Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
%21 (85/392)
7/10 puan verdi
Görüş
Altın Çağ çok katmanlı, dikkatinizi her an kaybedebileceğiniz, zor fakat bir o kadar da keyifli bir okuma. Ajvaz, Altın Çağ'da Prag'ın gizli köşelerinden uzaklaşıyor ve Atlantik'in ortasında bir yerde dikkate değer bir adada buluyor kendini. Ada çok kendine özgü, geleneklerin ötesinde, kendine ait davranışları ve dili olan bir yer.
Altın Çağ
Altın ÇağMichal Ajvaz · Çınar Yayınları · 20207 okunma
Bugün yarın öleceğini ve geriye hiçbir şey kalmayacağını anladığın zaman her şey ne kadar önemsiz oluyor!..
Reklam
Ne zaman öğreneceksiniz bilmiyorum ki Evlerin yalnız eşyalardan yapılmadığını."
Bazen de çok merak ediyordum İnsan ölüme ne zaman hazır hisseder kendini?
Ama birden Catullus’u hatırladı: “Seni ne zaman görsem sesim kesiliyor, dilim tutuluyor, ince bir alev tüm gövdemi dolaşıyor, içimden fışkıran bir kükreme ve karanlık kulaklarımı gözlerimi dağlıyor.” Catullus’un Sappho çevirisi; Avrupa tıbbında aşk denen hastalığın en iyi tanımı budur hala.
200 syf.
7/10 puan verdi
suçunu telafi etmek için hayatta kalan, hayatın ne kadarını feda etmeli...
Kanae Minato
Kanae Minato
'nun ödüllü, uluslararası çok satan ilk kitabı
İtiraflar
İtiraflar
dan sonra okuduğum ikici kitabı olan "Katil" karanlık ve sesli bir intikam ve psikolojik travma öyküsüdür fakat benim favorim hala "İtiraflar" kitabıdır*** Beş çocuktan biri gizemli bir şekilde arkadaşlardan ayrılır. Sonra akla hayale gelmeyecek bir şey
Katil
KatilKanae Minato · Doğan Kitap · 202282 okunma
Reklam
"Biliyorum, ama bana bu sabah verdiğin gibi bir hediye istiyorum ben şu an. Farklı bir tür inci kolye istiyorum, seni üzerimde istiyorum." Julia'nın o şehvet dolu gözleri buna ne kadar ih- tiyaç duyduğunu gösteriyordu ve bardağı taşıran son damla da bu oldu. Eğer bunu gerçekten istiyorsa ona verecekti, hem kendisinin de ihtiyacı
Sayfa 115
352 syf.
·
Puan vermedi
·
28 saatte okudu
Vatan sevgisi imandandır. İşte o kadar.
Güzel milletimin, hakkındaki fikirlerle adeta ikiye bölündüğü biri Mustafa Kemal Atatürk. Tarihte başka bir örneği var mıdır bilmem. Başka hangi millet, gücü yetkisi olmadığı halde ültimatom vere vere , yokluk içinde bir millete, milli bir direniş sağlayan komutanı hakkında böyle bir ikiliğe düştü bilmiyorum. Yoktur. Ben Mustafa Kemal
Yarının Adamı Mustafa Kemal'i Anlamak
Yarının Adamı Mustafa Kemal'i AnlamakCon Sinov · Masa Kitap · 2022893 okunma
Gerçek diye bir şey var azizim Kahrolası gerçekler Gerçeğe ithafen dost acı söyler dediler Tatlı şeyler söylemeyi unutur oldular Oysa gerçekler her zaman acı olmamalı Gerçek olmayan bu dünyada Gerçeklere tutunmaya çalıştık bu sefer de Ne acı demi Zaten kırılmış dala tutunacak kadar çaresiz olmak Bazı anlar vardır Çaresizliği iliklerine kadar
Doğum toplumlarında kalıplaşmış yargıların değişimi çok sancılı olur. Yeniliklere kapalı olan Doğu toplumları varolan ritüelleri de kendi pencerelerinde baktıkları gibi değerlendirip ona göre hareket ederler. Bu sancılı sürecin en çok değişime kapalı kısmını ne yazık ki kadınlar oluşturmaktadır. Kadınların kendilerince doğru bildiği yanlışları hayatlarını entegre etmeleri onları anlaşılmaz kılındığını sanmaları mutsuz kılarken aslında sorunun başlangıcı onların dayattığı gizil Doğu kültüründe yattığını görmeleri epey zaman alır. Eminim çoğu kadın arkadaş farkında olmadan kendi iç dünyasında kendi benliğini toplumsal benlik dediğimiz benliğine yenildiğini görmüyordur. Ta ki olayların boyutu büyük sorunlara yol açıncaya kadar. Kadın bir toplumun etnik lideridir. Eğer kadın kendini inşa ederse toplum inşa edilir. Onun için kadınların Modern Doğu masallarından sıyrılıp gerçek dünyadaki moderniteyi yakalamaları gerekir aksi takdirde süreçler daima sorunsal bir şekilde ilerleyecektir....
Reklam
Darmadağın
Hava tüm gün 40 dereceden fazlaydı. İçimden "bu Mersin sıcağı da temmuz ayında daha fena oluyor" derken birden kapı çaldı. Oysa kimseyi beklemiyordum. Kapıyı açtığımdaysa karşımda birisini beklerken bir zarf görmüştüm. Pembe bir zarf. Merakla içini açıp okumaya koyuldum. 3 sayfa mektup vardı içinde. Özensiz bir el yazısı, yanlış imla
160 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
kitap yorumu
Spoiler! Kitaba başladığımda kötü biteceğini biliyordum; türk edebiyatında çok rastlıyoruz yarım kalmış aşklara, zaten yazar da bunu gösteriyor ilk sayfalarda. Raif'in hislerini bir yandan çok garipsedim ama bir yandan çok tanıdık geldi. Tavırlarına çoğu zaman delirdim, tesadüf eseri o tabloyu görmese ruhunun varlığından habersiz ölüp gidecekti, neden hiç çabalamadı, hayatı önemsemediğini biliyorum ama insan hiç mi hissetmez ruhunu, bir an olsun bağlanmaz mı hayata? Madonna'dan haber alamadığında terk edildiğini düşünüp ona öfkelenmesi şaşırttı beni. Raif ruhunun varlığını ona hissettiren tek şeyi kaybettiğinde peşinden gitmek yerine terkedildiğini düşünüp darılacak bir adam değildi bence, bilemiyorum. Madonna'nın öldüğünü öğrendiğinde neden tekrar hayata tutunmadığını sorguladım ama kendisi de hayata hiçbir zaman isteyerek tutunmadığını söylüyor zaten. Yine de hiçbir zaman anlamayacağım onu. Kitap bittiğinde çok kötü bir kitap olduğunu düşündüm ama oldukça etkilendim. Bu incelemeyi kitabı bitireli bir hafta geçmişken yazıyorum, etkisinden çıkıp düşününce kitabın farkına vardım. Ne kadar etkileyici olsa da bir şaheser değil bence.
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021313,8bin okunma
312 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Yazar Javier Marias ile tanışma kitabım Yarın Savaşta Beni Düşün.1994’te yayımlanan bu kitabın Yapı Kredi Yayınlarından okuduğum ilk baskısı 2016 yılına aittir.Latin Amerika'nın Nobeli olarak adlandırılan “Uluslararası Rómulo Gallegos Ödülü"ne layık görülen eser,uzun cümleleri olan, anlatıcının her şeyi bütün detaylarıyla
Yarın Savaşta Beni Düşün
Yarın Savaşta Beni DüşünJavier Marias · Yapı Kredi Yayınları · 2021234 okunma
Hayat her zaman önümüze harika seçenekler çıkarmıyordu ancak sahip olduklarımızla ne yapacağımız da bizim elimizdeydi.
Çoğu zaman, başarının yalnızca başkalarına karşı kazanılan bir zafer olduğunu sanırız. Kazanmanın, birinci olmanın, sınıftaki en iyi notu almanın şart olduğunu ya da komşumuzdan daha fazla para kazanmak, mahalledeki en güzel arabaya sahip olmak gerektiğini doya doya… En sonunda hayatın bir yarış olduğuna, kayda değer tek başarının, başkalarına geçmek olduğuna inanırız. Peki ya en iyi ikinci notu aldığımızda, komşumuz terfi edip fazla para kazanmaya başladığında, mahalleye bizimkinden daha yeni bir araba geldiğinde ne olur? Başarı, bir anda başarısızlığa dönüşür. Tuhaf değil mi? Bu tür bir başarının çok kırılgan olduğu ortada. Her an bir başkası bizim yerimize bir numara olabilir… Ve başarı uçup gider. Kazanmanın, başkalarını yenmenin, insana kendini iyi hissettirebileceği doğru. Ama aslında biraz düşünürsek, bu tür bir keyif hissinin hemencecik uçup gittiğini fark ederiz. Başkalarına -yalnız ve yalnız başkalarına karşı- kazanılan başarılar, çoğu kez geçici, küçük başarılardır.
Sayfa 22 - Günışığı Kitaplığı
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.