Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Bana çoğu zaman felsefenin ne olduğunu soruyorlar. Benim için yanıt çok basit ve yalındır. Felsefe, kuyuya düşmektir."
Sayfa 45 - Beyaz Baykuş YayınlarıKitabı okuyor
ayıp be
Garip, ne garip, insanın kocasıyla veya karısıyla nerede veya ne zaman tanıştığını hatırlamaması...
Reklam
"Vaziyetin nasıl?" diye sordukları zaman, acemi bir gülümseme ile: "Fena değil... Tek tük muvakkat işler buluyorum!" diye cevap veriyor ve hemen kaçıyordum. İnsanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu.
"Zaman" ne tarihti ne de bir gelişme.
Bir "durumdu" ve geri getirilemiyordu. "Ancak herkes geçmişte, şimdiki zamanın geçip giden her bir anın geçici olmayan gerçekliğini bulabildiğine" göre "geçmiş" ne demekti?
Gülümsemek, gençler için nefes alıp vermek kadar kolaydır. Bu tür bir alışkanlık ne zaman başlamıştır acaba? Gülmezsen zarardasın aslında. Gülünecek en ufak şeyleri bile gözden kaçırma sakın! Bu haz düşkünü oldukları, en küçük kahkahayı bile esirgerlerse hesap sorulacakları anlamına gelmez mi? Tüm bunların en üzücü yanı, hiçbirinin içtenlikle gülmemesidir. Kahkahaya bogulmuşken bile nasıl göründüklerine kafayı takarlar.
Sayfa 23
oysa gerçek yalnızlık dayanılmaz bir hücredir
Sevgi inandırıcı değildir. Düşüncelerin bulduğu, düşüncelerin biçimlendirdiği bir durumdur. Düşünüldüğünü oranda büyür, derinleşir, büyütülür, derinleştirilir. Ne denli düşünülürse, o denli büyür. O denli dayanılmaz boyutlara ulaşır, ulaştırılır. Gerçekleştirilemez. Soyutlaşır. Ve hiçbir zaman bitmez. Yaşam gibi. Ölüm gibi.
Reklam
Musgravet Ve Töreni
Bir erkek,ne kadar kötü davranmış olursa olsun,bir kadının aşkını kaybettiğini hiçbir zaman kabullenemez.
Sayfa 132 - Martı yayınları
mutluluk ne zaman çıksa karşıma yalnızlık bir zindan, çöker başıma
Bütün bekleyişler bir yanılsama aslında, hem de gerçekliği kavranamayacak kadar büyük bir yanılsama; çünkü bekliyor görünen ne varsa, bekleyişinin içinde yavaş yavaş yürüyor; gizleniyor kimi zaman, daralıyor, dağılıyor ve biçimden biçime girip kendi özündeki sonsuzluğa doğru akıyor...
Reklam
“Ne zaman gözlerimiz kenetlense buz en sıcak ateşle buluşuyor, gri sis okyanusun üzerinde yükseliyordu sanki.”
❝ Binlerce aç insanın karnını doyurabilecek, binlerce yetimin yüzünü güldürecek denli çok parayı nasıl, ne zaman, hiç utanmadan, hesapsızca, yalnızca kendi hoşnutluğunuz için harcadınız? ❞
Normal denen dünyaya, normal muğlak bir ifade ama herkesin ne anlama geldiğini anladığı, yani pırıl pırıl bir lavabonun ya da trendeki yolcuların kafalarının görüntüsünün bir soru ya da ıstırap kaynağı olmaktan çıktığı dünyaya ne zaman geri döndüğümü bilmiyorum.
Sayfa 74 - Can Yayınları - 2.BaskıKitabı okuyor
Bizim çektiğimiz acıyı kimse anlamıyor. Evet, belki yetişkin olduğumuzda bugünkü sefilliğimiz bize komik gelecek çünkü o zaman birçok sıkıntıya göğüs gerecek kadar güçlenmiş olacağız. Fakat o zaman gelene dek bu sıkıntıyla nasıl mücadele edeceğiz? Kimse bize bunu öğretmiyor. Kızamık gibi, iyileşmesi için zamana bırakmaktan başka elden bir şey gelmeyen bir hastalık mı bu? Gerçi kızamıktan ölen de var, gözlerini kaybeden de... Öyle hiçbir şey yapmadan beklemek iyi bir yöntem değil. her gün bir azan, bir durulan bu depresif hal tarafından ruhu törpülenen insanlarız sadece. Bazılarımız geri dönüşü olmayacak kadar yozlaşacak, geri kalanlar hayatlarını bozuk bir birey olarak sürdürecek. Bazılarımız ileri gidip intiharı tercih edecek. Arkasından 'Ah, keşke biraz daha dayansaydı! Hayatı zamanla anlayacaktı. Olgunlaşınca rahatlayacaktı...' diyeceksiniz. Halbuki kendinizi intihar eden kişinin yerine koysanız, onun çektiği acıya karşı ne kadar mücadele verdiğini, dayanmaya çalıştığın, çevresindekilere kulak verip onlar gibi hayata adapte olabilmek adına elinden geleni yaptığını ancak sonuç olarak bütün yaşama sebeplerinin anlamsızlığı karşısında pes ettiğini görebilirsiniz.
Kaderini ne sen, ne de ben bilemeyiz. Hiçbir zaman bilemezsin! Kader her zaman akşamın sonunda bir parti gibi değildir. Bazen hayat boyunca mücadele etmekten başka bir şey değildir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.