Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Sırların Derinliklerinde
Metro 2034, Dmitry Glukhovsky’nin Metro serisinin ikinci kitabıdır. Metro 2033’ün devamı niteliğinde olan bu kitap, nükleer kıyamet sonrası Moskova metrosunda yaşanan maceraları anlatır. Kitapta, Metro 2033’te kaybolan Hunter, bir yazar olan Homer, bir genç kız olan Saşa ve bir müzisyen olan Leonid’in hikâyesi yer alır. Bu karakterler, iletişim kaybı yaşayan bazı metro istasyonlarının durumunu araştırmak için tehlikeli bir yolculuğa çıkarlar. Yol boyunca, mutantlar, haydutlar, hastalıklar ve insanlığın kaderini belirleyecek sırlarla karşılaşırlar.
Metro 2034, insanlığın yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bir distopyayı, gerçekçi ve sürükleyici bir şekilde anlatır. Yazar, Moskova metrosunun detaylı bir tasvirini yaparak, okuyucuyu bu karanlık ve gizemli dünyaya sokar. Kitapta, farklı karakterlerin bakış açılarından olaylar aktarılır. Bu sayede, okuyucu, metroda yaşayan insanların çeşitli kültürlerini, inançlarını, çatışmalarını ve umutlarını görür. Kitabın ana teması, insanlığın hayatta kalma mücadelesidir. Karakterler, hem fiziksel hem de psikolojik olarak zorlu koşullar altında yaşamak zorundadırlar. Ayrıca, metroda gizli kalan bir gerçeği ortaya çıkarmak için kendilerini feda etmeye hazır olmalıdırlar. Kitap, aksiyon, gerilim ve dram unsurlarını başarıyla harmanlar.
Bu zamanda kime güveneceğimizi bilmiyoruz. Nerdeyse herkeste bir karanlık dünya var. Ev Arkadaşı kitabında bunu güzel bir şekilde tasvir edilmiş. Melbourne Todey 'de gazeteci Olive Gorves, Melbourne Üniversitesi öğrencisi olan Evelyn Stanley'in cinayetinin hikayesini yazarak karanlık dünyanın çirkin yüzlerini resmediyor.
Evelyn evini iki arkadaşıyla paylaşıyor. Gördüğü ihanet onu, yapılan usulsüz olaylara karşı savunmasız bırakıyor. Bir dedektiften daha uyanık olan Olive, Evelyn'in ölümünden sorumlu tutulan Alexandra Riboni'nin ölümü üzere gözlerini Nicole Horrowitz'in üzerine çeviriyor.
Ortalıktan kaybolan Nicole tüm şüphelerin hedefinde oluyor.
Kaçış nereye kadar olacaktı ki mutlaka insanın tökezlediği bir yer oluyor. Nicole derin güçler tarafından ne kadar korunarak gizlense de bir başkasının hayatını çalması ona güvenilir bir hayat ya da güvenli bir gelecek vermiyor. İnsanların umutlarını, hayallerini çalan iflah olmuyor. Hele ki çocukların, gençlerin tertemiz hayallerinin ellerinden alınması en korkuncu. Işte Nicole Horrowitz ders aldığı üniversiten insanlık dersi almadı.
İnsanlığı yok edenlerin karanlık dünyalarını yerle bir eden Olive Gorves olsa da genç ve dinamik olan Cooper sayesinde de oldu.
Gizem dolu olan Ev Arkadaşı Cinayeti insanların gerçek yüzlerini gösteriyor. Bakalım sizler ne anlayacaksınız bu gizemden..
#alıntı
"Hangi hikayenin, ne zaman biteceği kimse bilemez. "
"Bazen kendini hikâyenin bir parçası yapmak, gerçeklere ulaşmanın en iyi yoludur."
"Hepimiz yaptığımız seçimlerin sonuçları kadarız."
264 syf.
·
Puan vermedi
Livaneli’den sonra yine şaşırtacak kadar güzel bir kalemi olduğunu öğrendiğim Hüsnü Arkan. Hayri Bey Mino’yla tanışman lazım demeseydi belki haberim olmayacaktı kitaptan. Sesine, sözüne hayran olduğum adamın kalemine de hayran kaldım. O yüzden öncelikle tekrar teşekkür ederim kendisine.
Hep bir taraf olma ihtiyacı hissetti insan, kendi tarafının
232 Derecedeki Dünyalar
Belki bir gün elimizde tuttuğumuz kitaplar sürdürülebilirlik adına artık tamamen sanal olacak. Belki bir daha asla o eski kitap kokusunu içimize çekemeyeceğiz. Böyle olsa bile o kelimelerden herhangi bir yolla uzak kalmak, bir daha asla Oğuz Atay ya da Ray Bradbury ya da Dostoyevski okuyamayacak olmak her şeyden daha korkunç olurdu.
Hayat
"Savaş, insanlığın kaybolan cennetidir." Demişti İranlı bir general. Savaşın kaybolup kaybolmadığını veya cennet olup olmadığını geçelim. Fakat muhtemelen o general bu cümleyle; savaşın insanın limitlerini zorlayıp kırıp geçtiğini, insan aklı ve bedenini en zor sınavlardan geçirip hayatları boyunca unutamayacakları bir ders verdiğini
Gülüzar Yıldırım – Hayallerine Sarıl
"İnsanın eskimeyen tarafı kalbidir. Yaşı ne kadar ilerlerse ilerlesin, kalp hep küçük bir çocuk sağlığında kalır. Kim bilir belki de kalbi yaşlandırmayan içine doldurduğu sevgidir, hasrettir, beklentilerdir.”
Selamlar, bugün canım arkadaşım eminebookstagram ın oluşturduğu harika bir grup ile okuduğumuz Hayallerine Sarıl kitabı ile geldim.
kitabı bir günde okuyup bitirdim. Dilinin akıcılığı olsun konunun işlenişi olsun benim hoşuma gitti.yeni yazarlara karşı ön yargılar bitmeli diye düşünüyorum.
“...zaman acıları unutturmaz acılarla yaşamayı öğretir.”
Romanda Sinemin hayatına, yaşadıklarına, okumak için verdiği çabaya şahit oluyoruz. Bir yandan da anneannesi Sultan ve annesi Bahar’ın ; toplum baskısı yüzünden kaybolan umutlarını konu alıyor. Sinem herkese, her şeye rağmen hayallerinden vazgeçmiyor ve okumak, kendi hayatını kurmak için çabalıyor ta ki hasta olduğunu öğrenene kadar. Tam her şeyin bitti dediği yerden annesi kızının ellerinden tutuyor ve ona güç veriyor…
Peki bu savaşı kim kazanacak?
Umut her zaman vardır yeter ki onu sıkı sıkı tutun ve asla bırakmayın unutmayın ki hayalleri olmayan insanın ruhu çürümeye yüz tutmuştur.
Dolunay'da Bir Mola Yeri...
“En eski çağlardan bir ırmak gibi kıvrılarak akıp günümüze gelmeyi başarmış bu şiirde; uzak zamanların, uzak iklimlerin, uzak insanların capcanlı izlerini buluruz.”
İşte ben de bu şiir kitabıyla o uzak insanların, o uzak iklimlerin rüyasına daldım.
♡
Öncelikle çevirmene teşekkür etmek istiyorum.Bu incecik kitap Bai Juyi'nin kendi şiirlerini
HAYATA TUTUNMA(MA)YA ÇALIŞAN BİR ADAM
Şizoid kişilik bozukluğu:
Başkaları tarafından duygusal olarak soğuk, yalnız, duygu ifadesinden yoksun olarak görünürler. Başkalarına karşı samimiyet, şefkat ve öfke gibi duyguları gösterme yetenekleri sınırlıdır. Sosyal durumlarda övgü ve eleştirilere karşı kayıtsızdırlar. Aktivitelerinde yalnızdır ve sevgisizdirler. Diğer insanlarla duygusal
360 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Tarih, gizem ve aşkın birbiri ile iç içe geçtiği müthiş bir roman sizi bekliyor. Sarah Jio ile tanışma kitabım olsa da dilinin akıcılığı, ve üslubunun sürükleyiciliği beni birden ısındırdı ona karşı. İki farklı zamanda bulunan iki kadının: Vera Ray ve Claire Aldridge, farklı senelerde de olsa yaşanan aynı olay sayesinde-bu olay böğürtlen kışı-birbirini bulmasını sağlıyor. Böylece günümüzde bile seneler öncesine dokunabileceğimize ve onu gelecek için değiştirebileceğimizin en bariz örneğini okumuş bulunuyoruz.
İki kadın, iki anne, iki kaybolan çocuk, iki aynı acı ve kendi acısını bir kenara koyup olayları açığa çıkartmak adına uğraşan, seneler öncesinin yükünü omuzlarına alıp bir diğeri için çabalamaya başlıyor. İşte gizem açığa çıktıkça, sırlar birbiri ardına gerçeklerle buluşmaya başladıkça, siz bu hikayenin içine iyice çekilmeye başlıyorsunuz. Bazen farkında olmadan da gerçekleri ararken, en yakınlarımızın ve içinde bulunduğumuz topluluğa ait olanı da ortaya koymuş bulunuyoruz.
İçinizi ısıtacak, hüznüyle sizi kendinizi unutturacak, acılarınızın paylaştıkça azalacağını göreceğiniz, yeri geldiğinde aşkın çevrenizi saracağı yeri geldiğinde ise yanaklarınızı ıslatacağı muhteşem bir roman..
Gerçek anlamda elimden bırakamadım. Çok sevdim.
Tavsiyemdir, mutlaka okuyun.
Yazar Sarah Jio'nun da bizi böylesi bir hikaye ile buluşmamıza vesile olduğu için kalemine sağlık.
248 syf.
10/10 puan verdi
Anımsamıyor hiç kimse seni...
Öncelikle inceleme içinde biraz yakınacağım okuyan kişi şimdiden mazur gör.
Şu an sitede devam etmekte olan bir şiir etkinliği var. Herkes şiir okusun isteniyor -çok hoş- ama birbirimizin kopyası olmaktan öteye gidemiyoruz. Görmüşüz bir Nazım Hikmet’i, Cemal Süreya’yı, Attila İlhan’ı... izlerinden gidiyoruz sürekli.
126 syf.
9/10 puan verdi
‘’O kadar çok kendimle uğraşıyorum, yüreğimde öyle fırtınalar kopuyor ki, diğer insanları kendi hallerinde bırakmayı yeğliyorum; keşke beni de kendi halime bıraksalar..’’ Goethe, romantizmin en güçlü kalemlerinden. Romantizm, sadece romantizm değildir. Sadece kendi ruh dünyasına kapılmak değildir. İnsanların dertleriyle de ilgilenmektir.
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021120,5bin okunma