Oku! Kalemle (yazmayı) öğreten, (böylece) insana bilmediğini bildiren rabbin sonsuz kerem sahibidir.
[Bu beş âyet Hz. Peygamber'e inen ilk vahiy olduğu için bu sûre ilk gelen sûre kabul edilir. Allah Teâlâ Hz. Peygamber'in şahsında bütün müslümanlara okumayı emretmiş, onları kalemle yazmaya ve ilimde gelişip yetkinleşmeye teşvik etmiştir. Bu durum okumanın ve ilmin dinde ve insan hayatındaki önemini göstermektedir. Kur'an'ın, canlılar arasında insanın farklı ve üstün yerini, onun öğrenme özelliği ile tanımlaması son derece anlamlıdır. Âyette okumanın konusu belirtilmemiştir; çünkü başta kendisine indirilen vahiy ve kozmik evrendeki âyetler olmak üzere okunması, hakkında bilgi edinip ders ve ibret alınması gereken her şeyi okuması istenmektedir.]
Bir Eğitimci Olarak Kulağımdaki Küpeler 🙂🍒
📍Çocukların doğasında öğrenme isteği vardır; onları zorlama, sadece isteklerini uyandır!
📍 Çocuklar sevdikleri kişiden daha iyi öğrenirler, önce kendini sevdir!
📍Çocukların zihinlerine giden yol kalplerinden geçer; onlara bir şey öğretmek istiyorsan önce gönüllerini fethet!
📍Çocuklar mutlu olduklarında daha iyi öğrenirler; önce mutlu olmalarını sağla!
📍 Çocuklar keyif aldıkları dersleri daha çok severler; önce dersini keyifli hale getir!
📍Çocuklar farklı yollarla öğrenirler; öğretim tekniklerini çeşitlendir!
📍Çocuklar gergin olduklarında öğrenemezler; ortamı yumuşat!.
📍Çocuklar somurtan öğretmen istemezler; her şartta gülümse! 🙂🍒
📍Çocuklar değer görmek isterler; onlara değer ver!
📍Çocuklar görüşlerinin alınmasını isterler; onları dinle!
📍Çocuklar gözlerinin içine baklmasından etkilenirler; gözlerine bak!
#Muhammet Yılmaz
Psikiyatr Engin Geçtan, yaklaşık 35 yıl önce kaleme aldığı bu kitabında adeta tüm insanlığın falına bakmış. Böylesine bilimsel alt yapısı olan bir eser için 'fal' benzetmesi yapmamı yadırgayacak olanlara baştan söyleyim ki, bu tabiri özellikle kullandım. Çünkü Geçtan'ın kitabında anlattıklarının yüzde birini bir falcı karşımıza oturup anlatsa,
Kitabı, okurken içinde konular hakkında belgesel veya araştırma yaparsanız,size çok büyük katkısı olacaktır. Herkitap da hemen hemen içinde geçen konular
hakkında belgesel veya araştırma yaparak okurum. Bu sayede kitabın bana vermek istediğinden daha fazla
bilgi veya konu hakkında fikir sahibi olur ve öğrenirim. Kısacası size ufak bir tavsiye
Jose Mauro de Vasconcelos’un 1968 yılında yazdığı, pek çok dile çevrilen ve ülkemizde de yazarın en tanınmış ve beğenilen eseri olan “Şeker Portakalı”, “Güneşi Uyandıralım” ile devam eden ve “Delifişek” ile de son bulan bir serinin ilk kitabıdır. “Şeker Portakalı” yazarın çocukluk günlerini anlatırken, “Güneşi Uyandıralım” gençlik, “Delifişek” ise
"Ağlarsam ayıp olur mu?" (syf. 68)
-Acıyı küçük yaşta keşfetmiş bir çocuğun hikayesi-
Aynı evrende yaşamamalı cellatlar ve çocuklar; Ya ölmeli cellatlar ya da hiç doğmamalı çocuklar. Cinayet birini bedenen öldürmekle olmuyor. Birinin ruhunu öldürmekte cinayettir.
"- biliyor musun, insanları öldürüyorum portuga.
+ bunu nasıl
1-Ücretsiz çevrimiçi İngilizce dersleri ve ESL / EFL kaynakları bulunan.Bunun yanında çevrimiçi egzersiz imkanı bulunduran kapsamlı bir site.
englishpage.com
2-Dünya çapında ki değerli konuşmaların yer aldığı ted.com adresinde ise altyazı seçeneği ile konuşmaları takip edebilme imkanınız bulunmaktadır. Hem
Gerçekten sevdiğinizi sandığınız birisini acaba gerçekten seviyor musunuz? Bir kişiyi ya da bir nesneyi o olmadan yaşayamam, hayatın bir anlamı olmaz diye mi seviyorsunuz? Kendinizi tanımadan ve sevmeden başkasını sevmeye kalkıyor musunuz? Cevaplarınız tereddütlüyse sevme, sevme sanatı hakkında öğreneceğiniz çok şey var derdi Erich Fromm. Kitap
YouTube kitap kanalımda psikoloji kitaplarına nereden başlayabileceğinizi anlattım: ytbe.one/d2xQVSEUsUU
Bu incelemeyi sizin yorumlarınız yazdı. Nasıl mı?
Kitabın yazarı Frankl'a göre her insanın anlam arayışı kendisine özgüdür. Buradaki okurlara şu soruları sordum: Kendi anlamınızı nerede arıyorsunuz? Gelecek için bilinçli çocuklar
Kendimden özür diliyorum..
Yaşadığım süre boyunca hep merhametimin arkasından yürüdüm, beklentilerimi arkada bıraktım.
Kimseden bir şey beklemedim, doğrusu bu sanıyordum çünkü.
Yaşadıklarımı yaşayamadıklarımı içimde sakladım, sustum bastırdım olsun dedim insanlık bende kalsın.
Ben en iyisini yaşatayım ki istemeye yüzüm olsun dedim.
Verdim, hep
Cahillikten ne kadar nefret ediyorum! Caliban'ın cahilliğinden, kendi cahilliğimden, dünyanın cahilliğinden! Ah, öğrenmeyi ne kadar, ne kadar, ne kadar istiyorum. Ağlayabilirim, öylesine çok öğrenme arzusu duyuyorum ki.
"Fikirlerini özgür bırak."
Not: Kitabın konusu ve içeriğini diğer incelemelerden öğrenmeniz tavsiyemdir. Ben bu incelemede içeriğinden, karakterlerden, konusundan bahsetmeyeceğim. Önce, sadece bu kitap için değil bütün kitaplar için yapılan yanlışa değineceğim ve sonrasında kitabın yazılış aşamasını ve çıkardığım düşünceleri sizlere