Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zat-ı fahimaneleri ise Diyarbekir'de bir Kürt muhitinde bulunuyordunuz. Arkadaşlarınıza muhalif ve netice-i harpte [harbin sonunda] Türkiye'nin parçalanacağına mü'tekid olanların [inananların] belki birincisi idiniz. Kürtlere hoş görünmek istediniz ve ilk defa olmak üzere, muahharen [sonradan] Elaziz'de idam ettirdiğiniz Dersim Mebusu Hayri Bey'in kumandasında, karargahınıza merbut [bağlı] bir Kürt taburu teşkil eylediniz. Efrad ve zabıtanı kamilen Kürt olan bu taburun kıyafeti de temamen Kürt kıyafeti idi. Bu tabur efradı [fertleri] şal, şepik ve kolos giyiyor, Kürt hançeri takıyorlardı. Kumandanlar değilse de emirler aralamnda Kürtçe olarak söyleniyordu. Bu, Osmanlı ordusunda Kürtlere ilk defa yapılmış bir cemile idi. Bu tarihi hakikati da muhtasaran [kısaca] zikreyledikten sonra, yine mevzuya rücu ediyorum [geri dönüyorum]. Evet, eslafınız Ermenileri taktil ve Kürtleri tehcir ve taktil ile [öldürerek] mahvedemediklerini nazar-ı itibare (ciddiye] almadınız. Maziden ibret alarak Kürtlerin milli haklarını itiraf ve Kürt vicdan-ı millisini [milli vicdanını] tatmin edecek makul ve hakimane tedbirlerle Türkiye dahilinde kalmış olan yegane ve kıymettar unsuru kazanmak yollarını araştırmadınız. Hakikati görmek istemediniz. İradenizin kuvvetiyle başa çıkarmak [başarmak] istediğiniz işin tatbik-i kabiliyetini [uygulanabilirliğini] mukayese ederken yaptığınız hesapta yanıldınız. Evet, zannettiniz ki deniz içilmekle biter. Eslafınızın [seleflerinizin] planını daha büyük bir şiddet, bir ünf ve sürat ile tatbike koyuldunuz.
İlahi adalet
"Sirer (Reşat Şemsettin Sirer), Tonguç'a söylediği "Senin çoluk çocuğunla birlikte belini kıracağım" sözünü gerçekleştirebilmek için elinden geleni ardına koymamıştır. Ama Sivas'ta bir seçim gecesinde geçirdiği trafik kazasında beli kırılarak ölen, Tonç'un bu haberi alınca kullandığı deyim 'zavallı resat' oldu"
Sayfa 184Kitabı okudu
Reklam
Hoş-nazara lâ-büd olur hoş-nümâ Eğri bakan eğri görür dâimâ •Âzerî Çelebi / İbrahim Güzel şeyleri görmek için güzel, iyi niyetle bakmak gerekir; zira eğri bakan daima eğri görür.
Rivayet olunur ki, Şeyh Emrem Yunus Hazretleri, Tapduk Yunus'un halifesidir. Tapduk Yûnus Hazretleri'nin gözleri görmezdi ve ümmî idi. Tasavvuf ve bilgisinde devrinde benzeri yoktu. Emrem Yunus önceleri bilgin ve fazilet sahibi idi. Müftülük yapardı. Tevbesine sebep bu idi ki, Tapduk Yunus'un dervişlerinden birine bir fetvâ gerekti.
Kara bağrım ezgin ne salınırsın Cevahir pas tutmaz ne silinirsin Baktıkça gözüme hoş görünürsün Bugün güzelliğin dünden ziyade
Sayfa 78
Hoş gör ey gönül bu demi ki dem de bu demdir Geçer bu 'ömre dahi bu devrân ele girmez
Reklam
Erzurum'a Doğru Mustafa Kemal 23 Haziran'da Tokat-Sivas yolu ile Erzurum'a hareket etti. İstanbul onu geri almakta direniyordu. Mustafa Kemal'i hiçbir sıfatla tanımamak için her yana emirler verilmiştir. Azlettiler, aldırış etmedi. Üstündeki resmî sıfatı milli kongrelerde liderlik otoritesini alıncaya kadar kendi üstünde tutmaya çalışacaktı. Zaafa düşenlere de durmadan umut ve yürek pekliği vermek lâzımdı. İstanbul'da Kuvay-ı Milliye öncülüğü yapanlar bile Urfa, Maraş ve Antep'i alan Fransızlara hoş görünmesini öğüt veriyorlardı. Mustafa Kemal: "Fransızları hoş tutmakla ne kazanacağımıza akıl erdiremiyorum. Garp zihniyeti dalkavukluk ve riyakârlık, hele zulüm görmüş bir milletten gelirse, o milletin yaşamak hakkı olmadığına hükmeder. ***Tersine haksızlık ve zulme karşı avazımız çıktığı kadar haykırmalıyız. Avrupa'ya yaşamaya hakkımız olduğunu anlatmalıyız. Sizler de bu yolda yürüyünüz” diye cevap veriyordu.
Sayfa 211 - Pozitif
211 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Mavi Kuş kitabının bende ayrı bir yeri var. Küçükken hep rafta görüp merak ederdim, okumaya çalışır ama hiçbir şey anlamazdım. Artık anlayacak kadar büyüdüğüme göre okuyayım dedim ve çok sevdim. Yeterince büyük olsam bile kitabın sonunu yine de pek anlamadım ama olsun, belki de kitabın güzelliği bunda saklıdır. Kitap, mahalle tasviriyle başlıyor.
Mavi Kuş
Mavi KuşMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 201112bin okunma
Zaten ülkemizde insanların okuma-yazma ile araları pek hoş değil.
112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
TANRININ PLANI/ FIRAT BAŞTAŞ Kitap yorumuna geçmeden önce sevgili Fırat Bey'e teşekkürlerimi sunuyorum. Kurgusu farklı bir roman okudum. Oldukça da beğendiğimi belirtmek isterim:) Ana karakterimiz Ferman, kendi işini kurmuş annesi ile yaşayan bir bireydir. Ferman dönem dönem korkunç ve ürkütücü rüyalar görür. Günlerce etkisinden çıkamadığı bu rüyalarda Hz. İsa onunla konuşmaktadır. Birçok kez araştırma yapan Ferman hiristiyan olmamasına rağmen bu rüyaların bir işaret olduğunu düşünür. Üst üste yaşadığı olaylarla beraber bu dini iyice benimser ve Mustafa abisinin büyük katkılarıyla dinini değiştirir. Dinini değiştirmesi ile birlikte çevreden ve ailesinden oldukça kötü tepkiler toplar. Kötü tepkiler sonrası iş yerini kapatmak durumunda kalır Ferman... Parasız, işsiz zor günlerde bile Tanrının bir planı olduğunu düşünür. Tanrının planlarına devam ettiği süreçte Umman'da insan kaynakları departmanında  işe  başlar. Değiştirdiği dini gereği kilisiye gitmek ister bulunduğu bölgede bu durum oldukça hoş karşılanmaz bakalım yeni  işinde yeni ülkede Ferman nasıl ilerleyecek dini inaçları onu nasıl zora sokacaktır? Tanrının Planı bu sefer nasıl işleyecektir? Yazarın kalemini, kurgusunu çok beğendim başta da belirtiğim gibi kurgusu alışılagelmişin dışındaydı. Heyecanla bir sonraki sayfaya geçtim diyebilirim. Ağdasız sade anlatımıylada okuyucuda nefis bir tat bırakıyor. Yazarın kakeminin daim olmasını temenni ediyorum. Kitaplarla kalın hoşçakalın
Tanrının Planı
Tanrının PlanıFırat Baştaş · Karina Yayınevi · 20241 okunma
Reklam
"Mustafa Kemal'e dağ yolundan gelen bu ihtiyacın arasındaki hem düşündürücü, hem hoş bir konuşma başlar. İhtiyar ,Çukurova'dan dönmektedir. Paşa sorar: _Ağa, yoksa oralarda geçinemedin mi? Hayır , oralarda iyi geçinmistir. Çocuklarda çalışkandır . Ama kulağına bu sözler çalınmıştır _ Son günlerde işittim ki, İstanbul'daki ırzı kırıklar, bizim Erzurum'u Ermenilere vereceklermiş . Geldim ki görem , bu namertler kimin malını kime verirler?.. Mustafa Kemal'in ruhunda yolların kasveti, yolların insansızlığında uyandırdığı minnetle........ ......... ....... ....... Bu milletle neler yapılmaz ki?"
Sayfa 90 - Remzi YayıneviKitabı okudu
Çocuklarınıza isim verirken taşıdığı anlamlara dikkat edin. Sırf kulağınıza hoş geliyor diye isim seçmeyin. Kelimelerin hem rakamsal değerleri hem de anlamları vardır. Her kelime bir titreşim yayar ve bu Su'ya etki eder. Bir insanın ömrü boyunca en çok duyduğu kelime kendi ismidir. Bu yüzden vücudundaki Su'ya en çok kendi isminin titreşimi etki eder. Dolayısıyla isimler kadere ve karaktere etki eder.
Sayfa 194Kitabı okudu
reşit galip..
Türk aydınlanmasının Kuvvacı fedaisiydi. Rodos doğumluydu. İtalyanlar Trablus Savaşı sırasında oldu bittiye getirip Rodos’u işgal edince, henüz 17 yaşındayken doğduğu toprakları kaybetmenin acısını yaşadı. Kayıkla Marmaris’e geçti, İzmir’e geldi. Bugün Swissotel Büyük Efes’in hemen karşısında yeralan ve Ticaret Lisesi olarak eğitim veren Fransız
222 syf.
5/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yaşam(ama) Bilgeliği
Anladığım kadarıyla yaşam bilgeliğinin altın kuralları şöyleymiş: (Hafiften kızgın yorumlarımı sonda yazdım) 1. En popüler olmuş öğüt: Hayatta mutlu olmayı hedefleme; en az mutsuz nasıl olurum veya en az nasıl acı çekerim bunun yollarını ara. 2. Kreşten çıkan oğlunun haleti ruhiyesini anlamak için nasıl geçti günün deme, bugün seni mutsuz eden
Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar
Yaşam Bilgeliği Üzerine AforizmalarArthur Schopenhauer · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20196,9bin okunma
104 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
"Bir yıldız kayıyor. Hep böyle olur. İnsanlar gökyüzüne bakar ve bir yıldız kayar. Aslında bundan daha tabii ne olabilir? Bir yıldızın kayışını görmek bile kafi değil midir...?" Yoksulluk İçimizde, yazara dair okuduğum ilk kitap, tarzı elbette farklı geldi sayfalar sonra alıştım ve hoşuma gittiğini söyleyebilirim, her cümlenin ardı, alt metni düşüncesi, cümlelerin aralarında yer alıyor, sonraki levha kısmında, o bölümle ilgili yer alan konuyla ilgili verilmiş, dini, edebî metin ve cümleler var, yazarın cümle kullanım yapısını, üslubunu naif ve hoş buldum, cümleleri çok şey ifade ediyor. Kitapta yer alan hikâye tam anlamıyla alıştığımız gibi sunulmasa da yazarın, farklı bakış açılarıyla, yoksulluğun içimizde olduğunu ve bunu güzel yansıttığını düşünüyorum. Teşekkürler.
Yoksulluk İçimizde
Yoksulluk İçimizdeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202110,7bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.