Küçücük çocukların bile bildiği bir şeyi bilmiyorsan nerede kaldı senin bilgeliğin. Tüm eylemler Tanrı'nın isteğidir ve hiç kimse kendi iradesiyle kaçamaz Tanrı'dan ve suçun yasasından. Aslında sen kendi eyleminin efendisi olduğunu ve başkalarına da bunu öğrettiğini sanan bir kibirliden başka bir şey değilsin.
Gevşekliğin, havailik, züppeliğin türlü türlü şekilleri ile adına tembellik dediğimiz sefalet şeytanı ve muvaffakiyet düşmanının yıldığı biricik silah iradedir.
Mesela hiç kitap okumayan biriyseniz, birden kendinize günlük 500 sayfa okuma hedefi koymayın. Bunun yerine 20 sayfa hedefleyebilir, bir gün aksattığınızda ertesi gün 40 sayfa okuyabilirsiniz. Telafi, iradeyi besler.
Felaket geldikten sonra, ah bilseydim, denir. Aslında biliniyordu, ama söz konusu olan duyarlı, duygulara dayanan bir bilgi değildi, halbuki irade bakımından geçerli olan tek bilgi türü budur.
Nefsini kontrol altına alamayanı nefis muhakkak kontrol altına alacaktır. Nefsini terbiye edemeyeni nefis terbiye edecektir. Nefsine söz geçiremeyene nefis söz geçirip, esaret yularını takacaktır.
Tanrı bize, bir dereceye kadar, kendi yazgımızı yazabilme gücünü vermiş. Arada canımız bize yasak olan bir besini çeker, ayaklarımız bizi yanlış yollara sürüklemeye çalışır. Böyle zamanlarda ne ruhumuzu perhize koymaya gerek var, ne de durağan kalmaya. Yapacağımız iş ruhumuza başka türlü bir besin bulmaktır: Yasak olan meyve kadar doyurucu, ama daha temiz, daha yararlı bir şey. Ayaklarımızı daha doğru bir yola çevirmeliyiz: Öteki yoldan daha çetin bile olsa aynı derecede geniş, oyalayıcı bir yol bulunabilir...
"Zamanı ekonomik kullanmak gerekir. Ama ben hiç o katı kurallardan, saatlerin nasıl kullanılacağı önceden saptanmış dört dörtlük zaman çizgelerinden yana değilim,. Bunlara nadiren tam uyulur ve tembelliğimiz kendine sözde nedenler yaratmada o kadar hünerlidir ki bu çizgiler genellikle çalışma konmamış saatlerde hiçbirşey yapmamak için mazaret olarak kullanılır titizlikle uyulanlar yalnızca dinlenme ve gezinti için ayrılan saatler olur."
Kur'ân-ı Kerim, bozuk iradelerin neden olduğu hastalıkları yok eder. Kalbi ve iradeyi düzeltir. Böylelikle kalp, Allah'ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata geri döner. Kişinin sonradan edindiği istemli fiilleri de düzelir.
… “iki vur iki eləyir dörd” işə keçəndən sonra azad iradə nə gəzir? Onsuz iki vur iki mənim iradəm olmadan da dörd eləyir. “Öz iradən” dediyiniz budur?
1-) Ama zahmetsiz keyif yoktur, her mutluluk biraz çaba gerektirir. Syf. 6
2-) Temeldeki tembellik ara sıra gelen enerji anlarını hiç engellemez. Medenileşmemiş halklar zorlu gayretlerden uzak durmazlar: Onlar sadece düzenlenmiş, sürekli çalışmadan tiksinirler çünkü son tahlilde bu çalışma türü daha yüksek bir enerji miktarını tüketir; düşük ama sürekli bir enerji sarfiyatı sonuçta aralarına uzun dinlenme süreleri giren büyük sarfiyatlardan daha yıpratıcıdır. Tembel savaşa pekala tahammül eder çünkü savaş anlık ve çok yoğun çabalar ister ama bunları uzun hareketsizlik dönemleri izler. Araplar fetihleriyle büyük bir imparatorluk kurdular. Ama bunu koruyamadılar çünkü bir ülkenin idaresini teşkilatlandıran, yollar yapan, okullar ve sanayi tesisleri kuran çabaların sürekliliği onlarda yoktu. Syf. 7
3-) Gerçek ve üretken enerji ölçülü ama sürekli çabada yattığı içindir ki bu tarzdan ayrılan her çalışma bir tembel çalışması olarak değerlendirilebilir.