Tamam hemen sinirlenme sayın okur. Evet üstten kaba bir başlık... Ama neden böyle bir başlık koyduğumu ilerleyen satırlarda göreceksin.
Hoş geldin. Merhabaladan bir demet. ≈))
Kitabı okuyup Atatürk'ü böyle bilmezdim diyeni mi dersin, Atatürk'ü severdim ama bu okuduklarımdan sonra... diyeni mi dersin... E tabi belli nerede ne durumda
İktidardaki hasımlarınca komünistlikle suçlanmamış tek bir muhalefet partisi olmadığı gibi, kendine yöneltilen komünistlik karalamasını, gerek kendinden daha ilerici karşıtlarına, gerek gerici partilere gerisingeri fırlatmamış tek bir muhalefet partisi de yoktur.
Komünizm, Türkiye'nin ezeli düşmanı Rusya demekti. Onlara ilişkin her şey komünistlik sayılıyordu. Dostoyevski ve Çaykovski bile komünistti. Rus salatasının adı Amerikan salatasına çevrilmişti.
Hasan Kıyafet...
1937 yılında Kırşehir /Kaman'da dünyaya gelmiş, Pazarören Köy Enstitüsü ve Gazi Eğitim Enstitüsü'nde eğitim görmüş, enstitülü yazarların klasik akibetleri gereği, 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinden nasibini alarak, sorgu, işkence ve cezaevi üçlemesine maruz kalmış, bunun nihai sonucu olarak da sürekli kendine haritadan yer üstüne
Nâzım Bursa Cezaevi'nde Raşit Kemali adında bir genç tanıdı. Adana'da komünistlik suçundan mahkum olmuş, Bursa'ya gönderilmişti. 1940 sonlarında cezasını çekerken Nâzım Hikmet'in Bursa'ya gönderileceğini duydu ve kulaklarına inanamadı. Nâzım onun için hiç ulaşamayacağı bir efsaneydi. Sonradan Orhan Kemal takma adını kullanan Raşit Kemali, Nâzım'ın şiirlerini ezberlemiş ve onu insanüstü bir varlık olarak kafasında yaşamıştı; bir Buda heykeli bekliyordu. Hiç de öyle olmadı, bir de baktı ki Nâzım herkes gibi bir insan. Bütün mahkûmlarla konuşuyor, tanıdıklarıyla kucaklaşıyor, sarmaş dolaş oluyor, alçakgönüllü bir dost.
Sayfa 169 - Remzi Kitabevi, Kasım 2018Kitabı okudu
Bütün kasket giyenler komünistti. Lenin'in de kasketi yok muydu? Kapıcı, ayrıca kısa boyluydu. Kısa boylular arasında komünistlik, nedense, çok yaygındı. Lenin de kısa boylu değil miydi?
«Tamam! Kendi ağzınla yakalandın işte. Bir kadın, köy yerinde, hem de cahil bir kadın, tutar da köyü idare eden bir otoriteye kafa tutarsa, bu komünistlik değil de ne? Komünistin boynuzu kulağı mı olur»