Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bu mümkün mü? Bir insanla bu kadar uzun zaman yaşamış, onu gözlemlemek için tüm fırsatlara sahip olmuş, en küçük fiziksel ve diğer özelliklerini keşfetmeye özellikle çalışmış olup da sonunda onu bu kadar az, bunu bile fark etmeyecek kadar az tanımış olmak?.. Sanır mısınız... inanır mısınız aşkın böyle şeyler yapabileceğine?..
Şimdiyse bu huzursuzluğu çok daha kesinleşmiş ve acı vermeye başlamıştı, ama artık ne istediğini açık ve net olarak biliyordu : Güzelliğe, aydın bir bilince ve aşka sahip olmak istiyordu.
Reklam
Güzelliğe , aydın bir bilince ve aşka sahip olmak istiyordu.
"Her şeye yetişmek isterken hiçbir şeye yetişememek, her şeye sahip olmak isterken aslında hiçbir şeye sahip olamamak..." modern dünyanın kandırmacası da budur işte.
-Kaybetmekten korkan insan, daha çoğuna sahip olmak ister ki, sahip olduğu bazı şeyler kaybolursa, hiç olmazsa elindekiler geriye kalsın. -Böylece, fazlasıyla sahip olmaya yönelik kişi sonu gelmeyen bir doyumsuzluğa kendini kaptırır.
“Yaşam boyu üç şeyin özlemini çektim: bir küçük ev, iyi bir eş, bir saksı fesleğen. Hiçbirine sahip olamadım,” diyen ünlü komu­tan kimdi? Aslında yaşam ne kadar basit, sevgilim, mutlu ol­mak için insana ne kadar az şey gerekli!
Reklam
İnsan sokağa düştüğü zaman hiçbir beklentisi kalmaz, hiçbir şey umut etmez. Oysa ben aşktan bir şeyler beklemiştim. Aşkı tanıyınca insan olduğumu hissetmeye başlamıştım. Fahişeyken karşılıksız hiçbir şey vermez, hep alırdım. Ama âşık olunca bedenimi, ruhumu, aklımı ve tüm çabamı düşünmeden verdim. Asla bir şey beklemedim, sahip olduğum her şeyi verdim, kendimi tümüyle bırakıp bütün silahlarımdan, tüm savunmalarımdan arınarak çırılçıplak kaldım. Oysa fahişeyken kendimi korur, her an savaşırdım; hiç korunmasız kalmazdım. Gerçek benliğimi korumak için erkeklere dış kabuğumu sunardım. Yüreğimle ruhumu korur; bedenimi edilgen, hareketsiz, hissiz rolünü oynamaya bırakırdım. Edilgen olarak direnmeyi, hiçbir şey vermeksizin kendimi tümüyle korumayı, kendi dünyama çekilerek yaşamayı öğrenmiştim. Diğer bir deyişle, erkeklere bedenime sahip olabileceklerini, ölü bir bedene sahip olabileceklerini, ama tepki göstermemi, heyecanlanmamı, haz ya da acı duymamı beklememelerini söylerdim. Hiçbir çaba, hiçbir enerji harcamaz, sevgi gösterisinde bulunmaz, düşünmezdim. Dolayısıyla hiç yorulmaz, tükenmezdim. Ama aşkta her şeyimi vermiştim; yeteneklerimi, çabamı, duygularımı, en derin duygularımı... Bir azize gibi, bedelini hiç hesaplamadan, elimde avucumda ne varsa hepsini vermiştim. Tek bir şey dışında hiçbir şey istememiştim, hiçbir şey: aşkın korumasına sığınmak. Kendimi yeniden bulmak, yitirdiğim benliğimi yeniden kazanmak. Küçük görülmeyen, aşağılanmayan, tersine saygın ve üstün tutulan, duyarak yaşayan bir insan olmak.
·
Puan vermedi
Yakup Kadri nin gözünden
YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU – GENÇLİK VE EDEBİYAT HATIRALARI TÜRKİYE’DE AYDIN AYMAZLIĞI İlginçtir Namık Kemal 48 yaşında ölür. İki tane dört haneli sayı arasında bir kısa çizgi Namık Kemal’in bütün hayatıdır. 1840-1888. İşte bu kadar. Aynı yaşam süresi 1867-1915 sayıları ile Tevfik Fikret için de geçerlidir. Her ikisi de oldukça kısa bir yaşam
Gençlik ve Edebiyat Hatıraları
Gençlik ve Edebiyat HatıralarıYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınevi · 2017311 okunma
Sahip olmak ve elinden tutmak, ölüm bizi ayırıncaya dek.
Damızlık Kızın Öyküsü
Damızlık Kızın Öyküsü
Margaret Atwood
Margaret Atwood
Sahip olmak ve elinde tutmak, ölüm bizi ayırıncaya dek.
Reklam
" Okçular için­de rekor sahibi olanlara " Tozkoparan " lakabı verilirmiş ve bu unvana sahip olmak da oldukça zormuş. Ahmet Ağa'nın diz üstü eğilerek attığı ok, yerden 55- 60 cm yüksekten giderken yüksek hızın etkisiyle yerden toz kaldırdığı için " Tozkopa­ran " adıyla anılmış. "
Sayfa 154 - Tuti Kitap, 1. Baskı -2016Kitabı okuyor
Elimizdeki en kıymetli şey olan zamanı, ihtiyacımız olmayan bir sürü eşyaya sahip olmak için kullanmak modern insanın laneti gibiydi. Temel ihtiyacı olmayan lüksleri hayatına sokup daha sonra o lüksler olmadan yaşayamıyordu insan.
Yüce Allah'ın, kullarından sahip olmalarını istediği âdâb arasında söz ve fillerde nezih olmak, çirkin ve seviyesiz sözler söylememek, sövmekten ve anlamsız tartışmalar yapmaktan kaçınmak da vardır. Bunun yerine insan güzel ahlak sahibi, yumuşak huylu, herkesle güzel geçinen, insanların kendisine verebilecekleri eziyetlere karşı sabreden ve bütün bunları Allah'ın emrine uymak ve mükâfatını elde etmek üzere yapan bir kimse olmalıdır
🇹🇷🤲 Rütbeli askerler gelecekler annem , o kapıdan benim girmemi bekleyeceksin başta ama sonra o kapı açıldığında rütbeli askerleri göreceksin. Ellerinde al sancak , yüzlerinde keder... Başta anlam veremeyeceksin, bana kızacaksın belki de . Keşke evladımı dağlara göndermeseydim, diyeceksin belki. Acı olacak kalbinde ama gurur da taşıyacaksın. Sonra benim sizlere yazdığım mektuplar ortaya çıkacak, aslında bunun çocukluk hayalim olduğunu anlayacaksın. Ama yine ağlayacaksın. Eğer şehit olursam anne , başını kaldırıp da baktığın o bayrakta olduğumu, gökyüzünde uçan kuşların sahip olduğu özgürlükte olduğumu , bir çocuğun gülüşünde olduğumu bil ve üzülme. Beni ölü de sanma , ŞEHİTLER ÖLMEZ. Sana şimdi söyleyemiyorum anne , kızarsın diye söyleyemiyorum. Secdeye başımı her koyduğumda, Allah ' a , şehit olmak için yalvarıyorum. Ben tek bir şey istiyorum anne, al sancak sarılsın benim tabutuma... Allah bunu bana çok görmesin. Şehit olmak istiyorum annem . Al sancak tabutuma sarılsın istiyorum annem. Kızma bana ...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.