"Spoiler İçerir.. "
Yazarın sözüyle başlamak isterim : Gerçek Bir Kadının Öyküsüdür Bu Kitap ..!
Psikiyatrist olan yazarımız Kanatır Cezaevi'nde bir grup kadın mahkumun kişilik yapıları üzerine bir araştırma yürütmeye başlar . Sonra diğer mahkumlardan ziyade Firdevs adında mısırlı bir kadın mahkum dikkatini çeker . Firdevs 10 gün sonra
Bağımsızlığımızın Timsali olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun!
* * *
“Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.” 1923, Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Edebi otoriteler, dünyanın gelmiş geçmiş en zor ve en ciddi kitaplarından biri olarak Nobel Ödülü sahibi William Faulkner"in "Absalom Absalom" adlı bu eserini göstermekteler. Bu tezin en büyük ispatı ise eserin orijinal dilindeki baskısının içeriğinde 1288 (yazı ile bin iki yüz seksen sekiz) kelimeden oluşan bir cümle barındırması.
Sene 2009. T.Ü Kimya bölümünden mezun olacak 65 kişiden biriyim. Dışarıda türbanlı, üniversitede başı açık bir insan olarak dört yılımı geçirdiğim fakültenin Organik Kimya dersinde sıradan bir gün. M.isimli hocamız hışımla içeriye girdi ve kürsüsüne çıktı. Onun için derse başlamadan bir tur geyik yapmak ders adına motivasyon aracıydı. O gün hiç
¶¶Kadınlardan yalnızca birer hanımefendi gibi bahsetmenizden, onların aslında rasyonel varlıklar olduğunu anlamamanızdan nefret ediyorum. Hiçbirimiz hayatımız boyunca sakin sularda yüzmek istemeyiz.¶¶
Jane Austen
¶¶Kadınları korumaktan vazgeçmeniz lazım, onları farklı işler ve farklı uğraşlarla baş başa bırakın ;izin verin asker olsunlar,
İslâm ve Müslüman
Atasoy Müftüoğlu, 1980’li yılların başlarında İsmail Râci el-Farukî ile tanış olduğu ve kitabın sunuş başlığını hazırlamıştır. Modern Cağda İslâm hakkında çalışmalarıyla tanınan Müftüoğlu, “Niçin İslâm?” kitabı şöyle değerlendirir: Müftüoğlu çağımızın algı dünyasını -sömürgeci bilginin nesnesi- olarak telaffuz eder.
Bir Dinozorun Anıları
84 yıllık bir ömür.. Acısıyla, tatlısıyla..
Mine Urgan: Üniversitede öğretim üyesi, çocukluğunu Atatürk'ün çağında geçirmiş bir profesör. Ve darbelerin buhranlarını yaşadığı ömürünü, okuyucularıyla paylaşıyor. Tarihe bir nevi canlı tanıklık ediyor..
İhtiyarlar ne yaparlar? Eğer ruhsal bir çöküntü içindelerse
Sizce kaç yaşındadır ataerkil dünya? İnsan(oğlu) dediğin hangi yüzyıldan itibaren daha eşitlikçi yaşamaya başlamıştır ya da başlar?
Erkeklerin savaşı, erkeklerin siyaseti, erkeklerin tarihi...
Kadın? Çoğu defa atlatılmış, unutulmuş, itilmiş, kakılmış...
Bir gün yeryüzünün tüm ülkelerinde kadın sokağa çıkarken arkasına bakma ihtiyacı
Birazdan bir kadın gelip karşımdaki sandalyeye oturacak ve ben ona aşık olacağım. Daha önce hiç görmediğim, adını bile bilmediğim bir kadına hem de. Kadını tanımıyorum ama kendimi tanıyorum çünkü. Hayatım boyunca hep böyle oldu. Okulda, mahallede ve meslek hayatımda tanıdığım her kadına aşık oldum ben. Hep sevdim, sevildiğimi hiç bilmiyorum.
Alıntıya katılmıyorum sadece okuduktan sonra üstüne düşünülür diye paylaştım. Her yerde kadınların birbirlerinin rakibi olduğunu okuyoruz, birbirlerinden haz etmediklerini, birbirlerini çekemediklerini, bir ortamda en çok birbirlerinin başarılarına ket vurduklarını. Sürekli bunların yazılıp, bunların dile getirildiği bir toplumda yaşıyoruz. Gerçekten böyle mi peki sizce? Yoksa böyle olduğunu mu düşünmemizi istiyorlar?
İnsanları birbirine en çok yaklaştıran ortak acılardır. Ve bizim sadece “kadın” olduğumuz için maruz kaldığımız birçok zorlama, baskı, acı var. Bunlar karşısında bizi en iyi anlayacak olan diğer hemcinsimiz değil mi?
Bir anneyi en iyi bir anne anlar değil mi?
Akşam tenha bir sokakta yürümenin ne hissettirdiğini en iyi bir kadın bilir.
İş yerinde sırf kadın olduğunuz için üzerinde kurulan baskıyı, trafikte kadın şoför olduğunuz için maruz kaldıklarınızı… Bizi en iyi yine biz anlarız, biliriz ki ne olursa olsun günün sonunda bir kadının empatisi bize en güvenli yeri sunacaktır.
Dilan Nazik
@dilannzk
·
20 Şubat 15:33
Hiçbir kadın hemcinsleri hakkında olumlu düşünmez, ne var ki pek azı benim kadar özgürce itiraf edebilir bunu
Ön bilgi: Kabuk Adam'ı bana tavsiye eden ve okumama vesile olan değerli arkadaşım
Roquentin'e teşekkür ederim.
Her ne kadar kitabın arkasında, "Kabuk Adam, Karayipler'de şiddetin bataklığında yaşanan korku ve tutku dolu sıradışı bir aşkın, ölümle yaşamın sınırında kurulan mucizevi bir dostluğun hikayesi."
Bizi okuyan, okuyacak olan herkese merhaba. Biz kim miyiz? Az bekleyin ya da beklemeye ne hacet kendimden başlayarak tanışalım sizlerle, sonrasında söz diğer arkadaşlarda.
Ben Neşe Cengiz 'in kitabına da adını verdiği ilk öyküsünün kahramanı Alaaddin. Evet evet buna lütfen dikkat edin Alattin değil Alaaddin.
Küçük Emrah film repliklerini az