Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
214 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Meşhur korku yazarından oldukça güzel bir korku ve gerilim romanı. Yazarın zamanında çeşitli dergilerde yayınlanan hikayelerinden bir derleme olarak hazırlanmış. Oldukça sade ancak etkili bir anlatımı var yazarın. Bir yaratıkla ilgili olan Mağaradaki Hayalet, bir simyacının intikam öyküsünü anlatan Simyacı, kedilerin öldürülmemesi ile ilgili Ulthar'ın Kedileri ve doğa üstü güçlerle ilgili Ay Bataklığı ciddi anlamda güzel hikayeler. Diğerleri de fena değil. Keyifle okunan bir roman.
Uyku Duvarının Ötesinde
Uyku Duvarının ÖtesindeH. P. Lovecraft · Altıkırkbeş Yayınları · 2010210 okunma
216 syf.
7/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Friedrich Nietzsche,Jean Jacques Rousseau,George Orwell ve bir çok diğer yazarın daha doğrusu felsefecinin doğaya ve bahçeye bakış açıları bu kitapta. Mesela Nietzsche hastalığından dolayı bahçeyi, limon ağacının altında düşünmeyi severmiş. Eski Yunan kentlerinde kusura bakmayın idrarlarını dışarıya yaptıkları için bu devirde yaşayan bilginler bu pislikten kurtulmak için bahçelere gider oralarda sakin,temiz ve mavi gökyüzü altında düşünürlermiş. Kısacası kitapta doğa ve felsefe bir bütünlük oluşturuyor. Dili sade ve akıcı. Ancak bir çok yazar ismi ve felsefi terimler olduğu için zorlanıyorsunuz. Felsefeye meraklı arkadaşlara tavsiyedir.
Bahçede Felsefe
Bahçede FelsefeDamon Young · Can Yayınları · 2014103 okunma
Reklam
95 syf.
10/10 puan verdi
Sadık Hidayet. İran’ lı yazar sade, insancıl ve doğa sevgisi ile göze batmadan sürdürdüğü, kendi eliyle yaşamını sonlandırdığı, kısa ama yoğun yaşam çizgisi sürecinde İran ve dünya edebiyatına olan katkısı sonradan algılanmış, onun seçerek okuduğu ve incelediği kitaplar daha sonralarda dünyaca bilinen popüler, başyapıtlar olmuş. Yazarın arkadaşı
Kör Baykuş
Kör BaykuşSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 202328,2bin okunma
Doğa'nın güdüleri, insanın başka bir insanı öldürmesinin kaynağıdır; bunu öğütler ve diğerini yok edenin insan, doğa'nın gözünde veba veya açlıkla aynıdır, hepsi onun tarafından gönderilmiştir. Doğa, işlemesi için gereken temel materyalleri elde etmek için yok etmek adına tüm yollara başvurur.
... üreme Doğa'nın amacı değildir; Doğa bu durumu yanlızca hoş görür ve ne kadar az çoğalırsak, bu onun niyetleri için daha uygundur.
104 syf.
10/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Faruk Duman okumaya devam ediyorum.Geçen hafta Kırk adlı eserini büyük keyifle okumuştum, bugünse Ve Bir Pars Hüzünle Kaybolur, hem keyif verdi hem de beni üzdü açıkçası. Keyif verdi; çünkü yazarın en sade eseri olarak, en anlaşılır, en net eseri olduğu için okuması en kolay kitabı bir yandan da, bu da beni çok zorlamadığı için diğer eserlerine
Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur
Ve Bir Pars, Hüzünle KaybolurFaruk Duman · Can Yayınları · 2012545 okunma
Reklam
384 syf.
9/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
İlk cümlemi "beklentinizi yüksek tutmayın" diyerek başlamak istiyorum. Kesinlikle çok büyük bir edebi değer olarak görmeyin. Benim bu yazarı merakım aylar öncesine dayanıyor. Fısıltı serisini çok övmüşlerdi ve bu kitapta hit kitapların arasındaydı. Rafta beklerken bu ay bu kitapla başlamalıyım dedim ve başladım. Kitap karton kapak, çok kaliteli yapraklar, ipli ayraç, ciltli bir baskı Pegasus Yayınları. 376 sayfa hızlıca okutturdu. Üslubu güzel ve akıcı. Satır aralıkları ve bölüm bitiş ve başlangıçlarını çıkarırsak sayfa sayısı baya bir düşer. Yazarın dili sade. Önceki okuduğum gerilimlere göre bakarsak Grange falan bu kitap onun yanında çok zayıf kalır. Kitap içeriğine geçecek olursam; başlangıçta doğa kampı yapmak isteyen 3 arkadaşın hikayesi olarak başlıyor. Ama olayların içinde farklı olaylar gelişiyor ve başka bir kurguyla birleşiyor. Dağda mahsur kalacak iken farklı 2 kişi ile karşılaşıyorlar ve sonra olaylar olaylar.... Cinayetler, aşk, doğa vb. farklı türde duygular mevcut. Okumamı hızlandırdı ama debi yönden pek bir şey kazandırdığını söyleyemem. Aslında 8 puan verdim ama sonu çok güzel bittiği için 1 puan verdim. Kısa kestirilip atılmamış bir son. Fısıltı serisini alıp okumak istiyordum ama bu kitaptan sonra beklemeye aldığımı da itiraf etmeliyim. İyi okumalar diliyorum....
Siyah Buz
Siyah BuzBecca Fitzpatrick · Pegasus Yayınları · 20143,035 okunma
Bence, sadece tutkularını dinleyen­ler daha haklıdır, diğerlerinden daha değerlidir, zira bu ses Doğa'nın biricik uzvuyken, öteki aptallığın ve önyargının sesidir.
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Aylak Köpek; Bütün sorunların içerisinde en büyüğü insanlarla uğraşmak! Kafka’nın şu meşhur sözünü hemen hemen hepimiz biliriz; “Edebiyat içimizdeki donmuş denizin buzullarını kıracak bir baltadır.” Bu söz, bu sıkıntılı zamanlarda edebiyatın insanın yaşamındaki yerini -ya da olması gereken yerini demem daha doğru olacak- bir kere daha bizlere
Aylak Köpek
Aylak KöpekSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20212,745 okunma
187 syf.
1/10 puan verdi
Felsefesi sığ. Ozgürlük anlayisi seksten ibaret. Pornografiden rahatsız değilim ancak Pornografiden ibaret olmaktan rahatsızım. Beğenmedim ve ,zorlama ve fazla iddialı, doğa çok ama çok yorumlanmis zira Sade nin belirttiğinin aksine doğa üretmeyi ve uremeyi salık verir. Kisacasi ortak birçok nokta bulacağıma kanı olarak okumama rağmen pek bir bağlaşim kuramadım. Tavsiye etmem...
Yatak Odasında Felsefe
Yatak Odasında FelsefeMarquis de Sade · Ayrıntı Yayınları · 20182,112 okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Eser on dokuz küçük öyküden oluşuyor ve içinde doğa sevgisi ağırlıklı olarak işlenmiş. Deniz, adalar, Rumlar ise hemen hemen tüm öykülerin içinde yer almış... Yazar bir çok öyküsün de günlük kullanılan kelimeler ile yazmış. Yerel yönetimlerin doğanın katledilişine seyirci kaldığınından duyduğu rahatsızlığı da dile getirmiş. Denize ve doğaya olan sevgisini bu küçücük öykülerle dile getirse de; asıl konunun bir gün doğanın yok olacağı endişesini ve buna sebep olanlardan duyduğu rahatsızlığını gözler önüne sermiş... Tüm öyküler güzel olsa da ben en çok kitabın adını taşıyan, "Son Kuşlar" adlı öyküyü beğendim... Kısa öyküleri seven kitap dostlarına okumalarını tavsiye ederim. Yazarın dile sade, öykülerinde belki bir kurgu, olay örgüsü yok ama doğa sevgisinin bu küçücük öykülerde can bulması, okuduğunuza değecektir...
Son Kuşlar
Son KuşlarSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201913,6bin okunma
İnsan doğanın bütün bütüne tutsağı da değildir ona göre; Aline et Valcour'da insanın Doğadan kopabileceği ve ona karşı olabileceği belirtilmektedir: Şu anlaşılmaz Doğayla oynama sanatını daha iyi öğrenmek için saldırmak cesaretini göstermeliyiz ona. Juliette'te ise daha kesin bir dille şöyle denmektedir: İnsan bir kez yaratıldı mı, artık Doğanın elinden çıkmış oluyor: Doğa insanı bir kez yarattıktan sonra artık onun üstünde bir egemenliği kalmıyor. Sade bu fikrinde ayak diremiş ve doğayla bağıntısını anlatmak için insanı buhara, köpüğe benzetmiştir: Ateşte ısıtılmış bir sıvı kabından yükselen buharı düşünelim: Bu buhar yaratılmış olmayıp sadece sonuç olarak meydana gelmiş bir şeydir; heterojendir; kendini meydana getiren elemanın varlığı o kadar önemli değildir, yabancıdır o elemana. Böylece buharın sıvıya bir şey borçlu olmadığını söyleyebiliriz. Sıvının da buharla bir alıp vereceği yoktur. İnsanın Doğa karşısında bir köpük parçacığının evrenin gözünde taşıdığı önemsizlik gibi bir önemsizliği vardır; insana özerkliğini kazandıran da bu önemsizlik olmaktadır. Temelde insan da heterojen olduğuna göre Doğanın düzeni onu- boyunduruk altına alamayacaktır; yani insana ahlaki kararlar alma yeteneği kazandırılmışsa da, bunu ona kabul ettirme gücü kimseye verilmemiştir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.