Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Felsefe birçok insan tipi ve halk yığınlarını ayıran ve dağıtan sayısız yasa koyucu yaratır, farklı üyelerini farklı yerlere yönlendirir, örneğin Pythagoras aracılığıyla müziğe, Thales aracılığıyla astronomiye, Herakleitos aracılığıyla yalnızlığa, Sokrates aracılığıyla sevgi meselelerine, Karneades aracılığıyla kuşkuculuğa, Diogenes aracılığıyla zorlu emeğe, Epikuros aracılığıyla hazza yönlendirir...
Zekalar farklı insan bedenlerini kendilerine yurt edinir. Biri Sokrates, biri Platon, biri Pythagoras. Biri Diogenes'te bulunur. Kimi korkutur, kimi iyi niyetlidir; kimi politikayla, kimi savaşla ilgilenir. İnsanlar gibi onların da farklı karakterleri vardır.
Reklam
İnsanları rahatsız eden şeyler değil, o şeylerle ilgili fikirleridir. Örneğin ölüm korkutucu değildir, Sokrates de böyle düşünüyordu, buna karşın ölümün korkutucu bir şey olduğu fikrinin kendisi korkutucudur. Dolayısıyla engellendiğimizde, rahatsız edildiğimizde veya kederlendiğimizde kendimiz, yani fikirlerimiz dışında kimseyi suçlamayalım. Cahil insan sorunun kaynağı kendisi olduğu halde başkasını suçlar; insanın eğitimi kendisini suçlamasıyla başlar, kendisini veya başkasını suçlamamaya başladığında ise eğitimi tamamlanmış olur.
Sayfa 3
* "Eleştirinin değerli bir eleştiri olup olmadığı, eleştiren kişilerin çokluğuna ya da rütbelerinin yüksek olup olmadığına bakılarak değil eleştiren kişi ya da kişilerin nasıl bir düşünme sürecinden geçtiklerine bakılarak anlaşılır. [..] Yani sevgili dostum, herkesin bizim hakkımızda neler söylediğini o kadar umursamamalı, öte yandan adalet konusunda uzmanlaşmış kişilerin söylediklerini dikkate almalıyız." #sokrates
Sayfa 45 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
* "Toplumsal yaşam, başkalarının bizimle ilgili algıları ile bizim kendi gerçekliğimiz arasındaki uyuşmazlıklarla örtülü." #sokrates
Sayfa 53 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Cehalet mutluluktur demişti ya Sokrates. Yeni anladım ne demek istediğini. Bazen bilmek, haber almak kaygıyı artırmaktan başka bir işe yaramıyor. Bazen bilmek, hayal kurmaya bile engel. Ve seviyorum ben, sonunu bile bile...
Sayfa 120
Reklam
256 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Çok değerli birinin bu kitabı hediye etmesiyle büyük bir zevkle okuduğum bir kitap oldu. İyi ki de okumuşum ve edebiyatı bu kadar güçlü bir yazarla tanışmışım dedim. Kitabı hediye ederken kapağın arkasını okumamı söylemişti, kitabın arkasında da şu muhteşem alıntı vardı: "Ayrılık ne biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık." Kitabı büyük bir hayranlıkla okudum. Neredeyse her sayfasında en az üç yer çizip yıldızladım. Böyle güzel kitaplarla buluşmak çok güzel gerçekten. Yazar sevmeyi, yaşamı, yalnızlığı, ölümü ve çoğu şeyi çok güzel şekilde ifade ediyor. İnsanın acısını insan alır diyor, ölümün canlı suretleriyizdir hepimiz diyor, yalnızlığın acısı ve ağırlığı azalmıyor çünkü insan, yüreğini göğüskafesinde yapayalnız taşıyor diyor... Son olarak Sokrates'in bu düşündürücü sözünü paylaşmak istiyorum: Huysuz bir kişi için, "seyahat adamı hiç değiştirmedi; gitti geldi ama yine aynı aksi, lanet adam" diyorlar. "Gayet tabii-diyor, Sokrates- kendisini de beraber götürdü." Kimi zaman kendimizden bile sıyrılmamazı gerektiği hakikati çok güzel ifade edilmiş burada.. Hep güzel kitaplarla buluşmamıza vesile olacak değerli dostlar edinebilmek dileğiyle..
İnsanın Acısını İnsan Alır
İnsanın Acısını İnsan AlırŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201810,1bin okunma
Sokrates'in Son Arzusu Sokrates, zehirlenerek idama mahkum edilmişti. Zehiri eşsiz bir sükunetle ve elleri titremeden içti. Tesiri kısa bir süre sonra bütün vücuduna yayılmıştı. Bir aralık yüzündeki örtüyü kaldırdı ve başucundaki Kripton'a: "Asklepyos'a bir horoz borçluyuz. Parasını ver, unutmal dedi. Ve sustu. Kripton, "Peki, olur" dedikten sonra ilave etti: "Fakat bize başka bir diyeceğiniz yok mu? Bu suale artık cevap veren olmadı. Son sözünü borçlarının ödenmesini hatırlatmakta kullanmıştı. Doğruluk yolunda ölümü hafife almak, o insanları bir ufuk haline getirmiştir.
Sayfa 29
Sokrates ölüme mahkum edildikten sonra, baldıran zehri içmesine 15 dakika kala flüt çalmayı öğrenmeye çalışıyormuş.. Henry Ford'un söylediği gibi, öğrenmeyi bıraktığımız gün yaşlanırız. Farkında mısınız ? Okulumuz bittiği gün, öğrenmeyi bırakıyoruz.. 18 yaşında yaşlanmaya başlıyoruz. 30'lu yaşların ortasında ölüyor, 70'lerde ise gömülüyoruz. Oysa bilgi edinme hedefi , ömür boyu sürmeli..
Sokrates'e birisi için, seyahat onu hiç değiştirmedi, demişler. O da: Gayet tabii, çünkü kendisini de beraber götürmüştür, demiş.
Reklam
Batı Bilgeliği - Filozoflarla Beş Çayı
Batı Bilgeliği - Filozoflarla Beş Çayı
bu kitabı okumak güzeldi, arada açıp bakmak ayrı güzel. her bölüm için oluşturulan çalma listelerini dinlemek beni o döneme ışınlıyor. ruhsal yolculuk hissini güzelce tadabiliyorum bu şekilde. Sokrates bölümünün çalma listesi: spotify.link/Y9Lu5nh9bJb (kitabı okuyalı uzun zaman olmuş ama bu çalma listesini hâlâ dinliyor antik yunan bahar şenliklerindeymişçesine süzülüyorum bazen)
Aristoteles, tıpkı Sokrates gibi, onu ortadan kaldırmaya karar vermiş politikacılar tarafından, “dinsizlik” ithamıyla mahkemeye verilir. Fakat Aristoteles Atinalıların “felsefeye karşı ikinci bir cinayet işlemelerine engel olmak” amacıyla, 322 yılında Atina’dan ayrılır ve bir Makedon garnizonu olan Khalkis’e sığınır.
Sayfa 12
Sokrates dedemi özledim. akşama bir ziyarete gideyim diyorum habersiz olsun ama bu tontiş tahta! sandaletini zor toparladığım kafama fırlatmasa iyi neyse birkaç meyve suyu içer sohbetle toparlarız kafayı yine m a n e v i sandaleti bırakın diyalog gazabına uğramazsam buralarda olurum
Davranışlar>sözler
“Eğer görüşlerimi resmi biçimde açıklamıyorsam davranışlarımla açıklarım. Davranışlar sizce de sözlerden daha güvenilir şeyler değil midir?” Sokrates
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.