Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Sorarlarsa, 'Ne yaptın bu dünyada?' diye, rahatça verebilirim yanıtını: 'Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyarın arasına doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından..."
Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyarın arasına doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından...
Sayfa 252 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
13 Kasım 1973: Atsız Toptaşı Cezaevi'nde Dört aylık rapor Adli Tıp'ta Kasım ayına kadar bekledikten sonra kabul edilmemiş; reviri olan bir cezaevinde cezanın çekilebileceği belirtilmiştir. Bunun üzerine Atsız, "13 Kasım 1973 Salı günü davet edildiği Bostancı Karakolu'ndan İstanbul İnfaz Savcılığına sevk edilmiş ve orada resmî
Bak ben kaldım, sen de Kal! Karanlığa bir yarım ekle yalnız bir de yağmur kız ekle ve kal istersen yarısı mavi yarısı bordo bu ödünç şiirde Ya da; Ya yağmuru da alıp gidelim buralardan Ya yağmuru terk ettiğin parka bırak beni de!
-Çok değişmişsin. -Yalnızım ondan. Yalnız kaldım mı, neşeli gençlik uçup gidiyor.
Sayfa 261Kitabı okudu
“Ziyadesiyle aldatıldım, ziyadesiyle terk edildim, ziyadesiyle yalnız kaldım... Gidenlerin ardından boşları toplarken her seferinde, ‘Bu son’ dedim, bu son, bir daha ağlamak yok, bu son...”
Sayfa 103 - (e-kitap)Kitabı okudu
Reklam
Şu beş yıl durmadan sevdim. Ama onu mu, kinimi mi sevdim, bilmiyorum... Hayır, onu... ah, onu sevdim... Onu değil, yalnız kinimi sevdim ben; yalan bu! O zaman on yedisinde ya var ya yoktum, Mitya. O da tatlı dilli, neşeliydi, şarkı söylerdi bana... Belki de cahilliğimden gözüme öyle göründü. Oysa şimdi, aman Tanrım, o değil bu, bambaşka bir adam. Yüzünü görünce tanıyamadım.Timofey'le buraya gelirken yolda hep "Nasıl karşılaşacağız, ne diyeceğim ona, birbirimize nasıl bakacağız?” diye düşünüyordum. İçim gidiyordu, ama karşılaşınca üzerime bir kova bulaşık suyu dökülmüş gibi oldum, öğretmenler gibi konuşuyor, ukalaca laflar ediyor, büyüklük taslıyor, öyle bir çalımla karşıladı ki, afalladım kaldım. Söyleyecek söz bulamadım. İlkin o uzun Polonyalıdan çekiniyor sandım. Oturup yüzüne bakıyor, "Neden onunla konuşacak şey bulamıyorum?" diye düşünüyordum. Sana bir şey söyleyeyim mi Mitya, beni bırakarak evlendiği kadın bozmuş onu... O getirmiş bu hale... Ah nasıl utanıyorum bilsen, Mitya, bütün hayatımdan utanıyo- rum! Lanet olsun o beş yıla, lanet olsun!!
Sayfa 585 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Çok uzun süredir özlemle baktım uzaklara. Çok uzun süre yalnız kaldım: bu yüzden unuttum susmayı.
O anda babam düştü aklıma, ve ilk kez farkettim ki, onu doğru bir şekilde asla sevmemiştim. Delikanlıyken onu çok uğraştırıp kederlendirmiş, sonra çekip gitmiştim ve annemin ölümünden sonra da yalnız bırakmıştım, ona dair çokça öfkelenmiş ve sonunda tamamen unutmuştum. Hayal etmek zorunda kaldım (şimdi); (babam) ölü yatağında yatıyor ve ben yalnız ve yetim olarak onun başucunda dikiliyorum ve ruhunun çıkışına tanık oluyorum, ki o ruha hep yabancı kalmışım ve sevgisi için hiç uğraşmamışım.
Sayfa 109Kitabı okudu
Benim dostlarım çoktandır yok artık, yalnız kaldım. Sohbet edecek kimsem yok... Geceleri ölümle sohbet ediyorum. Ya siz?
Sayfa 185 - Kafka & 1. BaskıKitabı okuyor
Reklam
belki yazdan kaldım. belki bir akşamdan usandım yıllardır yalnız yaşamaktan
Sayfa 44
Öyle yalnız, öyle boş kaldım ki ağlıyordu yapraklar son kalanlar, sonra düştü onlar da gözyaşları gibi. Ne daha önce ne de sonra böyle birden yalnız duymuştum kendimi.
“Sorarlarsa, 'Ne iş yaptın bu dünyada?' diye, rahatça verebilirim yanıtını: Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyar insanın arasında doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından..."
Bir gün bir dostum bana: 'Bir ölüye göre fazla nefes alıyorsun demişti'. Başta yadırgamış, ama sonradan ona hak vermiştim. Yaşamaya büyük bir yeteneğim olduğunu düşünüyorum. Yani nasıl yaşanması gerektiğini çok iyi biliyorum. İyi hayat nasıl geçirilir, çok iyi biliyorum. Ama ilgimi çekmiyor. Yani yaşamaya büyük bir yeteneğim var ama ilgimi çekmiyor. Durmayacak kadar yorgun ama ölemeyecek kadar hayattayım. Neden böyleyim? Ve neye dönüşeceğim? Sürekli, kendime bundan sonra ne yapacağımı soruyorum. Hep aynı soruyu. Yüz kez. Bin kez. Kendimi defalarca buluyor, defalarca kaybediyorum. Aynaya bakıp kendimi tanıyamamak, kendi anılarımı sanki başkası yaşamış gibi anlatmak, hiçbir şeyde kayda değer bir varoluş nedeni bulamamak o kadar korkunç ki. Ve bir şey farkettim. Hiç kimseye hiçbir şeyi tam olarak anlatamayacağımı keşfettim. Çünkü benim için ölüm kalım meselesi olan, diğerinin gözünde toz kadardı. Varlığıma nedensizlikten dolayı delirdim ben. Hiçbir varolma nedenini kendime yakıştıramadığımdan. Gerçekten de bu insanlarla aynı çağda yaşayamıyordum. Sorarlarsa 'Ne iş yaptın bu dünyada?' diye rahatca verebilirim yanıtını: Yalnız kaldım. Kalabildim. Altı milyar arasında doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçebildim aralarından.
prosedür gereği susmak gerekiyor kovulacak bir köyüm kalmadı artık devletin unuttuğu bir dağ kadar yalnız kader denilen mor bulutlara kaldım
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.