Haset, olmayanı arzu etmek;
kıskançlık, olanı kaybetmeyi istememek üzerine kuruludur. Rekabet ise, haset ya da kıskançlık yaşandığında veya haset, kıskançlık ya da rekabete maruz kalındığında girişilen çetin mücadeledir.
Tanımlamaları üzerine köklenip dallanıp çicekler de açabilen bir kitap.
Herkeste olabilecek olan kin, nefret, haset duygularının olumsuzluğuna odaklanıp kendimizi ve çevremizi zehirlemesi yerine bu yaşam gücünün yoksunluğunu hissettigimiz veya sınanmayarak farketmediğimiz hasretler olacağı ve bu hasretleri gidermeye yönelik bir enerji yolu belirlemenin önemi vurgulanıyor.
Yaşadığımız bu duyguları kendimize anlatabilmemiz veya kabul edilebilir bir şekilde dışa vurmamız, buna tahammül ederek üstesinden gelmemizi de sağlayabileceği bir çözüm önerisi olarak çok güzel.
Sıklıkla bu duyguların geleneksel kökenini, kadın ve erkek üzerindeki oluşumunu ayırarak detaylıca anlatmış.
Hayatın tam içinde olan ve hergün bolca karşılaşabileceğimiz hikayelerle de keyifle okunası bir kitap.
Her ne düzeyde olursanız da bakış açınızı genişleteceğine inanıyorum.