Baştan söyleyeyim yine bu bir kitap incelemesi değil.
Sadece kitabı okurken hissettiklerim, yaşadığım tecrübeler...
Şımarık büyüyen bir kızın, şark görevinde nasıl idealist öğretmen olduğunun hikayesi..
Kan davası yüzünden dersime gelemeyen 9 öğrencimi düşündüm ağlayarak, yıl 2019 du.
8.sınıfta okuldan zorla ağlayarak -evlendirilmek üzere-
“Soğuk ve şehirlerarası
otobüslerde vazgeçtim
çocuk olmaktan ….
ve beslenme çantamda
otlu peynir kokusuydu babam..
Yıl 1995 Yüksekova’nın ilk ve tek radyo kanalı Feza TV’de bu Yılmaz Erdoğan’ın şiiri paylaşıldı. Annem beni hemen yanına çağırdı. Birlikte dinlemeye başladık. Ben küçüğüm tabi anlamam sanmayın. O sıralar kaymakamın kızı Belemir’e
"Sağ olsun Amerika bize öyle mükemmel işkence aletleri verdi, öylesine işkence usulleri öğretti ki taşı, toprağı, ağacı, demiri söyletirsin. Bu Amerika'nın insanlığa yaptığı iyiliği insan soyu hiçbir vakit unutamaz."
Pierre Niémans ve Ivana Bogdanovitch yazarın Son Av kitabındaki görevlerine devam etmektedir. Görevleri taşrada Jandarma yetki alanında, Jandarmaya yardımcı olmak. Gerçi daha çok Jandarma yardımcı oluyormuş gibi bir tablo var ama görevimiz bu.
Fransa' nın Alsace bölgesinde modern toplumdan izole hayat süren, Tebliğciler olarak adlandırılan,
Seni o kadar özlüyorum ki, tarifi olamaz. Yanımda olsan “açsam yüzün baksam dursam". Dostluğuna, sevgine, şefkatine, teselline o kadar muhtacım ki sevgilim. Beni senden başkası avutamaz, teselli edemez. Ne yapayım söyle bana. Ne edip, nerelere gideyim. Derdimi kimlere dökeyim. Ah sevgilim ah... Bir gün içinde belli aralıklarla ölümün
YUSUF'U TANIMAK!
Benim adım Yusuf. Aydın'ın Kuyucak ilçesinde doğdum. Mevsimler sonbaharı gösteriyordu yanlış hatırlamıyor isem. Bir gün var ki hayatımın ilk karanlık günüdür. Ruhumu aydınlatmayı başaramamamın başrolünde o gün yatar. O gün eşkiyalar sadece anamı babamı değil, şu hayatın bana özgür kıldığı tek şeyi de çaldılar. 3 jandarma ve
Hafta sonu okumak için kitaplığımı karıştırırken karşıma
Deniz Gezmiş çıktı. Aslında okunmayı bekleyen çok kitabım var ama benim amacım hafta sonu için okuyacağım bir kitap bulmaktı. Malum 1 Eylül'de okuma etkinliği başlıyor.
Deniz Gezmiş, kitapların arasında sıkışmış mahsun mahsun bana bakıyordu, 'neden hala beni okumuyorsun?' der gibi. Ne zaman almışım
2009 ANKARA NUMUNE HASTANESİ
Ölmüyordu işte. Tam 3 saat geçmişti ama hala kalp atımı bir gelip bir gidiyordu monitörde. Kaç defa ölüm raporunu noktalayıp hastayı toplamaya çalıştıysak, birden ekranda farklı bir atım beliriyor herkes başına toplanıyordu. Tüm muayene bulguları öldü derken; bir süre sonra, birden kalp atımı başlıyordu. Uzunca