Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir başka olayda Kanafani, öğretmenin, çocuklara elma ve muz resmi çizmeyi öğretmesinin istendiği resmi müfredat programına uygun bir ders veriyordu. Bu meyveleri tahtada çizerken birdenbire bu çocukların hayatlarında hiç elma veya muz görmediklerini düşündü; bu tür yiyeceklerin yaşadıkları hayatta gerçek bir karşılığı yoktu. Bunun üzerine çizdiklerini silip onlardan mülteci kampının resmini çizmelerini istedi. Sonraları “Tam o anı, hayatım boyunca başıma gelen her şeyden daha net bir biçimde anımsıyorum” diyerek bu olayı hayatında “kesin bir dönüm noktası” olarak tanımlayacaktı
Helal Olsun
Öğretmen dediğin nasıl olur biliyor musun? Bir ana haber bülteninde görmüştüm. Güneydoğu'nun bir köyünde bir öğretmen, şivesinden belli ki kendisi de Güneydoğulu, güler yüzlü bir genç. Hiç çekinmeden anlatıyor: "Müfredat, müfredat derken baktım çocuklar sıkılıyor. Ne yapayım da bu çocuklara okulu sevdireyim diye düşündüm. En iyisi gerçek hayata çocuklarımı alıştırmalı, dedim. Bir gün fark ettim ki öğrencilerimin çoğu çilek görmemiş, yememiş. Bursa'daki bir tarım şirketine yazı yazdım, durumu anlattım. Hiç ücret almadan bana birçok çilek fidesi yolladılar. Tabiat Bilgisi dersini sınıfta yapmak yerine çıktık dışarı, okulun bahçesinin dip taraflarını çapalayıp çilek diktik. Sonra gittik her çocuğun evinin bahçesine bir fide çilek diktik, çocuklar da ailesine "çilek nasıl yetiştirilir, nasıl çoğaltılır" diye eğitim verdi. İki yılda köyün her yeri çilek oldu, herkes çileğe doydu. En güzeli, şehrin pazarında satıp gelir elde eden çok aile var. Bana da hep dua ederler." Böyle olur öğretmen dediğin. Böyle olur girişimci dediğin. "Çalışsam da aynı maaş, çalışmasam da" deyip okuldan kaçan adamdan öğretmen olmaz.
Reklam
"Okul, diğer ticari mallar gibi aynı yapıya sahip aynı sürece göre uyarlanmış olan bir eşya satmaktadır: Müfredat."
Sayfa 58 - ŞULE YAYINLARIKitabı okudu
Ortaokul - Lise - Üniversite dönemleri
yaratıcılığın , insan ilişkilerindeki maharetlerin , kişiye özel becerilerin gün yüzüne çıkması gereken yaş dönemlerinin büyük kısmını kalıp bir müfredat içinde geçirmek zorunda kalan bireylerin huzursuzluğu gayet tabii ve normaldir . normal olmayan ; beyin hakkında bu kadar bilgimize rağmen , halen çağlar öncesinde kalmış ' Sanayi Devrimi ' sürecinin ürünü olan standart eğitim modeli kalıbından bir türlü vazgeçemiyor olmamızdır ..
Hiçbir bilgi, yaşayarak edinilen bilgiden daha etkili değildir.
Sayfa 15 - Meb 2020Kitabı okudu
"Her geçen gün bilgi ve deneyim hazinesidir." "Ziya Selçuk"
Sayfa 8 - önsözden alıntıdır.Kitabı okudu
Reklam
Kitapları çocukların ulaşabileceği yerlere koyun çünkü kitaplarla sahiden dost olmamız lazım.
Sayfa 43 - Meb 2020Kitabı okudu
Çünkü hiçbir bilgi, yaşayarak edinilen bilgiden daha etkili değildir.
Müfredat planlaması hükümetin değil öğretmenlerin, okulların ve belediyelerin sorumluluğundadır. Bugün Finlandiya'daki birçok okul kendine özgü müfredata sahiptir. Bu müfredatlar hem yerel eğitim yetkilileriyle koordineli olarak hazırlanmakta hem de onlar tarafından onaylanmaktadır.
Sayfa 159 - Sola YayınlarıKitabı okudu
M.E.B de Müfredat değişsin. Sokrates' in Ebelik modelini istiyoruz
Sokrates'e göre, belki bir uzman dog­matikçe öğretebilir; fakat gerçek bilgi bilgelik ve erdem, ancak onun bir çeşit ebelik dediği bir yöntemle öğretilebilir. Öğrenmeye heves duyanlara, kendilerini kendi önyargılarından kurtarmaları için yardım edilebilir; böy­lece benlik-eleştirisini ve gerçeğe kolay erişilemediğini öğrenebilirler. Üs­telik, akıllarını başlarına almayı, kendi kararlarına, kendi sezişlerine -eleş­tirmeli olarak- dayanmayı da öğrenebilirler.
Sayfa 132 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
Soktular sınıflara, “Daha dün annemizin, çiçekli bahçemizin...”    “Hocam,” dedik, “yanlış yapıyorsunuz. Biz bahçeli evlerde oturmuyoruz, çiçekler saksıda. Öğlen uykusu bilmeyiz. İcabında numaradan göz yumar, kaşla göz arasında tüyeriz. Bu muhabbet bize uymaz.”    “Yok,” dediler, “şimdi okullu oldunuz, sınıfları doldurdunuz.” Baktık, gariban hocalar kafayı yiyecek, müfredat ile bizim sokaklar arasında, “Bir de biz vurmayalım garibanlara,” dedik, zil çaldı, biz, “haydaa” sokaklara, yakalar fora..
...eğitim sadece masa başında değil, bazen bir temizlik kovasındaki köpükte gizlidir.
Ve öldüğünde kilise onun cenazesini kaldırmayı reddetti :)
Juana Manso: -Arjantin tarihinin ilk laik ve karma okullarını kurdu. - Müfredat yazarken dini eğitim zorunluluğunu ve cezayı kaldırdı. -İlk halk kütüphanesini kurdu. -Boşanma diye bir şey henüz yokken boşandı.
Sayfa 96 - Sel yayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.