu ile beraber meşrutiyeti kurmaya çalışacağını -meşrutiyetçilerin bayraktarı olan- Midhat Paşa’ya vaad etmişti. Bu vaad, Midhat Paşa’nın, hal^işinde kendine muhalif bir vaziyette bulunmamasını temin etmek içindi. Zira kîni, dini olan garazkâr Avni Paşa’nın en büyük emeli, Sultan Abdülaziz’i ortadan kaldırmaktı. Nitekim kendi ağzıyla Sultan Murad’ın cülus ettiği gün divan-ı hümayın âmedcisi Mahmud Bey’e, “bu işe muvaffak olduğum sırada istihsâl eylediğim ferah ve memnuniyet kadar dünyada hiçbir şey ile mütelezziz olmadım” demişti. İşte bu en büyük emeline nail olunca, Midhat Paşa ve arkadaşlarına olan vaadini unuttu. Esasen Sadrazam Rüşdü Paşa da Avni Paşa gibi istibdad heykeli idi. Bu iki müstebit, her şeyde aldanan Midhat Paşa’yı bu işte atlattılar. Sultan Aziz’in başına getirilenlerin, durumu ıslah emelinden değil, kin ve garazdan ileri geldiğini, bütün aklı başında olanlarla beraber, fakat onların hepsinden sonra Midhat Paşa da anladı...
Sayfa 215Kitabı okudu
124 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Fevkalade bir yapıt daha... Nasıl keskiye her çekiç vuruşunda mermer taş olmaktan çıkıp gerçek bir nesnelliğe yol alıyorsa Michelangelo'nun elinde, Yaşar Kemalin de her cümlesinde yazılar, bir destana, edebi bir mevcudiyete muazzam bir estetikle edebiyat dünyasında yol alıp gidiyor. Yazar da hayal etmenin, kelimeleri, cümleleri kalemle değil
Ağrıdağı Efsanesi
Ağrıdağı EfsanesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202227,1bin okunma
Gençlere Öğütler
— Çalışmak için müsait gün ve saat bekleme. Bilki, her gün ve her saat çalışmanın en müsait zamanıdır. — Çalışmak için müsait yer ve köşe arama. Bil ki, her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir. — Bir günde ve bir zamanda yapman lâzım gelen bir işi (bir dersi, bir vazifeyi) ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine
Reklam
Denize bir adam düşmüş! Umurunda değil! Gemi durmuyor. Rüzgâr esiyor. Bu karanlık geminin izlemek zorunda olduğu, dışına çıkamadığı bir rotası var. Geçip gidiyor. Adam kayboluyor, tekrar beliriyor, sulara gömülüyor, tekrar yüzeye çıkıyor, sesleniyor, kollarım uzatıyor ama onu kimse işitmiyor. Fırtınada titreyen gemi, manevra yapmaya uğraşıyor.
Sayfa 147 - İletişim Yayınları,Çeviri:Cenap Karakaya(Dalga ve Gölge)
"Okyanusa doğru muazzam bir kuvvetle çekilmek, sahilin yarattığı güvenlik duygusundan uzaklaşmak kişide hemen panik duygusu yaratır. İnsanın çok daha büyük bir kuvvet tarafından yönlendiriliyor olması korkunç bir deneyimdir. Korku ve okyanusun bir araya gelmesi ölümcül sonuçlar ortaya çıkarır. Bu iki şeyin ardından dehşete kapılma ve bitkinlik hissi verir."
Sayfa 47 - Koridor yayınlarıKitabı okudu
Kastamonu Meb’ûsu Abdülkadir-Kemâlî
Kardeşim Eşref Edip …! Büyük Millet Meclisine ittihâf ettiğiniz, ((Tanzimatçılık bu memleket için mahz-ı felâket olmuştur)) serlevhalı makalenizi kemâl-i dikkat ve ihtirâmla okudum… Hüsn-i niyetten asla şüphe câiz olmayan bir Müslüman mütefekkiri olduğunuza kanaatimi peşin olarak arz eyledikten sonra ‘ayn-ı mütekâbil kanaati isteyerek makalenize
Kısa kitabın uzun özeti
-Çalışmak için müsait gün ve zaman bekleme. Bil ki her gün ve her saat çalışmak için en müsait zamandır. -Çalışmak için müsait köşe ve yer arama. Bil ki; her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir. -Bir günde ve bir zamanda yapman gereken bir işi (dersi, görevi) ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine yeter.
Çok değerli bilgiler
254 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.