Bir Milyon Öpücük
-Kitap ismini Yaşamından Bir Milyon Öpücük adlı tablodan esinlenerek alınmıştır.
Konusu aşırı basit: Babası tarafından erkeklere karşı kapatılmış olan kız Wren Beaumont ve tabii ki bu kıza aşık olmuş zengin, züppe, bad boy tarzı erkek karakter Crew Lancaster. Bu ikisinin birbirini keşfetme hikayelerini okuyoruz.
Kız karakter daha önce hiçbir ilişkiye girmemiş bizim Crew Lancaster da onu alıştırmaya çalışıyor. vs vs vs
-Kitaptaki karakterlere hiç ısınamadım özellikle de Crew’e. O kadar gıcık bir başrol karakter ki kitabın içine girip gebertmek falan istedim. Çok sinirdi, keşke onun gözünden okumasaydık bazı bölümleri.
~Kitap bana aşırı 
Punk 57 havası verdi. Konu olarak değil, karakterler ve daha çok vibe olarak.
•Farklı bir konuya değinmek istiyorum;
İnsanlar genellikle kitapları popülarite üzerine okuyorlar -bende dahil olmak üzere- ve bu popülarite yetişkin olan okurların daha çok smut tarzı olan bu kitapları paylaşmasıyla da yayılıyor. İnstagramda, YouTube’da ve daha bir çok sosyal medya ağında yayılabiliyor. Günümüzde zaten erişebilirlik yaşı çok aşağıda olduğu için küçük yaştakiler bu tür kitaplara kolay bir şekilde sosyal medyadan ulaşabiliyorlar. Şimdi küçük yaştakiler de bunu görüp okuyorlar ve daha fazla isteyerek araştırıp hep bu yönlü okumaya başlıyorlar. Diğer okudukları kitaplarda o tür varsa okuyoralar ya da o yoksa sıkılıyorlar. Aşırı derecede üzülüyorum bu konuya.
Kitap okumasaydık?
Bir de Schopenhauer'in söylediği gibi, bilge addettiğimiz kişiler vardır aptallaşana kadar durmamacasına okuyan. Onlar için bilgi, okudukları kitapların ölçüsüdür. Ne kadar çok kitap okurlara o denli saygın olduklarına inanırlar. Değer tartıları da, kitap insan için değil insan kitap için vardır.
En iyisi kendimize sormak neden kitap okuduğumuzu.
“Eğer hiçbirimiz” tehlikeli” bir kitap okumasaydık, “ farklı” bir arkadaşımız olmasaydı ya da değişimi savunan bir “ örgüte” katılmış olmasaydık, hepimiz Mc Carty’nin istediği gibi insanlar olurduk…🦋
Clooney.
"Serenad tür Nadia"
Naçizane:
Kitabı büyük bir hevesle aldım ve ilgiyle okudum. Bir kitaptan alinabilecek maksimum verimi aldım. Maya ve yaşadıkları sayesinde oluşan farkındalığı aslında çok güzel bir mesajdi bence. Bir hayat yaşıyoruz ama yaşadığımız hayatta geçmişte veya şu anda çok acı yaşamış ve yaşıyor olan insanlardan, acı verici olaylardan habersizce yaşıyoruz. Farkındalık hepimizde, tüm insanlikda olması gereken bir duygu, geçmiş için yapacak bir şey olmasa bile geleceği inşa etmekte çok faydası olur. Kitap Yahudilerin yaşadıkları acı verici olayları anlatmakla birlikte bu olayların ve sonuçlarının o zamanla sınırlı kalmayıp günümüze kadar gelen etkilerini de açıkça bize gösteriyor. Kitabı okurken aşk hissini en derin hâliyle hissediyoruz. Üzüntü hissini en acı hâliyle içimizde yaşıyoruz, merak hissinin ise en kötüsünü, keşke hiç böyle olaylar yasanmasaydi biz de hiç okumasaydik dedirtti şahsen bana. Son olarak keşke daha önce okusaydim dediğim bununla birlikte ilerde mutlaka bir kez daha okumalıyım hissini bana veren nadir kitaplardan biri idi. Çok sevdim. 
Serenad
Selamlaaar :)
Bol spoili ve uzun bir inceleme olacak!
Bugün size 
Gülsen Kılıçaslan 'a ait olan 
Deli kitabı ile geldim.
Öncelikle söylemek istediğim bazı şeyler var.
Kitap ile alakalı olduğu için yazmak istedim.
Son yıllarda duyuyoruz çevremizden, haberlerden ya da sosyal medyadan.
Tecavüz ve taciz olaylarının sayısı gittikçe artmakta.
Bu sadece
