Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Velhasıl muradımız yâre kavuşmaktır. Yar, Allah'tır. Yâre kavuşmaya engel olan rakiplerimiz, şeytan ve nefistir. Dünyaya bu aşkın savaşını vermeye geldik.
Sayfa 106Kitabı okudu
Nemsin be? Sevgili, dost, yâr, arkadaş... Hepsi. En çok da en ilk de Leylâsın bana. Bir umudum, dünya gözüm, dikili ağacımsın. Uçan kuşum, akan suyumsun. Seni anlatabilmek seni. Ben cehennem çarklarından kurtuldum, üşüyorum kapama gözlerini...
Reklam
Ey nefsim! Madem öyledir, sen dahi kalbim gibi ağla ve bağır ve de ki: "Fâniyim, fâni olanı istemem. Âcizim, âciz olanı istemem. Ruhumu Rahman'a teslim eyledim, gayr istemem. İsterim, fakat bir yâr-ı bâki isterim. Zerreyim, fakat bir Şems-i Sermed isterim. Hiç-ender-hiçim, fakat bu mevcudatı birden isterim."
Sayfa 101
Sen ol da; ister 'yar' ol, ister 'yara'. Lütfun da başım üstüne, kahrın da...
Bir yâr için ağyâr ile gavgâdan usandık
Benim harcım değil bir yar sevmek gizliden her yanım bin türlü merakla dalanmakta ...
Sayfa 83 - tiyoKitabı okudu
Reklam
“Evet o benim, aşkınla çıldırıp Leylâ adını bütün dünyaya duyuran Mecnûn. Benim o, ben Kays... Hani okula gitmiştik birlikte de, hani birbirimizi okumuştuk kitap diye. Hani mektuplarını bulutlar, kokunu seher yelleriyle göndermiştin bir zamanlar bana. Hani senin uğruna savaşlar çıkmış, benim olmanı isteyen Nevfel ile senin olmayı isteyen îbn Selam'ın bahadır yiğitleri kanlarını akıtmışlardı kızgın kumlara. Hani en sonunda hiç kimsenin olmadığı bir yerde, üzerinde kefen ile randevu vermiştin bana da, daha bedenin soğumadan gelip yetişmiştim yanına. Hani adımıza âşıklar yemin eder olmuşlardı. İşte o benim, Kays, senin mecnûnun, uğrunda çıldıran Kays! Yokluğunda geçen asırlar boyunca, Ger ben ben isem nesin sen ey yâr” “Versen sen isen neyim ben-izâr deyip içimde yaşattım seni. Biliyordum, benim için yaşayacağını, benim için yaşatılacağını ve bir gün bana geleceğini biliyordum. Hoş geldin gözümün nuru, hoş geldin sevincim, ilkbaharım!.. Aşkım, ruhum ve gözyaşım, hoş geldin!..”
Sayfa 352 - KapıKitabı okudu
"Sanman ki taleb-i devlet ü câh etmeğe geldik Biz âleme bir yâr için âh etmeğe geldik" Yenişehirli Avnî Dünyaya gelişimiz ne mevki ve makam, ne de mal ve mülk peşinde koşmak için... Biz buraya bir sevgili için âh etmeye geldik, o kadar...
Sükût
"Sükût" diyorum Hafiz! Derinliklerinde hikmet pınarları fışkıran sîretin tek bineği, Tevekkül ise klavuzu!.. Gönül dili, sükût etmekle öğrenilir Hafız! Gönüller başladı mı konuşmaya, Lisan hükmünü yitirir! Sonra Dilsiz dudaksız, sessiz sedasız bir sefer başlar, Sözden öze, gözden öte! Söz, sükûtta demlenir Hafiz, Sükût ise gönülde!..
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.