Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
(İnsanın) Bilinci ne kadar genişlemiş ve farklılaşmışsa, ahlaki yapısı o denli geri kalmıştır. İşte bugün önümüzdeki sorun budur. "AKIL TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİLDİR."
1254 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Sadece bir kere okuyarak Risale-i Nur'dan Sözler kitabını eleştirmek ne haddime ? Aşağıdaki konferansı okursanız şayet, Üstad ve Risale-i Nurlar hakkında genel bir bilgi edinmiş olacaksınız. Kendinize bir şans verin. Bu kitap okuduğunuz kitaplar gibi değildir. Okuyarak zaman kaybetmiş olduğunuz tüm kitaplara lanet okutur,
Sözler
SözlerBediüzzaman Said Nursî · Söz Basım Yayın · 20125,5bin okunma
Reklam
Bir yük altında depresif, ezgin veya perişan olma halinin, çoğu vakada depresyon denen hastalıkla bir alakası yoktur, çoğu defa klinik belirti de vermez. Gündelik dildeki kullanım tıpkı tıbbî kavramın kendisi kadar muğlaktır ama biraz dikkatle kulak verirseniz, çoğul depresyonlarla tekil kullanılan sahici depresyonu ayırt edersiniz. Depresyonlar
320 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Spoiler içerir. Her karakterde farklı bir benlik ,farklı bir yetenek ... Can Manay 'ın korkunç derecede ki takıntıları psikolojik saplantıları ve buna rağmen ülkenin en başarılı psikoloğu olması ... Deniz'in olağanüstü yeteneği , savunduklarının ardında durması ve müziği ... Özge'nin uğruna savaştığı gerçekler ,herkesin içinde olup korkusundan dışa vuramadığı düşünceleri canı uğruna savunması ... Duru'nun güzelliği , dansı ama tüm bunlara rağmen ne istediğini bilmeyen ruhu ve bencilliği ... Ada'nın müziği, azıcık sevgi gösterisiyle kandırılması,Göksel'i küçümseyişi... Göksel'in acıları ,Ada'nın müziğine olan bağlılığı.. Her birinin bende uyandırdığı farklı duygular. Öfke ,hüzün, heyecan, hırs, huzur. Ve tüm bunların yanında gündemde sıkça görülen hayranlık duyduğumuz insanların ne kadar değersiz olduğunu göstermesi .. Ve ne kadardirenirseniz direnin size birşey katacak bir roman .
Çi
ÇiAkilah Azra Kohen · Destek Yayınları · 201415,1bin okunma
İSLÂMLIKTA MAL
Kapitalist düzende, malın üzerinde tek katlı bir mülkiyet vardır : Kişinin mülkiyeti. Bu mülkiyette kişiyi bağlıyan yine kendisidir. Kendisinin üstünde bu mülkiyete dokunacak başka hiç bir güç yoktur. kişiyle malı birbirine öyle kaynaşmış birleşmişerdir ki onları birbirinden ayırmak mümkün değildir kapitalist düzende kişi kişi değil mal kişi
133 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bu sitede profillerde gruplandırma benzeri bir özellik olsa yine ve de yine "kütüphaneden rastgele alıp okuduğum kitaplar listesi"ne ekleyeceğim bir kitap olurdu Ayçiçekleri. Son zamanlarda bunu çok sık yapmaya başladım. Nedeni ise daha çok heyecan vermesi. Ne ile karşılaşacağınızı bilmemenin verdiği zevk paha biçilemez. Aldığınız kitap
Ayçiçekleri
AyçiçekleriNalan Barbarosoğlu · Can Yayınları · 20026 okunma
Reklam
424 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Dikkat spoiler içerir! Annesi dindar, babası materyalist olan Peri'nin arada kalmışlığını okuyoruz bu kitapta. Fakat ben kitabın adından dolayı Mona ve Şirin'in de düşüncelerini, hayatlarını okumak isterdim. Mona Mısır'lı Amerika'da doğan dinine inanan biriyken, Şirin ise Tahran'daki olaylardan dolayı ailesiyle birlikte kaçan bu yüzden dinden
Havva'nın Üç Kızı
Havva'nın Üç KızıElif Şafak · Doğan Kitap · 201616,2bin okunma
‘’Halk masallarında bu kuralın tuhaf bir çevrilişi, bir tür nihai sır vardır. Yardım eden hayvan –çoğunlukla bir at ya da kurttur bu- kahramana der ki: "Benim yardımımla şunu, şunu yaptıktan sonra beni öldürüp kafamı keseceksin." Ve kahraman, hayvan rehberine o kadar güvenmelidir ki, bunu isteyerek yapmalıdır. Görünen o ki, bunun anlamı şudur: Hayvan güdülerinizi yeterince izledikten sonra, onları kurban etmelisiniz ki gerçek benlik, eksiksiz kişi, hayvanın gövdesinden çıkarak yeniden doğabilsin. Von Franz'ın açıklaması bu, ve oldukça da adil görünüyor; birçok masalda karşıma çıkan ve beni şaşırtan bu tuhaf bölümlere bir açıklama bulmuş olmak bile beni sevindiriyor. Ancak her şeyin bundan ibaret olduğunu sanmıyorum, hiçbir Jung'cu da bunu iddia etmez zaten. Ne akılcı düşünce ne de akılcı etik, hayal eden zihnin bu derin ve garip düzeylerini "açıklayamaz". Bir masalı yalnızca okurken bile, günışığı inançlarımızı bir yana bırakmamız, ve karanlık figürlerin sessizlik içinde rehberimiz olmasına izin vermemiz gerekir; ve geri döndüğümüzde, nerede olduğumuzu tarif etmemiz çok güç olabilir.’’
"Esenlik aklın tam gelişmişlik durumuna ermiş olmasıdır: Akıl deyince anlatmak istediğimiz şey yalnızca akla vurup, anlamak, yargıya varmak anlamında akla dayalı yargı değil ama Heidegger'in deyimin kullanırsak gerçeği "olduğu durumuyla" kavrayıp anlamaktır. Esenlik bir kimsenin özseverliğini (narcissisim) yendiği oranda olabilir;
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın. Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
Reklam
Ayaz, büyük fatih, Put Kıran Gazne Hükümdarı Mahmut’un ahbabı ve kuluydu... Bu kıssada kullanılan her kelimenin üzerinde dur. İslam putlara inanmaz ama bu Müslümanlar tarafından yanlış anlaşılmıştır. Putlara inanmamak başka bir şey, kalkıp başkalarının putlarını yok etmeye başlamak başka. Aslında birinin putunu kırmak demek, olumsuz yönde de
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.