Sivastopol

Lev Tolstoy
Çarlık Rusyası, Osmanlı İmparatorluğu’nun tebaası olan Ortodoksların haklarını temsil etme yetkisinde ısrar edince, Osmanlı Devleti Rusya’ya savaş ilan etti. Dünya tarihinin o zamana kadar gördüğü en kanlı savaşlardan biri olan “Kırım Savaşı” 1853-1856 yılları arasında yarım milyon insanın ölümüne yol açtı. Kolera, tifüs gibi hastalıkların kayıpları katladığı bu savaşın odaklandığı Sivastopol (kalesi), Fransa, İngiltere, Osmanlı Devleti ve bunların karşısındaki Çarlık Rusyası’nın belleğinde derin bir travma olarak kalacaktı. O yıllarda asker olan ve savaş bölgesine naklini isteyen Tolstoy, bu derin travmadan payına düşeni alacaktı elbette. Savaşın ve ulus, ırk, toplumsal statü, inanç farkları tanımayan kıyım mekanizmasının dehşeti karşısında Tolstoy, ilahi bir gücün kendine ayrıcalık tanıyarak onu koruduğuna bile inandıracaktı kendini. Okur, özellikle ikinci ve üçüncü bölümdeki “eleştirel-taşlamacı” üslubun yanı sıra, Tolstoy’un antimilitarist ve savaş karşıtı tutumunu, Çarlık Ordusu’nun organizasyon ve insani zaaflarına yönelttiği eleştiriyi de gözden kaçırmayacaktır.
96 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1855
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

184 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Acemi bir Tolstoy okuyucusu olarak sıradan bir savaş hikayesi gibi başlayan SİVASTOPOL un derin anlamını kavrayabildim artık .. '' Savaşlar yazarlar doguruyor '' savaş görmuş bizzat içinde bulunmuş insanların bakışı ile sus pus evlerınde oturan elinde bir fincan kahveyle hımmm ''Bu da neymiş pek bir abartmış'' diye ahkam kesen okur arasındaki ...dönem,fikir,yediği ekmek,ayagındaki ayakkabı,silah namlusunun kokusu,top güllesinin kulak patlatan sesi, kadar fark var.... '' siz hiç ölüm korkusu nedir bilirmisiniz ? ya kan kokusu? biz toplu halde dondukmu soguktan ? ya da bitlendikmi binlerce kişi ? ekmegi ısırırken hüngür hüngür agladıkmı acaba ...ne kadar aç kaldık ? hangimizin bacagını sıhhıyede kopara kopara aldılar.... bu gün ölecegim diyerek güne başlayıp ...ölürken öldüğünü bile anlamayıp arkadaşına olan onıkı kopik borcunu düşünen adamların hikayesini anladığımız gün sanırım bizde insan olma yolunda bir adım daha ilerlemiş olacagız.. klasikler beni sıkıyor ,yoruyor , bunlar gelmiş geçmiş şeylerdir ,diye düşünüyorsanız söyleyecek birşeyim yok ama büyümek istiyorsanız ''OKUYUN'' barışla kalın....
Sivastopol
SivastopolLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,470 okunma
184 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Benim öykümün kahramanı, hakikattir!
“Savaşı bando, mızıka ve dalgalanan sancaklar eşliğinde at oynatan generaller, düzgün sıralar oluşturup pırıltılı giysiler içinde geçit yapan askerler olarak değil, gerçek yüzüyle görüyorsunuz: Kan, acı ve ölüm olarak” (s.11).   Bu yıl içerisinde savaşın yıkıcılığını, doğaya, insan ve toplumlara verdiği zararı Leonid Andreyev’in “
Kızıl Kahkaha
Kızıl Kahkaha
”¹ ile
Sivastopol
SivastopolLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,470 okunma
184 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Tolstoy okumayı seviyorum. Dili öyle akıcı ki kendinizi kitaba ilk sayfadan kaptırıveriyorsunuz. Onun eserlerini okurken adeta okumuyor da izliyormuşum gibi hissediyorum. İlk kitaplarından biri olan Sivastopol, savaşın tüm o çirkin yüzünü, Fransız-Rus çarpışmalarını en şiddetli haliyle aktarıyor. Savaşın insanlar üzerindeki ruhsal yıkımlarını okumak her daim acı veriyor. Şu alıntıya, anlatıma bir bakın: "Hemen oracıkta bir sedye üzerindeki bir başka yaralının, silah arkadaşının ameliyatını izlerken nasıl kıvrandığını ve fiziksel bir acıdan çok, başına gelecekleri beklemenin ruhsal acısıyla inleyişine tanık oluyorsunuz; ruhunuzu allak bullak eden bir görüntüye tanık oluyorsunuz: Savaşı bando mızıka ve dalgalanan sancaklar eşliğinde at oynatan generaller, düzgün sıralar oluşturup pırıltılı giysiler içinde geçit yapan askerler olarak değil, gerçek yüzüyle görüyorsunuz: Kan, acı ve ölüm olarak."
Sivastopol
SivastopolLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,470 okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.