Eşeklerin fıtratına öykünüyorum ben de: Boşluktan ziyade huzur dolu bir dengeye, sahip olduğum her şeyin, üzerimdeki her şeyin aslında hiçbir anlama gelmediği duygusuna ulaşmaya başlıyorum. Sadece onunla beraber, onun yanında konsantre oluyorum. Ne geçmiş var ne de gelecek; sadece şimdi ve burası var, mutlak bir şimdiki an var. Tıpkı onun gibi, hiçbir kıyafet giymeyen, hiç parası olmayan, sadece yiyip içen ve hiçbir şeyi mesele yapmayan bir eşek gibi, ben de sadece buradayım. Burada nasılsam sadece oyum, tekil bir benlikten ibaretim. Eğer siz de eşeklerin dünyasına dalıp, küçük adımlar atar ve derin nefesler alırsanız, huzur hüküm sürmeye başlar. Her şey kesinlik, sadelik içinde vuku bulur -tıpkı hindiba yemek gibi.