Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Birçokları anlamayacak olsa da anlatmak zorunda olduğumuz, gecemizi gündüzümüze katarak insanlara hatırlatmakla yükümlü olduğumuz şeyler var. Her ne kadar menfi duyguların coştuğu bir hengâmda, akıl ve analiz gözden düşse de bir okuyan, bir lahza olsun üzerine düşünen birileri olur diye anlatmamız gereken şeyler var. Zira menfi galeyan, tarih
Sosyoloji "sakinler" arasında kimsenin bırakın yanıtlanmayı, sorulduğunu bile hatırlamadığı sorular sorarak rahat ve sessiz hayat tarzını bozar. Bu gibi sorular belli olan şeyleri bulmacalara dönüştürür; bildik olanı bilmedikleştirir. Ansızın hayatın günlük akışı masaya yatırılır. Artık o yalnızca olası tarzlardan biri, tek ve eşsiz olmayan, "doğal" olmayan bir hayat tarzı olarak görünür.
Reklam
Halim kalmadı artık... Ben sizin kadar genç ve sağlıklı değilim. Şu an gerçekten her şey üst üste geliyor gibi bir uğraşım var zaten. Lütfen artık beni rahat bırakın. Diyecek çok şeyim var. Ama yok. Allah'a havale ediyorum sizleri. Sağlıklı yaşamlarınız olsun.
Günübirlik işlerimizin çoğunu oluşturan alışagelmiş ve tekdüze hareketlerimizi sürdürdükçe çok fazla kendimizi irdeleme ve çözümleme gereği duymayız. Yeteri kadar sıklıkla yinelendiğinde şeyler bildik hale gelirler ve bildik şeyler kendi kendilerini açıklarlar; soru ve kuşku doğurmazlar. (...) Aşinalık yalnızca sorgulayıcılığın ve eleştirinin değil, aynı zamanda yenilik arayışının ve değiştirme cesaretinin de en amansız düşmanıdır. Sosyoloji "sakinler" arasında kimsenin bırakın yanıtlamayı, sorulduğunu bile hatırlamadığı sorular sorarak rahat ve sessiz hayat tarzını bozar. Ansızın hayatın günlük akışı masaya yatırılır. Artık o yalnızca olası tarzlardan biri, tek ve eşsiz olmayan "doğal" olmayan bir hayat tarzı olarak görünür. Sosyolojik Düşünmek Zygmunt Bauman
Of, artık hiçbir şey umurumda değil. Beni rahat bırakın! Zirvesini gördüğüm soytarılık yaşantım artık burada son bulmuş gibi duruyor. Hem de rezil, çirkin ve pis bir şekilde solmuş.
Sayfa 65 - İthaki / 4. Baskı / Japon Klasikleri 29Kitabı okudu
Ama şimdi, hiçbir şeye ihtiyacım olmadığını görüyorum. İşitiyor musun, hiç, ama hiçbir şeye… Hiç kimsenin yardımına, ilgisine ihtiyacım yok… Ben…. yapayalnızım… Bu kadarı da yeter… Artık beni rahat bırakın!
Reklam
Çocukları takip etmeyin rahat bırakın -:)
"Amma çok şey yemişsin, cips, çikolata, gofret, gazoz, sakız, kuruyemiş..." diye saydı. Arkamda aşırı derecede iz bırakmıştım ve farkında değildim. Demek ki, dedem de çöp kutusunu takip edıyordu. O günden sonra bütün yediklerimin ambalajını, bakkalın önündeki çöp kutusuna attım. Böylece ne yediğimi artık kimse bilemeyecekti! Defterimi çıkartıp küçük bir not düştüm. Bu madde olacak değerde değildi ama olsun. "Aslında biz çocuklar gayet dürüst insanlarız. Yaptıklarımızı gizlemeye, gizli işler çevirmeye bizi kendileri sevk ediyorlar. Sonunda bizi de kendilerine benzetecekler..." :-) :-)
Sayfa 28 - Taze KitapKitabı okudu
İnsanın başına her şey gelir. Yolda yürürken üzerinize bina düşebilir mesela veya bir mermi beyninize girebilir. Çoğu zaman kaldırımlarda uzun uzun beklemek istiyorum. Bunu içerleyerek yakılan bir sigara eşliğinde yıldızların uyumsuz şekilde çınlamasını seyrederken yapmak istiyorum. Belki yine üstü başı perişan bir hayalet uğradığı hayal kırklıklarından bahseder ve ben hiçbir şey söylemek veya çalmak zorunda kalmam. Burada benden iyi niyet, hoşgörü, alçakgönüllülük ve zenginlik bekleyen insanlar var. Onlara bir şey anlatamıyorum. Kendi varlığımdan sonsuz şüphedeyim. Işıklarsa şüphesiz şekilde varlar. Ellerim acıyor. Bir şey yazmadım ve beni rahat bırakın. Benim hakkımda sızlanıyorlar. Ben, yüce bir varlığım sanırım. Sanırım artık başka şeyler duyamıyorum. Kendi sesimi ilah edinmiş gibi yırtınıyorum. Kaybettiğim her saniye kızgınım ve gidin diyorum. Yine geliyor. "İyi misin?" diyor. Bu çok saçma. Tabii ki beni düşünmüyor. Hayır. Beni düşündüğüne veya sevdiğine beni asla inandıramayacak. Buna inanmak, tarihi inkâr etmektir. Veya belki yeryüzü incecik yeşil bir tabakayla kaplanıyordur da ben sarı ışıklardan dolayı bunu karamsarlığıma çeviriyorumdur. Yine de hayır.
Kimsenin, hiç kimsenin ne yardımına, ne ilgisine ihtiyacım var... Ben... yapayalnızım... Neyse, yeter artık! Beni rahat bırakın!
Sayfa 135Kitabı okudu
Şaka artık çekilmez hale gelirse, "Rahat bırakın, niye üzüyorsunuz beni?" Derdi. Sözlerinde ve bu sözlerin söylendiği ses tonunda bir gariplik olurdu.
Sayfa 12 - Can klasikKitabı okudu
Reklam
122 syf.
2/10 puan verdi
İnsanlar görüşlerine ilişkin kitapları okumuyorlar. Kur’an olsun, Nutuk olsun, Kavgam olsun, Manifesto olsun; okumuyorlar. Ancak harıl harıl da savunup kafa şişirebiliyorlar. Ne zaman biri kafamı şişirse gider, sırf sus diyebilmek adına olsun, kitabına bir göz atarım. En son kafamı şişiren kişi bir ülkücü oldu ve şimdi de buradayım. Kendi görüşümü
Dokuz Işık
Dokuz IşıkAlparslan Türkeş · Kutluğ Yayınları · 1975731 okunma
Kimsenin, hiç kimsenin ne yardımına, ne ilgisine ihtiyacım var... Ben... Yapayalnızım... Neyse, yeter artık! Beni rahat bırakın!
Sayfa 135 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
1.430 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.