Dikkat Spoiler içerebilir !
Selamlar , 2016 Uluslararası Man Booker Ödüllü bir Kore edebiyatı kitabı olan Vejetaryen'i az önce bitirdim. Kitabın içinde 3 tane ayrı yazılmış gibi görünen ama bir yapbozun parçaları gibi birbirini tamamlayan hikayeler var. Hepsinde de Ana karakter Bayan Yonğhe'nin yaşadıklarını okuyoruz. Kendisi bir
(Spoiler içerir)
Kitabı gündüz bitirmeme rağmen incelemesi bu saate kaldı. Biraz da aslında bitirince etkisini sindirmek istedim. Bir film izler gibi okuduğum bu kitabı çok sürekleyici bulduğumu belirtme isterim.
Ayşe Kulin ‘in gerçekten yalın ve açık bir dili var bunu yadsıyamam. Herkes belli bir yaşa gelince ne olmak istediğini hayattan beklentisi
Ahhh uzun bir aradan sonra yeniden yazıyorum bir şeyler. Özlemişim. Okumadığımdan değilde hayat yoğunluğundan yazamıyorum bir süredir. Fakat bu kitap hakkında bir şeyler yazmasaydım çok üzülürdüm. Muhtemelen birçoğunuz biliyordur artık Sarah J. Maas hayranlığımı. Hani böyle beyninin içini merak ettiğiniz insanlar olur ya heh benim içinde bu yazar
Güray Süngü sen nasıl bir anlatım tarzı kullanıyorsun? Başlarken zorlanıyorum ama sonra kitap konusuyla, akışıyla o kadar etkiliyor ve şaşırtıyor ki iyi ki okumuşum diyorum. Bu kitap da öyle oldu.
Yabancılaşan bireyin kendine göre bir dünya kurmaya çalıştığı, intihar temasının tersten işlendiği psikolojik bir romanmış Pencere'den.
Alem buna izin vermez.
Alem değil, izin vermeyen sensin.
Böyle şeyler yaparsan, alemin tepkisi sert olur.
Alem değil, sen yaparsın.
Çok geçmez, alem seni gömüverir.
Alem değil, beni gömecek olan sen değil misin?
Tanrı inancına dayanan düşünce biçimlerinin neredeyse tamamı, ahlâki kuralların “dünya dışı” bir kaynaktan insana öğretildiği ve ahlâki değerlerin tanrısal kökenli olduğu konusunda birleşirler. Tanrı tanımaz (ateist) yahut bilinmezci (agnostik) görüşler gibi akımlarda ise ahlâkın göreceliği, doğal kökenleri ve diğer canlılardaki ahlâki davranış
Böyle kimseleri gördüğümüz zaman çok kere kendi kendimize sorarız: "Acaba bunlar neden yaşıyorlar? Yaşamakta ne buluyorlar? Hangi mantık, hangi hikmet bunların yeryüzünde dolaşıp nefes almalarını emrediyor?" Fakat bunu düşünürken yalnız o adamların dışlarına bakarız; onların da birer kafaları, bunun içinde, isteseler de istemeseler de işlemeye mahkûm birer dimağları bulunduğunu, bunun neticesi olarak kendilerine göre bir iç âlemleri olacağını hiç aklımıza getirmeyiz. Bu âlemin tezahürlerini dışarı vermediklerine bakıp onların manen yaşamadıklarına hükmedecek yerde, en basit bir beşer tecessüsü ile, bu meçhul âlemi merak etsek, belki hiç ummadığımız şeyler görmemiz, beklemediğimiz zenginliklerle karşılaşmamız mümkün olur. Fakat insanlar nedense daha ziyade ne bulacaklarını tahmin ettikleri şeyleri araştırmayı tercih ediyorlar.