Dilek Hayta
@okurbildiginiokur
* Arşiv amaçlı açılan hesap...
Sosyal Bilgiler Öğretmeni
Yüksek lisans
İstanbul
Ankara, 17 Kasım 1990
1030 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Esir şehir serisinin ilk kitabı...
Kitapta Milli Mücadele yıllarında İstanbuldaki hayatı aydınları ve çektikleri sıkıntıntıları anlatmakta...
Kamil Bey, Abdülhamid'in en zengin vezirlerinden Selim Paşanın tek çocuğuydu.
Balkan savaşları I. Dünya Savaşı gibi en zorlu yılları Avrupa da zenginlik içinde geçirmişti. Beş parasız vatana İstanbul'a dönünce de bu zorlu yılları rahat geçirmesinin utancını yaşıyordu. Tâ ki karşısına eski okul arkadaşları çıkana kadar. Arkadaşları vesilesiyle de Ankara yanlısı bir dergi olan "Karadayı" da çalışmaya başlar. Çok gizli bilgileri Ankaraya ulaştırmaya çalışırken de yakalanır ve kitabın sonunda da mahkumiyeti kesinleşir.
Milli Mücadele yıllarını bir de 
Kemal Tahir 'den dinleyin. Eee ne demiş "Fakir bir adam! Daha iyi vatansever oluyor."
Okur Takip Önerileri
Dünya bir gündür; o da bugündür...
Akıcı, yalın sıcacık bir öykü... Bir çırpı da okunursa da etkisi uzun sürebilir. Memleket meselesini, siyasi konjuktürü, sosyolojik dönüşümü bu kadar güzel anlatan 
Mustafa Kutlu ' nun diğer eserleri de okunmaya değer...
İki düşman ailenin çocukları 
Romeo ve Juliet ...
Her ne kadar yaşarken bu düşmanlığı bitiremeseler de ölümleri ile son vercekler bu zalimliğe...
Kitabı okuduktan sonra dahi insanın şiir gibi konuşması geliyor. Diyaloglar, tiratlar öyle şairane yazılmış ki hayran olmamak elde değil...
Bir hasta, önemli bir insanın kendisine önem verdiğine şahitlik etmemi istiyor. Bir hastanın parçalanmış gerçeklik algısı, terapistiyle cesaret gerektiren otantik bir karşılaşma vasıtasıyla onarılıyor. Bir başkası, gerçek hayatın tam o anda içerisinde yaşadığını fark ediyor. Yine bir hastanın yaşamı, ona evini çekip çevirebilecek birini önermemle tamamen değişiyor. Bir hemşire, kendisinin iyi yanıyla tanışıyor.
Yazma dürtüsünü kaybetmiş bir yazar kalemine yeniden kavuşuyor.
Ölmekte olan bir hastanın son günleri, ailesine ve arkadaşlarına ölüm yolunda öncüllük etmesiyle anlam kazanıyor. Aynı zamanda terapist olan bir hasta, psikiyatrik tanıların kişinin anlayışını zedeleyebileceğini veya çarpıtabileceğini fark ediyor. Bir hasta, eski bir düşünürün pratiğine öykünerek kendini buluyor. Her bir durumda, o hasta için özel bir yaklaşım tasarladım veya bazen buna denk geldim. Bu yöntemleri hiçbir terapi rehberinde bulamazsınız.
Kitap yazarın yazdığı sonsözle bitiyor ve bu sonsöz de kitabı özetliyor.
Gerçek terapi öykülerinin yer aldığı kitap belki de yabancı olmasından dolayı pek sevemedim 
Gülseren Budayıcıoğlu kitaplarını daha çok öneririm. Belki de bizden birilerini anlattığı için...
Yazarın adını 
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi kitabında duydum. Kıbrıs Türkü olan 
Vamık Volkan yurt dışında uzun süre çalışmış başhekimlik yaparken de kendi isteğiyle tedavi olmak isteyen Pattien ile 7 yıllık tedavi sürecini anlatmış kitapta...
Ya'aburnee
Farklı hayatlar yaşayan iki kişi... Yolları Amerika'daki kesişiyor. Kısa süren birliktelikleri ismini 'Sophie' koydukları hastalık yüzünden bitiyor. Daha doğrusu bitmiyor sadece uzak durmak istiyorlar...
Başlar da sıkılsam da diğer 
Ayfer Tunç kitaplarının tadını alamasam da sonrası çok güzel geldi...
Teşekkürler Ayfer Tunç...
