Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
·
Puan vermedi
Cahil Hoca; bir pedagoji kitabı aynı zamanda eğitim felsefesi dersinde okutulan bir kitap olarak da değerlendiriliyormuş. Bize de üniversitesi hocamız bu doğrultuda kitabı okuyarak bir özet çıkarmamızı istedi. Normalde kitapları, diş ağrısı gibi olur olmadık zamanlarda aklıma gelip de bana rahatsızlık verdiği için yarım bırakmam; ancak bu kitabı
Cahil Hoca
Cahil HocaJacques Ranciere · Metis Yayıncılık · 20142,268 okunma
Korkmuyorum çünkü eleştiriler de eleştirilebilir... Akıllı, erdemli olursan mutlaka bir kürsü sahibi olursun. Sokrates olamıyorsan, bir Diyojen olabilirsin ya da her ikisi birden...
Reklam
“İnsan nedir?” sorusu felsefenin en çok sorulan ve en çok üzerinde düşünülen sorusudur. Bu sorunun üzerine eğilmeden önce Farabi’nin insanın nasıl olması gerektiğine bakmamız gerekiyor. Farabi insan için şöyle der: “İnsan ilmi aramakla mükelleftir. İlmi bulmak, onu öğrenmek ve onu anlatmak zorundadır.” Bunun üzerinden insanı ele alırsak, insan bilmeye muhtaçtır. Bilmeyen insanın aklı ve ruhu boştur. İlimsiz bir insanı hayvandan ayıran fazla özelliği de yoktur. “İnsan ilme aç olmalı ve kendini ilimle doyurmalıdır.” Thales, “İnsan araştıran bir hayvandır” derken, Sokrates, “İnsan, sorgulayan bir hayvandır” der. Aristo ise “İnsan düşünen bir hayvandır” der. Batılı filozoflar hayvan benzetmesi yaparak hayvan ve insan arasındaki çizginin fiziksel özellikler değil tamamen düşünce yapısı ve kavrayış ile alakalı olduğunu söylerler.
Gider ayak mizah *
Karısının "Haksız yere ölüyorsun" demesi üzerine "Yoksa sen ölümü hak etmiş olmamı mı isterdin?" diye yanıt verdi Sokrates.
Dusunmede Kendindenlik
Hemen butun goruslerimiz ustun sayilan kisilerden gelme, baskalarindan alinmadir. Hic de kotu degil oyle olmasi; oyle ciliz bir cagda yasiyoruz ki goruslerimizi kendimiz secsek en kotulerini secerdik. Sokrates'in bize dostlarinca aktarilan konusmalarini herkes begendigi icin biz de begeniyoruz, kendi bildiklerimize dayanarak degil. Oylesi konusmalar gecerli degil bugun. Aramizdan Sokrates'e benzer biri ciksa pek azimiz deger verirdi ona. Biz guzellikleri yalniz sivri, siskin, suslu puslu olarak seviyoruz.
Sayfa 282Kitabı okudu
“Eğer görüşlerimi resmi biçimde açıklamıyorsam davranışlarımla açıklarım. Davranışlar sizce de sözlerden daha güvenilir şeyler değil midir?” Sokrates, s.17
Reklam
272 syf.
5/10 puan verdi
Bu kitap bende çokça kitaplar arası çağrışıma sebep oldu. İlk başta rahmetli "Alev Alatlı'nın Hafazananllah" kitabını karıştırırken buldum kendimi. Tam da bahsettiği gibi ne günah ne de ölümden sonra ceza diye bir kavramdan yoksun insanın kör tutkuları anlatılmış. Kör tutku çünkü ilk sırayı ihtiras, sonraki sırayı akıl ve olmayan
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,1bin okunma
İnsanların en bilgesi Sokrates'in, salt kendi kişisel olaylarında doğruyu bulmak ya da en azından yanlış adımlardan kaçınmak için uyarıcı bir iç sese (daemonion) gereksinim duymuş olması, burada insan aklının yeterli olmadığının bir kanıtıdır.
Yanlış yorumun sanatı ve gücü
Ermişin tüm görümleri, korkuları, gevşemeleri, büyülenmeleri bilinen hastalık durumlarıdır ama onun tarafından, derinlere kök salmış dinsel ve psikolojik yanılgılar temelinde, tümüyle başka türlü yorumlanırlar , yani hastalık olarak değil. – Belki Sokrates'in Daimonion'u da kendindeki egonun ahlaksal düşünüş tarzı uyarınca, günümüzdekinden başka türlü yorumladığı bir kulak rahatsızlığıdır. Peygamberlerin ve kehanet rahiplerinin delilikleri ve sabuklamalarında da durum farklı değildir; tüm bunları bu kadar yapan her zaman yorumcuların bilgi, hayal gücü, çabalama, ahlaklılık düzeyidir. Dâhiler ve ermiş diye anılan insanların en büyük etkilerinden birisi de, onları insanlığın kurtuluşları olarak yanlış anlayan yorumcuları zorla kazanmalarıdır.
Sayfa 96 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Sokrates bir şey bilmiyormuş gibi yapmakla insanları akıllarını kullanmaya zorluyordu. Cahil rolü oynayabiliyordu Sokrates -ya da aptal gibi görünebiliyordu. Buna Sokratik ironi diyoruz. Böylece Atinalılarin düşünüşundeki zayıflıkları açığa çıkarabiliyordu hep.
Reklam
Karnı doymuş bir domuz olmaktansa, aç bir insan olmak; doyurulmuş bir aptal olmaktansa doyumsuz bir Sokrates olmak iyidir.
Alfa YayınlarıKitabı okudu
Çok takmayın
Yaklaşık 2500 yıl önce filozof Sokrates, Yunan tanrılarına inanmadığı için idam edildi. Bugün o yunan Tanrılarından Zeus, don markası. Tanrıça Artemis, klozet markası. Aşk ve şehvet tanrısı olan Eros, Prezervatif markası oldu. Boş yere kasmayın, bütün tanrıların sonu budur.
“İnsanların en bilgesi Sokrates'in, salt kendi kişisel olaylarında doğruyu bulmak ya da en azından yanlış adımlardan kaçınmak için uyarıcı bir iç sese (daemonion) gereksinim duymuş olması, burada insan aklının yeterli olmadığının bir kanıtıdır.”
Sayfa 146 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
"Sorgulanmamış hayat, yaşamaya değmez." Sokrates
Sayfa 9 - Psikonet YayıncılıkKitabı okuyor
Platon ve Aristoteles Hıristiyan kilisesinin en büyük kurucu babalarındandır. İnanışa ters düşen belli doktrinlere rağmen, eğer Hıristiyanlık döneminden yüzyıllar önce doğmamış olsalardı, ortaçağda azizlik mertebesine yükseltilirlerdi. İkisinin de arkasında Sokrates vardı, ki muhtemelen o da yeterince bekleseydi Jeanne d’Arc ile beraber azizler arasındaki yerini alabilirdi.Ayrıca Pythagoras da hak iddia edebilirdi, ne de olsa Platon’un Sokrates’in gaye ilkesini bir evren sistemine dönüştürmesine yol açan ipucunu o tedarik etmişti.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.