Daha önce okuduğum hiçbir kitaba benzemeyen, Zamanda yolculuk, Religion ve Carl Gustav Jung felsefesinin karışımı şedevr bir kitapdı... Yani, daha da komplimentler yağdıra bilirim ama kitabı özetlersem :
Kafası sorularla dolu ve problemli bir genç olan Karl Glogauer’ın hikayesi anlatılıyor. Glogauer, İsa Peygamber’in son aylarına tanıklık etmek için 1970 yılından M.S. 29 yılına bir zaman makinesiyle yolculuk eder. Nasıra’ya ulaşmak ve İsa’yı bulmak için yola çıkan Glogauer, İsa’yı bulduğunda ise hikâye oldukça çetrefilli bir hal alır. Bu tarihi figür, Nasıra’da bir marangoz dükkanının gölgelerinde saklanan ve değil peygamber olmak, hayatta kalmak için bile başkalarına ihtiyaç duyan bir insandır...
Kitap, Hıristiyanlık inancının kökenlerine ve İncillerin nasıl oluştuğuna dair eleştirel bir yaklaşım sergiler. Moorcock, eski bir mit ve felsefe birikiminin yeni bir isminden ibaret olduğunu ve mucizelerin asla gerçekleşmediğini, sonradan uydurulduğunu öne sürer. “İşte İnsan”, yanlış sorulara verilen doğru bir cevap olarak tanımlanabilir ve okuyucuya, tarih ve din üzerine düşünmek için cesur bir perspektif sunar...
İyi okumalar)
Michael Moorcock, fantazya ve bilimkurgu başta olmak üzere birçok öykü ve roman kaleme almış, bol ödüllü bir yazardır. Yazarın Elric Destanı (
Elric: Ruh Hırsızı) serisi fantezi alanında kült diziler arasında gösterilirken, bilimkurgu türünde de önemli başarılar kazanan kitaplara
