Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yapılan-yapılması gereken
Kültür sorununa yaklaşım nasıl olmalıdır? Bir toplumun kendi geçmişini ve kültürünü, toptan mahkum etmesi bilimsel­ likle bağdaşır mı? Toplum kendi öz geçmişiyle bağlarını bu biçimde koparırsa ne gibi sonuçlar ortaya çıkar? Bir toplum kültürünü "gericidir" diye inkar ederse, tarihsel süreklilik nasıl sağlanır? Tarih, sonuç itibariyle
Resmî tarihin "uydurulmuş” olmaktan ötürü "iler-tutar" tarafı yoktur, dolayısıyla son derece de kırılgandır. Sadece kurulu düzenin tarihçileri, akademik statünün gardiyanları tarafından "savunulması" yeterli olmaz. Resmî tarih, yasalar ve mahkemeler tarafından da korunmaya muhtaçtır. Herhangi biri, resmî tarihi, resmî yalanları teşhir edip gerçek tarihe ulaşmak gibi bir çaba içine, mayınlı alana girer, rejimin tabularına dokunursa, karşısında sadece devlet tarihçisini, zihin gardiyanlarını, sömürü düzeninin "aydınlarını" bulmaz, polisi, savcıyı, yargıcı, nihayet hapisaneyi de bulur.
Reklam
Filistinlilerin teslimiyetine neden olan başlıca etkenler: 1. Arapların acizliği ve onlardan bir kısmının, Amerika'nın uşağı olması sebebiyle insanların içini kaplayan acı, ızdırap, korku ve ümitsizlik, 2. Sovyetler Birliği'nin yıkılması ve İsrail'i sürekli koruyup kollayan Amerika canavarından duyulan korku, 3. Cihad yolunun, uzun, külfetli ve bu yolda verilen kurbanların fazla olması, şeklinde özetleyebiliriz.
Güç verilince yozlaşan her şey gibi din de yozlaştı
İslam ve gericilik Birinci Dünya Savaşı sonrası İttifak Devletleri'nin işgaline karşı Sovyetler Birliği'nin yardımıyla Atatürk liderliğinde bir ulusal bağımsızlık savaşı veren Türkiye, İkinci Dünya Savaşı ertesi NATO üyesi oldu ve giderek yabancı sermaye tarafından kuşatıldı. Egemen sınıf, komünizm korkusuyla "dış saldırıya ve iç karmaşaya karşı toplumsal bağları pekiştirecek ahlaki ve toplumsal bir güç" ihtiyacını hissetmeye başladı. Bu bağlamda, devlet okullarında müfredata yeniden din dersi koyuldu, imam hatip okulları açıldı ve devlet radyosunda dinsel programlar yayınlamak gibi dini destekleyici kimi önlemler alındı.
Sayfa 319Kitabı okudu
Sözde Müslümanların vicdanı: Doğu Türkistan X Filistin ✓
Ortadoğu'nun emperyal güçlere duyduğu kızgınlık her daim tutarlı olmamıştır. Rusya çarlarının imparatorluk fetihlerine sahip çıkan ve bunları daha da genişleten Sovyetler Birliği, Orta Asya ve Kafkasya'da on milyonlarca Müslüman tebaayı zorbalıkla yönetti. Yine de Sovyetler Birliği, Arap toplumundan benzer bir öfke ve nefret çekmedi.
Sayfa 78 - Kronik YayınlarıKitabı okudu
DEMOKRASİLER SAVAŞMAZ
Demokrasilerin savaş yapmadığı sıklıkla söylenen, genelde de üzerinde anlaşılan bir düşüncedir. Demokratik hükümetler halk tarafından seçilir, halka hesap verir, çok ender istisnalar dışında halk barışı tercih eder. Diktatörlüklerin barış yapmadığı, daha az benimsenmekle birlikte, aynı ölçüde doğrudur. Dünya savaşı, Üçüncü Reich tarafından başlatıldı, yenilmesiyle sona erdi. Soğuk Savaş, Sovyetler Birliği tarafından başlatıldı, yıkılmasıyla sona erdi.
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
"American way of life" demek ha
Üretim fazlasını elden çıkarmak isteyen ABD, Türkiye'ye açtığı kredilerle ve önerdiği "büyüme modeli" aracılığıyla ihra­catını artırırken; Türkiye'de de başlangıçta ortaya çıkan tablo "umut verici" görünüyordu. En azından 1950'li yıların başında durum buydu. Türkiye'nin "Küçük Amerika" olacağına inanan­ların sayısı
Kassandra Damgası
Ömrünün ilk yıllarında elinden çok çektiği ancak Sovyetler Birliği döneminde açıkça, isim vererek eleştiremediği Stalin'i burada sıkça anar mesela. Hatta onu, Hitler ile aynı kefeye koyar.
152 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Ürkünç Bir Peri Masalı"
"BÜTÜN HAYVANLAR EŞİTTİR. AMA BAZI HAYVANLAR ÖBÜRLERİNDEN DAHA EŞİTTİR." Kitap bir masal anlatımıyla yazılmış ama aslında bu kitap "reel sosyalizmin" bir eleştirisi niteliğindedir. Napoleon isimli domuz ise eski Sovyetler Birliği Hükümet Başkanı Stalin'i simgeler. Konusu kısaca şöyle : Hayvanlar insanların zulmü altında yaşamaya dayanamaz ve insanları çiftlikten kovarak çiftliği kendileri yönetmeye başlar. Tabii öne çıkan -zeki sayılan- hayvanlar olur. Snowball ve Napoleon adında iki domuz. Hiçbir konuda anlaşamıyorlar, birinin ak dediğine öbürü siyah der. Sonunda Napoleon Snowball'u çiftlikten kovar -köpeklerinin yardımıyla- Çiftliği kendisi yönetmeye başlar ve olaylar bu şekilde gelişir... Asıl dile getirilmesi gereken kitaptaki en önemli olaylardan biri ise şudur: Ayaklanmanın başında "YEDİ EMİR" kaleme alınıyor ve bütün hayvanların bu yedi kurala uymakla yükümlü oldukları açıklanıyor. Daha sonra ise bu kurallar domuzlar tarafından çiğneniyor. Kurallarda ufak kelime değişiklikleri yapılarak diğer hayvanlar manipüle ediliyor... Başta "Bütün hayvanlar eşittir" yazılan duvarda tüm emirler ve yazılar silinerek "BÜTÜN HAYVANLAR EŞİTTİR AMA BAZI HAYVANLAR ÖBÜRLERİNDEN DAHA EŞİTTİR." yazılıyor...
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020245,9bin okunma
Reklam
Sovyetler Birliği Komünist Partisi Tarihi
Lenin bu savaşta tek doğru sloganın ancak haksız savaşın haklı savaşa ,,emperyalist savaşın iç savaşa ve ezilen sınıfların kendilerini ezenlere karşı savaşı yani devrimci savaşa dönüştürülmesi olduğunu belirtti.
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığına oturmuş olan eski Sovyetler Birliği Komünist Partisi Politbüro Üyesi Haydar Aliyev, Moskova'nın tavrına paralel olarak Çeçenlere yardım ettiği gerekçesiyle Ermenilerin korkulu rüyası Ruşen Çevadov'u bir komplo sonucu öldürtmüş, Elçibey döneminin İçişleri Bakanı İskender Hamidov'u tutuklatmış ve bilahare mahkûm ettirmiştir.
Sayfa 39 - Küresel KitapKitabı okudu
Sovyetler Birliği coğrafyası, tarihi ve edebiyatı da aynı isteksizlikle öğretiliyor. Okullardan cahil bir nesil mezun oluyor.
615 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Matematikçi ve eski bir satranç oyuncusu olan #vladimirmakanin in 1999 yılında #edebiyat alanında Rusya Federasyonu Devlet Ödülü aldığı aldığı romanı #underground ya da #zamanımızınkahramanı . Underground ya da Zamanımızın Kahramanı yazarın en çok okunan romanı . Bildiğiniz sürükleyici, akıcı bir konusu olan bir #roman beklemeyin . Bu nedenle
Underground
UndergroundVladimir Makanin · Alfa Yayınları · 201651 okunma
48 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
#büyükdefterkanıtüçüncüyalan ve #dün kitaplarıyla kalemine, anlatım üslubuna vurulduğum Agota ile selamlıyorum sizi Ne kadar yalın ama ne kadar derin bir metindi. Yazarın tek otobiyografik metni olan bu kitap Agota’nın Macaristan’da ailesiyle birlikte aza kanaat ederek geçirdiği mutlu yılları ile başlıyor. Savaş sonrası gelen yoksulluğa mukabil zorlu koşullarla dolu yatılı okul dönemi bu mutluluğa gölge düşürür. Derken Stalin ölür ve sürgün yıllar başlar. Lozan yılları ile yeni bir ülkenin yani yeni bir anadilin kapısındadır artık, düşman bir dildir bu. Zirâ dayatmacı ideolojileri ile Sovyetler Birliği hem ülkenin ekonomik kalkınmasına olanak vermemekte hem de ulusal kültürlerini ve kimliklerini yok etmeye çalışmaktadır. Ágota kucağında bebeği ve eşiyle yirmi bir yaşında sığınmacı olarak İsviçre’ye yerleşir. Hiçbir zaman kendini bir parçası olarak görmediği halkın arasına tam anlamıyla hâkim olamadığı dil ile karışır. Ama okumak ve yazmak onun yaşamının anlamlıdır. Bu yüzden tüm gayretiyle ve hatta inadına Fransızca yazar ve okur. Aidiyetsizliğini ve sıla hasretini okuduğum satırlarda aklımın koridorlarında hep #nazımhikmet yankılandı. Memleketim, memleketim, memleketim, Ne kasketim kaldı senin ora işi Ne yollarını taşımış ayakkabım, Son mintanın da sırtımda paralandı çoktan, Şile bezindendi. Sen şimdi yalnız saçımın akında, Enfarktında yüreğimin, Alnımın çizgilerindesin memleketim, Memleketim, Memleketim…
Okumaz Yazmaz
Okumaz Yazmaz
Okumaz Yazmaz
Okumaz YazmazAgota Kristof · Can Yayınları · 20231,088 okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.