Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İlhan Kemal yazdı... Efelya, şairin romanı... Şiirin dışında başka denemelerim de oldu: Öyküler yazdım. Roman yazmaya kalkıştım, yarım bıraktım. Başka uğraşlara daldığımda şiirin bir köşeden bana dalgınlıklar büyüttüğünü, dargınlıklar kuşanmak için aklının karıştığını hissettim. Şiir "ben ikincil planın olmak istemem" diyordu bana adeta, gönül koyuyordu. Kendime sorular sormaya kışkırttı beni şiir: Ne olarak anılmak isterim? Şair? Romancı? Öykücü? Ressam? Buna vereceğim cevap ne olacaksa ona yoğunlaşmalıydım. Cevabı bulduğumdan beri öteki çalışmalarımdan caydım. Çünkü hepsini birlikte götüremezdim, şiirim akamete uğrardı. Ama sevinçle görüyorum ki hepsinde de başarıyı kucaklayan arkadaşlarım var. Şiiri de güzel yazıyorlar, romanı da, gitar da çalıyorlar, saz da, türkü de söylüyorlar, şarkı da. Bir koltukta on karpuz. Düşürmeden taşıyorlar. Onlardan biri: Mehmet Binboğa. Benim gözümde şair. Ama romancılıkta da ben buradayım diyor Efelya ile. Efelya, şairin romanı. Yazarının şair olduğunu bilmeden okusak bile romanın şiir tadındaki dili hemen ele veriyor bir şair tarafından yazıldığını. Kutlarım.
Helal benim, sevap benim, masumiyetin tanımıyım hala. Karıncaya zarar veremem ben, merhametim dağ gibidir. Vicdanım geniştir, şefkatim sonsuz. Şifa olurum, derman bulurum, yara sararım ihtiyacı olduğunda sevdiklerimin. Ama canim yandıysa ve koruyacaksam kendimi, silah olurum, yumruk olurum, zifiri bir karanlık olurum gerektiğinde. Ve tabii herkes kadar meyilliyim şiddete, riyaya, ihanete ... Sadakatimden sual olunmaz zaten. Bağlıyım, ahlaklıyım, sadığım ben. Çok kötüyüm ben be ! Canlarda yaktım, ahlarda aldım, acılarda bıraktım. Kiminin yarım kalmışlığına, kiminin yara almışlığına sebep oldum geçmişimde. Ne kadar da çok iyi geldiğimi unutmamak lazım tabiii! Ne karanlık hayatları aydınlattım. Tekinsiz yollarda yol arkadaşıda oldum kimilerinize
Sayfa 60 - Destek yayinlariKitabı okuyor
Reklam
...neyin var benim sevgilim derdim ona ellerin buz gibi rengin birdenbire soldu unut bütün bunları insanlarla gerçekleştirmek istediğin bütün hayallerini bana söyle bütün bunları seni dinlemek istiyorum o kadar çok yarım kalmış yaşantı birikti ki canım Günseli onların hepsini anlatsam kaldığım yerden yaşamağa kalksam benden kaçarsın hayır
Mahur Beste. Celal Bey, bir sene boyunca, neredeyse her sabah kalkıp evin karşısında iki bina arasındaki boşlukta duran Servet Efendi'nin eskici tezgâhının fotoğrafını pencereden çekmeyi alışkanlık edindi. Servet Efendi boşluğun önünü oluklu saçla kapatmış, arabanın girip çıkmasına uygun bir kapı yapmıştı. Sabah uyandığımızda asla
Sayfa 86 - "Ayapera " Havalar Yine IsınacakKitabı okudu
Ülkeme ve insanlarına kızmağa başladım: Kimsenin doğru dürüst okuduğu yoktu. Doğru dürüst hissetmesini bile beceremiyorlardı. Bu yüzden insan, duyduğu şeyleri söyleyen insanların kültürüne güvenemiyordu. Belki bu zavallılığın, bu yarım yamalaklığın, bu gülünç durumun bile bir aslı, gerçek bir biçimi vardı. Albümü elimden bıraktım. Herşeye yeniden başlamak mümkün değildi. İstesem de mümkün değildi. Nerede kaldığımı unuttuğuma göre, baştan başlamak için birtakım yetenekler gerekliydi; daha talihli doğmuş olmak gerekliydi meselâ. ... Düşünme! dedim kendi kendime, düşünme. Düşünmeyi bile bilmiyorsun. Önündeki işe devam et: ...
Şimdi çok yıllar geçti hatırlamak bile eskitiyor, insanın içini;
kim bilir, kime ne kadar borçlandığımdı yaralı bir narsiste haram olmak sonrası acı iman: kendimi bıraktım intihar eder gibi hayata usul usul yaşattım onu usul usul kendimi azalttım çocukluğumda kırlar geleceğe benzerdi şimdi hiçbir şey geleceğe benzemiyor akşamları yatmadan önce saçlarını okşayan bir el yoksa gün yarım, uykun yarım, yarının yarım kalır sabahların yaşlı doğar, aydınlığın kısalır
Metis yayınları
Reklam
JACKSON POLLOCK
"Beni ilgilendiren duygularımı ifade etmek, resmetmek değil." "İlk resmimi yarım bıraktım çünkü tuvalle aramdaki bağ koptu." "Resim yaparken kendimi geliştirmeye çalışmıyorum, resmin kendine ait bir hayatı var."
Sevimsiz adamın biri ara vermeme neden oldu. Gözyaşlarım kurudu, zihnim dağıldı. Mektubumu yarım bıraktım. Şimdi de düşüncemi yoğunlaştırıp yazacak şey bulamıyorum. Hoşça kal, dostum!
Sayfa 87 - Halk kitabevi, çev: Aylin yıldızKitabı okudu
kendimi bıraktım intihar eder gibi hayata usul usul yaşattım onu usul usul kendimi azalttım çocukluğumda kırlar geleceğe benzerdi şimdi hiçbir şeye benzemiyor akşamları yatmadan önce saçlarını okşayan bir el yoksa gün yarım, uykun yarım, yarının yarım kalır sahaların yaşlı dolar, aydınlığın kısalır
Reklam
Camilla’yı gözden kaçırmıyordum. Dizlerine kadar suya girmişti, dalga geldiğinde sahile doğru koşuyor, sonra geri geliyordu. Sevinç çığlıkları atıyordu. Büyük bir dalgaya yakalandı, bağırdı ve kayboldu. Bir süre sonra tekrar belirdi, gülüp bağırdı. Risk almamasını haykırdım ama sendeleyerek öne doğru ilerledi ve gelen dalganın altında kaldı.
Sayfa 40
1 ölüm rengine bürünmüş bir Ahmet Erhan portresi gibi dolaştım kendi kıyılarımda
Sayfa 173 - Kırmızı Kedi Yayınevi, İkinci Basım, Ekim 2017
“bütün aşağılık kitapların söylediği gibi aşk dünyayı başka türlü gösteriyor insanı yumuşatıyor Allah kahretsin sulu gözlü bir yaratık yapıyor fakat hayır onlara kızıyorum evet onlarla görülecek hesabım var bilerek ya da bilmeyerek bana acı çektirmeye hakları yoktu diye çırpınırdı neyim var benim sevgilim derdim ona ellerin buz gibi rengin birdenbire soldu unut bütün bunları insanlarla gerçekleştirmek istediğin bütün hayallerini bana söyle bütün bunları seni dinlemek istiyorum o kadar çok yarım kalmış yaşantı birikti ki canım Günseli onların hepsini anlatsam kaldığım yerden yaşamaya kalksam benden kaçarsın hayır istemezsin beni ve hayallerimi içinde yaşantı haline getirmeden sözle ifade etmeden uyuşturduğum derinliklerime attığım ve ortaya çıkmalarından korktuğum bu sakat duyguları oldukları gibi bırakalım canım Günseli uyandırmayalım onları ah neden başka türlü olmadı diye çaresizlik içinde beni kıvrandırmış olan akılsız yaşantı kırıntılarımı unutalım sözünü keserdim hepsini istiyorum diye direnirdim hayır olmaz Günseli bütün bu artıkları orada burada bıraktım yıllarca önce bıraktığım terkettiğim evlerin dolaplarında unuttum bu kadar yıldır gidip almadım diye ev sahipleri atmışlardır artık onları oralarda unuttuğumu dahi farketmemişlerdir onlar gülüp söyleşirlerken benim akıllarının köşesinden bile geçmeyen ıstıraplarla kıvrandığımı sezmemişlerdir”
Benden başka hiçbir kadını sevmedi. Bağışlayamıyor beni bir türlü. Kendisini bıraktım diye kızıyor. Ama ben birine vuruldum mu yarım yamalak vurulmam. Ben kendimi tümüyle veren kadınlardanım.
Sayfa 157
267 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.