Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Binlerce yıldan daha uzun süre bir imparatorluğa başkent olmuş bir şehrin yirmi dört saat içinde, mağlup edilenlerinkinden tamamıyla farklı bir dile, rakip bir dine ve geleneklere sahip bir millet tarafından kurulup geliştirilen bir devlete başkent olması, tarihte sık rastlanan bir olay değildir. II. Mehmet'in fethini izleyen değişiklikler ani olduğu kadar çok da büyük olmuş olmalıydı. Ve yaptıkları Fatih'e büyük itibar kazandırmıştı. O günden bu güne Kostantiniye'de Hıristiyan veya Yahudilere hiçbir şekilde zulüm veya eziyet yapılmadığına inanıyorum. İstanbul'u (Yazar Konstantiniye adını şehrin tamamı için kullanmış ve İstanbul adını Müslüman çoğunluğun yaşadığı Suriçi için kullanmıştır. Ç. N.), Galata ve Üsküdar'ı bir arada düşünürsek, burada bugün belki Hıristiyan nüfus Müslüman nüfustan daha kalabalıktır. Bunun nedeni ise Türklerin genelde yeteri kadar takdir edilmeyen hoşgörü geleneğidir. Tabii ki başlıca kiliseler camiye dönüştürülmüş, haç yerini hilale bırakmış; ermişleri, azizleri ve melekleri tasvir eden sayısız fresk ve mozaik, çoğunlukla kalıcı şekilde kalın bir kireç tabakasıyla çarçabuk örtülmüştü. İslam dininin mutlak sadeliği onların yerine Allah, Muhammed, Ebu Bekir, Hasan, Hüseyin, Ömer, Osman ve Ali isimlerini yerleştirdi. İstanbul ve belki de bütün İslam dünyasındaki camilerin içi Arap harfleriyle yazılı bu sekiz ismin muhteşem hatlarını taşıyan levhalarla süslenmiştir. Üstelik Türkler Hıristiyan kiliselerini bir ibadethane modeli olarak gördüğü için, pek çok Türk camisi Ayasofya'nın az çok benzeridir.
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları 10. Baskı 2021. İstanbulKitabı okudu
Cephede vaziyet iyi değildi. Düşman ilerliyordu. Faysal kuvvetlerinin Mafrak İstasyonu’ndaki üç cephane vagonunu ateşleyeceklerini haber aldım. Haberi, derhal Dera’da bulunan Mersinli Cemal Paşa’ya bir raporla arz ettim. Bizimkiler de cephaneye yetiştiler. Son süratle raporu yetiştiren eski bölüğün eratından beş eri, ceplerindeki altınları vermek
Reklam
Binlerce yıldan daha uzun süre bir imparatorluğa başkent olmuş bir şehrin yirmi dört saat içinde, mağlup edilenlerinkinden tamamıyla farklı bir dile, rakip bir dine ve geleneklere sahip bir millet tarafından kurulup geliştirilen bir devlete başkent olması, tarihte sık rastlanan bir olay değildir. II. Mehmet'in fethini izleyen değişiklikler ani olduğu kadar çok da büyük olmuş olmalıydı. Ve yaptıkları Fatih'e büyük itibar kazandırmıştı. O günden bu güne Kostantiniye'de Hristiyan veya Yahudilere hiçbir şekilde zulüm veya eziyet yapılmadığına inanıyorum. İstanbul'u', Galata ve Üsküdar'ı bir arada düşünürsek, burada bugün belki Hristiyan nüfus Müslüman nüfustan daha kalabalıktır. Bunun nedeni ise Türklerin genelde yeteri kadar takdir edilmeyen hoşgörü geleneğidir. Tabii ki başlıca kiliseler camiye dönüştürülmüş, haç yerini hilale bırakmış; ermişleri, azizleri ve melekleri tasvir eden sayısız fresk ve mozaik, çoğunlukla kalıcı şekilde, kalın bir kireç tabakasıyla çarçabuk örtülmüştü. İslam dininin mutlak sadeliği onların yerine Allah, Muhammed, Ebu Bekir, Hasan, Hüseyin, Ömer, Osman ve Ali isimlerini yerleştirdi. İstanbul ve belki de bütün İslam dünyasındaki camilerin içi Arap harfleriyle yazılı bu sekiz ismin muhteşem hatlarını taşıyan levhalarla süslenmiştir.
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Peygamber Hz. Muhammed’in Halefleri
Ümmetin siyasi yönetiminde hilafet, Müslümanların yaratıcı dehasının ürünüdür. Kuran’da yer alan veya Peygamber tarafından verilmiş ve rehberlik sağlayacak herhangi bir talimat olmamasına rağmen, birkaç saat içinde, altısı Arap hanedanları yönetiminde olmak üzere, neredeyse on üç yüzyıl sürecek olan bir kurum yaratılır. Peygamberin en yakın dostu
Sayfa 132Kitabı okudu
Dimitri hikâyenin sonuna doğru ilgisizleşmeye başladıysa da saygılı bir oğuldu. Belli etmedi. Bu uyduruk hikâyesine inanacak değildi. Hem zaten taşın bir işe yaramadığı dedesinin bunca zamandır süren icraatlarından da belliydi. Taşa yeniden baktı; mavi damarlı taş parçası üzerindeki dualar ve haçla bir tür saygınlık yayıyordu. Yavaşça cebine atarak evden hızlı adımlarla uzaklaşmaya başladı. Manastırın dışında geçirdiği her saat üzerinde bir kirlenmişlik hissi uyandırıyordu. Cebindeki taşı bir daha yokladı. Dedesinin yatağı ve günahlarıyla kirlenmiş bu taşı manastıra götürmek çirkindi. Kurtulmalıydı ama üzerinde dualar yazılı bir nesneyi dereye fırlatmak da içinden gelmedi. Birden karşısında köyün demircisi Stephan’ı buluverdi. Çocukluk arkadaşı, beraber bahçelerde koşuşturup ağaçlardan meyve çaldıkları arkadaşıyla arasına manastırın dünya dışı kutsallığı girivermişti. Stephan ona başka birisi gibi davranıyordu ne zamandır. “Stephan sana bir hediye vermek istiyorum.” Cebinden taşı çıkarıp şaşkın demircinin avuçlarına bıraktı. “Öylesine bir taş değil. Bak üstünde dualar yazılı. Moğolların yerle yeksan ettiği Kiev’deki Aziz Vladimir Kilisesi’nden bir hatıra bu. Sende kalsın. Uğur getirir.” Stephan bir bu beklenmedik hediyeye bir de Dimitri’ye baktı. Okuma yazma bilmiyordu elbette ama değerli ve kutsal bir nesneyi hemen tanırdı. Taşı öptü. Bahar kokusu yakınlarda bir yerlerde tomurcuklanan kayınların mırıltısını ta manastıra kadar ulaştırıyordu.
Sayfa 91 - Dobruca, 1428Kitabı okudu
Parola
Göztepe'deki Kenan Paşanın köşkünde bugün büyük bir üzüntü var. Kenan Paşa barut olmuş, yanına yaklaşılmiyor. Ama Paşa'nın hakkı var. Torunu Öztunç yedek subaylığını bitirip geldi. Öztunç, askerlikte teğmenliğe yükselememişti. Birliğine asteğmen gitti, yine asteğmen rütbesiyle eve döndü. O yıl yedek subay okulunu bitirip kıtaya çıkan ikibinden çok
Reklam
Münih’in beğendiğim ikinci özelliği trafikteki düzen oldu. Burada üç kişiye bir araba düşüyormuş. Bizimkilerin de arabası vardı. Şehrin içinde ve dışında arabaların gelip gidişi parmak ısırtacak bir intizamla oluyordu. Korna çalmak yasağı olmadığı halde korna binde bir, meselâ önde giden bisikletli çocuğu uyarmak için çalınıyordu. Caddelerin,
Konu Esaslı Çalışma
"Konu esaslı programlarda zaman kavramı yoktur. Sadece ders ve konu ismi vardır. Bunlar genellikle günlük olarak hazırlanır. ____ Bu programlarda herhangi bir zaman dilimi yoktur. Saat, dakika ya da günün belirli bir bölümü belirtilmez. _Burada önemli olan o konunun o gün bitirilmesi ya da en azından programda yazılı olduğu kadarki kısmının halledilmesidir. Öğrenciler için en faydalı program türüdür."
Ömer yazılı saat
Bir çocuk" ben öğretmen olacağım " dedi. Ali rıza başını kaldırdı. "Öğretmen olacağım, saat takacağım böyle, dersleri hiç kaçırmayacağım." "Gel ömer "dedi call, ali rıza öğretmen; saati şimdiden tak oğlum koluna, derslerine çalış, çok çalış, öğretmen ol, ders saatlerini kaçırma, saatini da kolundan hiç çıkartma."
Sayfa 105 - Doğan kitap