Nasıl güzel bir kitaptın sen!Hem neler olacağını çok merak ettim hem hiç bitsin istemedim.Yalnızlığın,söyleyemeyen sözlerin,bağışlanmamanın,insanın bir tercihinin bedelini ömür boyu ödemesinin hikayesini anlatıyor bize.Cemal,Hatice ve Nergis Hanım'ın bir şekilde kesişen yaşamları,çözülmeye çalışılan bir gizem,geçmişten gelen ve insanın yakasını bırakmayan hüzünler,ayrılık sancısı,hesaplaşılamayan geçmişler...Kitap hem kurgu hem dil ve üslup bakımından insanı doyuruyor,buruk bir tat bırakıyor damakta.Cümleler büyük bir özenle oya gibi işlenmiş.Durup durup yeniden okuduğum,üstüne uzun uzun düşündüğüm,alıntılar yaptığım satırlarla bezeli eser.Ayrıca kadın cinayetleri,özelleştirmeler gibi olaylarla da yüzleştiriyor bizi.Hem akıcı bir eser hem edebî açıdan oldukça doyurucu,usta işi bir ilk roman olmuş.Hayatımın en güzel günlerini geçirdiğim Ankara'ya tekrar beni götürmesi,yine bir kez gidip hayran kaldığım Sinop(Ayancık)'a da uğratarak bir sahil kasabasında yaşama arzumu körüklemesi bakımından manidardı benim için.Everest İlk Roman Ödülü'nü almış ve sonuna kadar hak etmiş.Kitap bitince bir düşündüm Devrim arkadaşım,yoldaşım olmuş olmasaydı bu kadar sever miydim diye.Evet,severdim;Devrim'i tanımasam yine gönül rahatlığıyla aynı cümleleri kurardım.Harika bir kitap yazmışsın Devrim,okuru bol,yolu açık olsun.Yeni eserlerini de heyecanla bekleyeceğim.