Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Açalım gözlerimizi yeni ekin demetleri üzerinde Orada uyuyalım O zaman dolaşacağız göklerdeki dünyalarda Tanrı'ya yaklaşarak Çatılarımızı gümüş yabasıyla delecek Tanrı Kaldırarak ateşin ruhunu başka dünyalardan. Bir esrime gününde uçurumun üzerinde Meryem'in sevinci patlayacak Altın çığlıkları düşecek, özgürlüğe kavuşan yüreklerimize. * Sevinçlerin dansettiği ovada Atların koşuşlarını dinleyelim; Kapı orada, Anahtarsız, Onu bir kuş korur,
Sayfa 100Kitabı okudu
Reklam
“Ah Tanrım! Tanrım! Nedir tüm bunlar! Madem uyumak lazım, o zaman uyuyalım!”
- Başımdan o kadar çok şey geçti ki, şu anda tek isteğim uyumak. - Biz zaten uyuyorduk. - Hadi uyuyalım o zaman.
Kimseler uyumasın artık! Macbeth uykuyu öldürdü!
--- Yeter, sus artık! Bir insana yaraşan her şeyi yapmaya varım. Ondan ötesini yaptın mı, İnsan olmaktan çıkarım. • Uyuyanlar ve ölenler birer resimdir sadece! • Gökler kızmış insanoğlunun ettiklerine, yıkacaklar neredeyse kanlı dünyasını. • Haydi, gidip uyuyalım.Benimkisi delilik. • Ama unutma ki bu aşağılık dünyadasın: Çoğu zaman kötülüğü baş tacı edip, iyiliği çılgınlık sayan dünyada. • Dayan yüreğim! Son umutlarım da yıkıldı! • Dile getir duyduğun acıyı! Dert sustu mu yüreğe dolar için için, yıkar yüreği! • En uzun gecelerin de bir sabahı var. Ben güneşi görmekten bezdim artık. Varsın bütün dünya yok oluversin! --- Kim o ? Ama cehennem olamaz burası, fazla soğuk.
Reklam
Kocaman bir dolunaydan yansıyan daha parlak bir ışık.Tatlı bir poyrazla serinlemiş rüya gibi bir gece. Havada insana huzur veren bir koku... Sokaktaki ıhlamur ağacının kokusu... Aralık pencereden süzülen rüzgâr... Yatakta birbirine karışmış bedenlerimiz. Nüzhet şefkatle sarılmıştı bana.“Uyuyalım, sadece uyuyalım. Bakalım sevişmeden, ne kadar tahammül edebileceğiz birbirimize?” Saatlerce tahammül etmiştik... Tahammül ne kelime, büyük bir mutlulukla, en tasasız, en rahat uykularımdan birini uyumuştum o gece. “Aşk, sadece dokunmak değildir.” Yanımda hafif hafif soluk alan bu beden, sanki bir başkası değil, benim parçamdı; benim başımdı, göğsümdü, sırtımdı, ellerimdi, bacaklarımdı, soluğumdu, tenimdi. Gördüğü rüya benim rüyamdı. Onun huzur içinde yüzen gözleri benim göz kapaklarımın altındaydı. Sanırım, Nüzhet için de aynıydı durum.“Mışıl mışıl uyumuşum,” demişti sabah kalktığımızda. “Sende insana huzur veren bir şey var.” Ama demek ki huzur yetmiyordu. Heyecan da lazımdı yahut bende eser miktarda bile bulunmayan renkli bir kişilik. Renkli kişilik mi dedim, aslında tam olarak ne anlama geldiğini bile bilmiyorum. “Sen grisin,” demişti yıllar sonra flört ettiğim genç bir kadın. “Renkler seni korkutuyor.” Sonra da kalkıp gitmişti masadan. Bir daha ne aramış, ne sormuştu. Nüzhet sıkıcı bulmazdı beni... Bulmaz mıydı? O zaman, neden beni terk etti?
Sayfa 26 - everestKitabı okudu
"Geç oldu kardeşlerim, artık uyuyalım. Sabah ne olacağına o zaman bakalım." "Dediğin gibi olsun. "Olsun ama ne değişecekti geceden sabaha? Aynı güneş Roma'nın da üstüne doğmayacak mıydı? "Tuhaf," dedi gezgin, azatlının içinden geçeni sezmişçesine. "Yıllardır oradan oraya gezinip duruyorum. Bunca tecrübenin bana öğrettiği bir şey var ki bir mağarada ya ölünür ya doğulur. Kim bir mağaraya girip de dışarı aynı kişi olarak çıkmış ki? Tanrı yardımcımız olsun. Hele bir uzanalım, biraz uyuyalım."
Sayfa 379Kitabı okudu
İç Döküntüsü-1
Uyuyorsun şimdi. Ya da uyuyacaksın birazdan. Uyu kuzum. Ama bir taraftan da beni dinle. Senden önce sevdiğim kadın uyurken bile dinlermiş beni. Her ağladığımda yatağından fırlayıp kucaklar, öper, emzirir, tekrar uyutana kadar başımda beklermiş. Annemmiş... Şimdilik işler iyi gitmiyor. Tabii şimdilik. Biliyorsun hepsi geçecek bunların. Umutsuzluğa kapıldığının farkındayım zaman zaman. En çok da o zamanlar üzülüyorum. İnan bana hepsi geçecek. Pessoa şey diyor ya hani kitabında "Kuvvetli bir inanç ve yeterli isteğin üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey yok." Ben hem bütün gücümle inanıyorum sana hem de bütün kalbimle istiyorum. Sen de aynı şeyleri düşünüyorsan, gerisini zaman halleder hiç merak etme... Günler iyice birbirine benzemeye başladı burada. Bu iyi bir şey mi yoksa kötü bir şey mi emin değilim. Ama şunu biliyorum ki o birbirine benzeyen günlerin içine sızan her şeyde biraz sen varsın. Kitap okurken senin sevebileceğin yerlerin altını çiziyorum, radyoda sevdiğin şarkılar çıktığında ben sevmesem de koşulsuz bir saygıyla sonuna kadar dinliyorum ve annemle günde en az bir kez senden konuşuyoruz... Biraz içtim yine bu gece. İçip içip yazıyorum diye kızar mısın ki? Bu gece kızma e mi kuzum? İnsan çarşamba gecesi neden içer? Çok özlediği biri vardır da ondan içer. Bu çarşamba gecesi de çok özlüyorum ben seni. Ama biliyorum hepsi geçecek bunların. Umutsuzluğa kapılıp beni üzme. Pessoa'yı aklına getir, beni oradan hiç çıkarma, üstünü sıkıca ört ve içinden bir şarkı tut. Ben de burada o şarkıyı mırıldanayım ve ayrı yerlerde yan yana uyuyalım...
60 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.