Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Asena

Asena
@karliceasena
Kimsesizler dünyasından geliyor.
Tekirdağ
14 Nisan 2001
30 okur puanı
Haziran 2020 tarihinde katıldı
Bu konularda kimseden akıl alınmaz. Kimseler de sana en uygun aklı veremez anladın mı? Allah bilir sen, aşkın insan yüreğine kendiliğinden girerek kendiliğinden çıkıp gidecek bir şey olduğunu düşünürsün en çok. Bir de sevdalanmaktan utanırsın, bunu kim öğrettiyse!.. Utanılacak olan sevdalanmak değil be oğlum. Utanılacak olan, her şey için savaşan birinin, söz sevdaya geldi mi, orda savaşmaya yan çizmesi.
Reklam
Bir milyoner kahvaltıda portakal suyu ve Ryvita bisküvisi yemekten zevk alabilir ama bir işsiz almaz. Yetersiz beslenen yılgın, sıkılmış ve sefil bir işsizseniz, tatsız tuzsuz o sağlıklı yiyecekleri yemek istemezsiniz. Biraz lezzetli bir şeyler istersiniz. Sizi kendine çekecek ucuz ve hoş bir şeyler hep vardır. Haydi, 3 penilik patates kızartması alalım! Bize 2 penilik dondurma al gel! İşsizlik yardımı ile geçiniyorsanız aklınız böyle çalışır.
Yeterince saygıdeğer değilsem değilim. Her şeyde haklı ve doğru olmak için her şeyin haklı ve doğru olması gerek.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sinirbilimciler, beyninizin görme korteksinin neyin gerçek neyin hayal olduğunu ayırt edemediğini bulmuştur. Eğer bir şeyi canlı olarak düşünebilirseniz- gerçekten hayal edebilirseniz- beyinde o olayı gerçekten görüyormuşsunuz gibi aynı alanlar harekete geçer. Bu yüzden metaforlar, analojiler ve zengin imgelemeler zihinde bir resim canlandırmakta güçlü yöntemlerdir, bazı durumlarda gerçek bir görüntüden bile daha etkilidirler
İnsan beyni onu anlayabileceğimiz kadar basit olsaydı, o zaman da biz onu yine anlayamayacak kadar aptal olurduk
Reklam
Mesut olmak için devrim yapamazsınız, yaşamak için devrim yaparsınız. İdame-i hayat dediğimiz şey ancak bununla mümkündür
Hepimizin kendimize göre bir lisanı var. İki kişi aynı dili konuştuğu halde, biri ötekini anlayabilmek için onun söylediklerini kendi içinin diline tercüme eder
Bu yolu tanıyordu. İçinde eskiden burada geçmiş, hatırlasa sevineceği bir şeyi unuttuğu duygusu belirdi. Hatırlayamıyordu.
Fakat Müzeyyen bu derin bir tutku Cevap kısadır: sapıkça ve tek taraflı bir tutku.
Biçimin eskiliğinde ya da yenildiğinde değil iş, yazdığın şeyi hangi biçimde olduğunu düşünmeden yazmanda, çünkü sözler özgürce akmaktadır ruhundan, bunu gitgide daha iyi anlıyorum
Reklam
Bakın, yağmur yağarken saray yerine bir tavuk kümesi görsem, ıslanmamak için belki kümese girerim. Fakat kümes beni yağmurdan korudu diye, şükran borcumu ödemek için kümese saray gözüyle bakamam. Bana gülecek, hatta böyle bir durumda sarayla kümes arasında fark olmadığını söyleyeceksiniz. Evet, hayatta tek gayemiz ıslanmamak olsaydı, dediğiniz doğruydu diye cevap veririm ben de.
Mutluluk, bir yerde ve her yerde, hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir
Zahir ve batın bir bütündür. Su ile nebat gibidir, kılıçla kın, etle tırnak gibi! Ancak bir arada yaşayabilirler. Birinden biri olmazsa diğeri de ölür!
416'ıncı sayfanın kenarına eczacıdan aldığı kırmızı mürekkeple, kendi el yazısıyla şu notu düşmüştü: Bana bir önyargı verin, dünyayı yerinden oynatayım.
İnsanın kişiliğini eğitmek, ona meslek kazandırmaktan; iletişimi öğretmek, ekonomik bağımsızlık sağlamaktan daha önemlidir
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.