Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Komplonun böylesi
Sözüme güvenin sayın başbakan, buyruğun bizden gerektiği gibi çıktığından kuşkunuz olmasın, Sözünüze güveneyim, öyle mi, sayın içişleri bakanı, Yani benim denetlediğim kısma kadar olan bölümüne, Evet, o bölüme, Öyle ya da böyle birkaç kişinin ölebileceğini biliyorduk, Tamam ama yirmi üç kişi değildi herhalde, Yalnızca üç kişi olsaydı, onlar da
141 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bu hikâyeler konuşuyor! Romandan farklı olarak bir hikâyeyi beğenmem için kısa yapısı gereği anlattığı konunun bende alelade olmayan bir şeyleri uyandırması lazım. Bunu hissettiğim her hikâyeyi ve her yazarı severim. Sırça Köşk tam da bu kriterleri karşılayan bir kitap oldu benim için. Hatta okumak için geç kaldığımı bile hissettim. Sabahattin
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,5bin okunma
Reklam
114 syf.
8/10 puan verdi
İspanya İç Savaşı, İspanya’da 17 Temmuz 1936 – 1 Nisan 1939 tarihleri arasında ve Avrupa’nın göbeğinde gerçekleşmiş mini bir dünya savaşıdır adeta. Savaşa şu ya da bu şekilde karışmayan ülke kalmamış gibidir. İspanya’da Cumhuriyet ilk defa 1873’de ilan edilip hükümet kurularak monarşinin restorasyonuna gidilmesine rağmen ömrü çok kısa oldu.
Bask Ülkesi ve Katalonya'da İspanya İç Savaşı
Bask Ülkesi ve Katalonya'da İspanya İç SavaşıMiguel Romero · Yazın Yayınları - Politika Dizisi · 19965 okunma
Davet
Hobbitler bir sabah uyandıklarında, Bilbo'nun ön kapısının güneyindeki büyük çayırın çadırlar için kullanılan ipler ve direklerle dolu olduğunu gördüler. Yola doğru inen eğime özel bir giriş bölümü kesilip açılmış, buraya geniş basamaklar ve büyük beyaz bir kapı yapılmıştı. Çayırın yanında bulunan Çıkınsaçması Sırakovukları'ndaki üç aile
Metis Yayınları - The Fellowship of the RingKitabı okudu
Hruşçov konuşmasının pek çok yerinde, büyük bir memnuniyetsizlikle, Stalin'de kolektif çalışma anlayışının olmadığını dile getiriyor ve kolektif yönetim ilkesini çiğnemesinden yakınıyor. ''Kapalı oturum''da (20.Kongre) yaptığı bu tür açıklamalardan bir örnek: ''Yönetimde ve çalışmada kolektiviteye tahammül edemeyen, yaptıklarına sadece karşı
Sayfa 32 - YordamKitabı okudu
294 syf.
·
Puan vermedi
Schrödinger’in Kedisinin Peşinde
Schrödinger’in Kedisinin Peşinde
adlı kitaptan tanıdığım John Gribbin'in Michael White ile birlikte yazdığı biyografiyi okumaktan büyük zevk duydum. En kapsamlı biyografi olmasa da, Einstein'ın hayatını, içinde bulunduğu bilimsel gelişmeler hakkında kısa bilgiler vererek işlemiş olmasını çok beğendim. Abartmayı
Einstein
EinsteinJohn Gribbin · İnkılap Kitabevi · 200526 okunma
Reklam
Gizem
Çizgi romanımızın konusu oluşturan kurgunun temelleri: 1888 yılında Londra'nın Whitechapel semti sonradan ün kazanacak bir seri cinayete sahne oldu. Burası kentin en fakir ve kötü ün yapmış bölgelerinden biriydi. Polisin bile girmeye çekindiği bir tür kurtarılmış bölge idi. Şiddet her an gündemde olmasına rağmen, cinayetlerin işleniş şekli
Sayfa 15 - Lâl KitapKitabı okudu
336 syf.
9/10 puan verdi
4 kitaplık serinin sonuncusu ve bence en güzeliydi. İlk kitapta iyiydi fakat ikincisi ve üçüncüsü okunmasa da olur türündendi. Hatta bu yüzden bu kitaptan hiç ümidim yoktu. Serinin başından beri kız kardeşlerin başına bela olan üvey abileri Garth ve sert polis kızımız kızların koruyucusu Dana ile ilgili. Maalesef ki olay ve duygu yoğunluğunu anlayabilmek için diğer kitapları okumuş olmanız lazım. Serinin başından beri kötü adam olan Garth aslında en sevdiğim karakter oldu. Dana'da aynı şekilde. Kitabın sonunda Jed'e bile üzülüyorsunuz haberiniz ola ....
Aşkın Peşinde
Aşkın PeşindeSusan Mallery · Pegasus Yayınları · 201485 okunma
484 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap gerçekten güzeldi! Beklediğime değmiş dedim. Tabii kitabın sonunda apışıp kalmam ne kadar güzeldi orası tartışılır!(Bozguna uğradım dostlar) Neyse kitabın başlarından başlamam gerekirse, ben okurken biraz eksik hissettim. Gregg'in Aleka'nın Amazon olduğunu öğrenmesine yeterince şaşırmamış gibi hissettim. Bir Ajan olarak daha araştırmacı, pimpirikli olmasını beklerdim açıkçası. Bilmiyorum ya da sadece ben böyle hissettim. Ama bu tabii ki kitabın başındaki kısımlar için bir yorumdu. Bunun dışında ilerleyişi akıcıydı. Aleka'nın yalanları yaka silkecek cinstendi, hele sonuncusu... Kitapta son yalanı gibi görünse de Gregg için her şeyin başlangıcı oldu. Gregg'in hayatındaki tüm doğru bildiklerinin tek tek yıkılışını okudum, okuduk. Polisiye kısmı sanırım kitabın anca ortalarına kadardı. Bu da gereken ilk malzeme kullanılmış ve olay döngüsünün ilerleyişine gereken harç dökülmesine sebep olmuş gibiydi. Yani asıl olaylar için geçiş kısmı olarak kullanılmıştı. Ama tabii ki Ajan Gregg, Ajanlığının faydalarını hep gördü ve görecek... Aleka ile Gregg yakınlaşmaları... bilemiyorum hep diken üstündeydim gene Aleka bir şey yapacak ve Gregg'i üzecek(ve beni şaşırtmadı!) diye o yakınlaşmalara sevindiğim söylenemez ama tabii ki, komiktiler. Koperleri, Amazonlardan daha daha daha iyi buldum. Ama tabii ki Büşra'nın okuyucusu olarak hep şüphe ile okuduğumu es geçemeyeceğim. Neyse Aleka'nın son yalanı ile, asıl olaylar bundan sonra başlayacak...
Zincirlenmiş Kalpler
Zincirlenmiş KalplerBüşra Toraman · Ephesus Yayınları · 2019410 okunma
Bizim bütün tarihimiz, muallimin yükseltildiği devirlerde şan ve şerefle medeniyet ve ahlakın zirvelerine tırmanmış, muallimin alçaltıldığı devirlerde ise uçurumlara yuvarlanmıştır. Muallimin alçaltılması, onun devlet emrinde bir bende haline getirilmesiyle başlar. XVII. asırdan beri, şeyhülislamların bir çoğu, devlet siyasetinin telkiniyle fetvalarını vermeğe başladılar. Gaye, hükümdara yaranmak, vasıta ise ilim ve şeriat oldu. Zamanla, medrese istiklalini kaybederek, tamamıyla devletin eline geçti. Müderrisler (medresede öğretmen), devlete ait menfaatlerin simsarı oldular. Devlet siyaseti güdenler bu mevkilere getirildi. Sonra da daha beşikte iken ulema denen sabilerin başına sarık sarıldı. Nihayet sonuncusu muallimliğin meslek halinden çıkarılması oldu.
Reklam
367 syf.
·
Puan vermedi
Sevinç Çokum'un okuduğum 5-6 kitabından sonuncusu oldu. Hikayelerinden çok tat alamıyordum ( kısa hikayelerden pek hoşlanmıyor olmamın da etkisi olabilir bu durumda- ancak Kırım'ı anlattığı Hilal Görününce adlı romanı çok farklı bir yerdeydi benim için. Lacivert Taşı da bir roman ve güzel bir roman. Takriben 1905-1925 yılları arasını aynı aileye mensup üç farklı karakterin ağzından anlatıyor. Çerçilik yapan Siirtli Arap bir ailenin Osmanlı'nın yıkılış dönemlerine denk gelen hayatlarından kesitler sunarken o dönemin ruhunu, geleneklerini, hayat tarzını, sosyal ilişkilerini aktarmaya çalışıyor. Lacivert Taşı ise aileye uğur getirdiği inanılan bir taş.
Lacivert Taşı
Lacivert TaşıSevinç Çokum · Kapı Yayınları · 2019173 okunma
Geri135
540 öğeden 526 ile 540 arasındakiler gösteriliyor.