Maalouf'un birçok romanını okumuş ve beğenmiştim. Roman türünde başarılı olduğunu biliyordum fakat denemesini ilk defa okudum ve kelimenin tam anlamıyla vuruldum. Yazarın en beğendiğim kitabı Ölümcül Kimlikler oldu.
Yazarın kitabı yazma amacı, kendi kimliğini üstbenliğini, ait olduğu coğrafyadan bağımsız hissettiği kültürel yakınlığı ve bu kaygıyı yüreğinde taşıyan kendisi gibi olan insanları anlatmak.
Öncelikle kimlik kavramının tanımını yapar. Mutlak kimlik öğesini belirleyen şey nedir? Renk, cinsiyet, kabile, ırk, din, dil ,mezhep...? Çok geniş bir yelpaze sunar bize Maalouf. Kendisi gibi arafta kalmış - Lübnan'da doğmuş Fransız vatandaşları gibi- insanların aidiyetlerini sorgular. Irkı, dini ne olursa olsun insanın bunu özümseyebilmesidir aidiyet duygusu. Dil unsuruna önem verir zira insan iki dini bir arada seçemezken iki dili birden konuşabilir. Yazarın gözlemleri, tespitleri, dini değerlere eşit derecede yaklaşımı ve pozitivist tavrını çok beğendim. Kitabı mutlaka tavsiye ederim.