Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
2 ay... Yalnızca 2 ay.
Bugün 15 Nisan pazartesi. Dün yurda geldim. Ve dün, evden yurda son gelişimdi, evden yurda son yolculuğumdu. İlk kez bu kadar garip hislerle adım attım bu yurdun bahçesine. İlk kez yurda farklı bir gözle baktım. Sanki yıllar geçmiş de yeniden gelmişim gibi. Biliyorum ki 2 ay sonra sınava girdiğimde birçok şey bitmiş olacak. Ve o zaman da içimde,
Parmaklan hiç zorlanmadan içime kayıveriyor Evet buna ne şüphe diyor beni onaylamasına. Bu kadar çabuk uyanldığım İçin benimle dalga geçiyor ama ben de onun penisinin kazık gibi olduğunu hissedebiliyorum. Onu daha da azdırmak umuduyla kalçamı ona sürtmeye başlıyorum. Vay vay yaramaz mısın sen? Hem de çok diyorum ve arsızca beni bir daha
Sayfa 112
Reklam
Her dönüm noktasında yeniden parlayan bir şey bu...
Hayat,hep arayış çokça kayboluş bazen de bulduklarımızla dışı tenha içi kargaşa dolu yüreklerin nefesi ise... Bana bu nefesi ilk hissettiren bir mescid...rayihasi ancak gönlünü açtığında üzerine sinecek adı Gül..kendi Gülden öte bı mescit..orda başladı kendimi ilk seyretme heveslerim,benliğimi inşa etmekse dedikleri attığım ilk temel oradaydı.O zamanlar bı isim verdiğim şimdi telaffuz edecek olsam çocukça gelecek fakat o çocuk gönle göre gayet güzel bir defter bir de ben..sonra adım adım bir kaç kitap..
Ene 'Sus Ey Nefsim'
Ene 'Sus Ey Nefsim'
bir kitap insana neler katar saymaya kalksak kelime yetişmez ama bu kitap için tek bir cümle kuracak olsam "gönlüme bir dua düşürdü" derim.O mescidde ortamın karanlığını aydınlatacak bir dua aniden dilime düşmüştü bu kitabı okuduğum demlerde,sonra duanın ortasında evet işte bu Allah'ım buna ihtiyacım var,bunu istiyorum diye heyecanla dilimden çıkana hayret etmiştim... Sonra bir duanın kabulü bu kitap....
Muhabbetteki Sır
Muhabbetteki Sır
Sonra aradan geçen zamanla bir yeni lütuf bu kitap...
Adab
Adab
Yeniden başlamak kaybettiğim heyecanı kazanmak için 4-5 sene öncesine gidip o kitapları tekrar okumaya niyet ettim. Kendimi kaybettiğim yerde değil bulduğum yerde aramak için Okuduğum hiç bir kitaba bu kadar ciddiyetle dönmemiştim.Daha önce hiç okumamışım gibi dönüyorum varsa küçük de olsa bildiğim sıyrılıp. bir boyun eğiş..bir dervişane diz çöküşle yeniden başlıyorum...
Kâmile

Kâmile

@GulveKul
·
06 Nisan 13:11
"İnsana, aradığı şeye bakarak değer biçilir"
Hayatımın en güzel dönüm noktasında karşıma çıkmış,arayışlarımla pusula olmuş, kitaptan öte göz nurum... Satırları değerlendirirken telaffuz edilecek her kelimenin kifayetsiz kalacağını düşünecek kadar çok sevdiğim, uzunca bir vakit yanımdan ayırmadığım başucu kitabım... Arayış içinde olan satırdan sadıra giden gönül yolunu çiceklendirmek isteyen herkese acizane tavsiyemdir
Sevgilim;
Burda boğuluyorum artık. Edebiyat yapmıyorum. Gerçekten boğuluyorum, hava yetişmiyor, soluğum kesiliyor. Hıdırlık Doruğu'nda insanı yere çalan sert yel bile, ciğerlerime boğucu gaz gibi doluyor. Ancak kendimi bilmemesiye, kendimi yitiresiye içtiğim -zaman rahat ediyorum. Her sabah dilim paslı, ağzım acı, beynim uyuşuk uyanınca, bir daha içmiyeyim diyorum. Kendi kendime söz veriyorum. Şöyle bir silkinmek, kendime gelmek istiyorum. Olmuyor. Günle birlikte yeniden boğulmaya başlıyorum, havasızım, havasız... Buraya gelirkenki coşkunlu- ğumu yitirdim, içimden taşıp akan su, ölü toprağında göllenip bataktaklandı. Beni kınıyorsun, değil mi? Burdan bir kurtulsam, ben de kendimi kınayacağım, ikinci yıl bitti işte.'.. Kişi dev olsa, bu işin üstesinden gelemez. Uyuştum, kaldım.
Sayfa 238Kitabı okudu
687 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Suç ,Ceza ve Vicdan Azabı
Suç, Ceza ve Vicdan Azabı Nasıl başlık ama, mükemmel estetik duruyor değil mi ? Romanı ilk okuduğumda 12-13 yaşımdayken falan aklıma bu başlık gelmişti. “Ben olsam kitabın adını böyle yapardım” demiştim. İyi ki ismini ben koymamışım berbat olurmuş. Neyse konumuz bu değil, kitabı incelemeden önce biraz vicdan azabını tanıyalım. Bu yazılar
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159bin okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Yazar Virginia Woolf’un eserlerinden yola çıkarak bir kurgu yaratmıştır. Woolf bir grup öğrenciye yazarlık dersi vermektedir, orada sunduğu önerileri aşağıda derledim. “Bir roman yazarının en temel tutkusu, olabildiğince bilinci dışına çıkarmaktır.” Mantıklı düşünmeyi bırakın yani. Bir trans haline girin ve sadece yazın. “Öğrencilerinin
Virginia Woolf'tan Yazarlık Dersleri
Virginia Woolf'tan Yazarlık DersleriDanell Jones · Timaş Yayınları · 2020332 okunma
Reklam
345 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 saatte okudu
Okurken Mendile İhtiyacınız Olacak...
𝐆𝐈𝐑𝐈𝐒 Bu eseri yazan ve Boşnak Müslümanlarının çektiği zulmü, okurken vücudumuzdaki tüyleri diken diken edecek bir esere imza atan
Sinan Akyüz
Sinan Akyüz
'e teşekkürlerimi sunarım. Kitabı okurken, elimden geldiğince ince bir titizlikle ve objektif bakış açısı ile okumaya çalıştım, incelememi bu titiz çalışmam ile gerçekleştirdim. Yeri geldiğinde duygularımın
İncir Kuşları
İncir KuşlarıSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 201726,2bin okunma
Yağmur altında
Ne zaman yağmur yağsa ben hep böyle oluyorum. Bir küskünlük, bir bezginlik sarıyor içimi. Yağmur damlalarının toprakta kayboluşu bana insanoğlunun çaresizliğini hatırlatıyor durmadan. Hepimiz bir yağmur tanesinden başka neyiz ki? Önce bir buğu halinde topraktan yükseliyor, sonra bir küçük damla olarak yine toprağa dönüyoruz. Yağmur altında
Sayfa 229
hayatı yeniden üretmek ➜ bugüne kadar
Eve dönerken hep Branston Köprüsü'nden geçmem gerekiyor çünkü evden kaçarken hep Branston Köprüsü'nden geçiyorum. Bu kez tamamen diyerek kaçmayı aklıma koyduğum vakit, köprüyü geçerek ardımda bırakmazsam bunun bir kaçış olmayacağı, sadece ve sadece evden uzaklaşmak olacağını artık pek de düşünmeksizin her seferinde oradan geçiyorum. Aslında ben geçtikten sonra birileri havaya uçursaydı bu köprüyü kaçış ve dönüş de oradan uzaklaşırdı başka yerde başka şeyler arardım muhtemelen. Fakat biraz düşününce köprünün havaya nasıl uçtuğunu görmek isterdim diyorum. Orada köprü olmadığı zaman ne yapılabilir onu da görmek isterdim ve yine muhtemelen bir şey yapılamazdı artık orada, ben de yapamazdım hiçbir şey. O zaman yolumda ilerleyip Sad Hill mezarlığının ötesine geçebilirdim. Kesinlikle geçerdim çünkü hiç kimse böylesi korkunç bir mezarlıkla hiçbir şey yapılamayacak bir yer arasında kalmak istemez, eninde sonunda mezarlığı geçip gider. Öyle olmuyorsa lanet köprünün geride hâlâ ayakta olması yüzünden. Mezarlığın ortasındaki taş döşemenin yakınında ikiye çatallanan bir ağaç var, çatalın biri neredeyse yere paralel. Hemen yanında ise isimsiz bir mezar. Ne zaman oraya kadar gelsem, o taşlı zemine ayaklarım değse, sanki oradan hiç ayrılmayan şu lanet karga ürkütücü sesiyle bağırmaya başlıyor, işte o zaman o isimsiz mezarı görüyorum sanki onun içine çekilecekmişim gibi bir korku kaplıyor içimi, büyük şeyler olacak diyorum, buradan kurtulamayacağım. Gerisin geri kaçmaya başlıyorum. Lanet Branston Köprüsü, sapasağlam yerinde yine.
Gerçekten de son diye bir şey yok. Benim "Son," dememin üzerinden bir hafta geçmeden, işte yeniden başlıyorum..
Sayfa 216 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
ihtimalli
daha iyi yenilmekten sıkıldım benim bir sayfam vardı silinmekten yırtılmış bir dizem vardı fazla uzaklaşmış olamaz giymediğime pişman olduğum pantalonlarım sessizlikle cevaplanmış sorularım vardı öyleyse bir gülmekten bahsedelim bir ferahlık dilerim şimdi ben hepinize bir bilseniz nasıl aydınlanıyor odanın içi bir bilseniz nasıl dağılıyor masada toplar bir bilseniz unutamazsınız bazen bilmemek iyi bu sefer yeniden başlıyorum bak işte pazartesi diyete, tütün bırakmalara, seni çok sevmelere kalbim işte bazen teklermiş damar-ül sert bu sefer yeniden içimde çoklar kanat çırpışı düşmüş serçenin, boşuna. öyleyse bir cumartesi şimdi gülüşün şimdi gülüşün mutlu bir pazar.
Sayfa 12 - özgür ballıKitabı okudu
DÜĞEN ZAMANI
Dön babam dön. Temmuzun sarı sıcağı cayır cayır yakarken Güneşin gö-zünde,[1] düğenin üzerinde dön babam dön. Büyükler harman kenarında bir asma gölgesinde uzanıp günün yorgunlu-ğunu atarken, düğeni sürmek için adımız söylenince hiç itiraz etmeden düğenin üstüne çıkar gönülsüz gönülsüz düğenin üzerinde dönmeye başlardık. Biz taşra çocuklarına
225 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.