Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Celaleddin Vatandaş

Celaleddin VatandaşHz. Muhammed'in Hayatı ve İslam Daveti 1 yazarı
Yazar
Editör
9.1/10
489 Kişi
2.305
Okunma
228
Beğeni
20,8bin
Görüntülenme

Celaleddin Vatandaş

2.305 okunma, 228 beğeni - Celaleddin Vatandaş kitapları, eserleri, Celaleddin Vatandaş kimdir, öz geçmişi, Celaleddin Vatandaş nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, Celaleddin Vatandaş sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.

Hakkında

Celalettin Vatandaş (d 1962, Kırşehir) Sosyolog İlk ve orta öğrenimini Kırşehirde tamamladı 1980 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü kazandı 1985 yılında Milli Eğitim bünyesinde Felsefe Grubu dersleri öğretmeni olarak çalışmaya başladı Bir süre Besni, Adıyaman ve Bozkır, Konyada öğretmenlik yaptı Öğretmenliği sırasında sosyoloji alanında yüksek lisans ve doktora programlarını tamamladı Yüksek Lisans ve Doktora tezlerini Türk Modernleşmesi üzerine yaptı Yüksek Lisans tezinde Türk Modernleşmesinin Osmanlı dönemini, Doktora tezinde Türk Modernleşmesinin Cumhuriyet dönemini araştırdı Bir süre Kanadada bir toplumsal uyum politakası olarak çokkültürlülük üzerine araştırmalar yaptı Doç Dr Celalettin Vatandaşın yayınlanmış çok sayıda makalesinin yanısıra Aile ve Şiddet (Türkiyede eşler arası şiddet), Çokkültürlülük ve Ulusal Kimlik (Türk Ulusçuluğunun Doğuşu) isimli kitapları bulunmaktadır
Tam adı:
Prof. Dr. Celalettin Vatandaş
Unvan:
Türk Akademisyen, Sosyolog, Yazar.
Doğum:
Kırşehir, Türkiye, 1962

Okurlar

228 okur beğendi.
2.305 okur okudu.
244 okur okuyor.
1.406 okur okuyacak.
102 okur yarım bıraktı.
Reklam

Editörlük Yaptığı Kitaplar

Tümünü Gör

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Hâlbuki dünün dünyasında kadınların ne 35 yaş sendromu vardı, ne bacaklarındaki selüliti görürler, ne de gözünün altında kırışıklıkların olduğunun farkına varırlardı. Çünkü onların dünyasında ve zihniyetinde kadını değerli kılan şey bedeniyle değil, kişiliğiyle ve ailevi-toplumsal rolleriyle ilgiliydi.
Reklam
“İnsanın mürşidi Kuran’dır.”
Sayfa 209 - Pınar Yayınevi
Kadının Geldiği Konum
Farklı toplumlarda ve zamanlarda bazı şeylerin mağduru olsa bile her kadın, anne veya eş olarak bir değere sahipti. Fakat modern kültür 'kadını layık olduğu değere kavuşturuyorum' söyleminin arkasından cinsel bir metaya dönüştürmüş, kadın, erkekleri baştan çıkaran bedeniyle bir değer ifade eder hale gelmiştir. Çekicilik, cazibe artık olmazsa olmaz değerlerdir. Güzellik dayatması altında tüketim nesnesine dönüşen kadınlara medya aracılığıyla bir yandan güzel, seksi ve erotik olmaları yönünde açık mesajlar tekrarlanarak verilirken, diğer yandan da erkekler tarafından arzu edilen bir nesne olmaları gerektiğine dair örtük mesajlar verilmektedir. Halbuki dünün dünyasında kadınların ne 35 yaş sendromları vardı, ne bacaklarındaki selüliti görürler, ne de gözünün altında kırışıklıkların oluştuğunun farkına varırlardı. Çünkü onların dünyasında ve zihniyetinde kadını değerli kılan şey bedeni ile değil, kişiliğiyle ve ailevi-toplumsal rolleriyle ilgiliydi. Cinsellik hayatın içerisinde fıtri bir ihtiyaçtı ve karşılanma yolları da belliydi; hayatın eksenine oturmuş bir değer değildi. Genel anlamda ifade etmek gerekirse bugünün dünyasında, bireylerin ne yiyeceğine, ne giyeceğine, tatilini nerede ve nasıl yapacağına kiminle ve nasıl evleneceğine, eşi ve çocuklarıyla ilişkisinin niteliğine, evinin eşyasına ve dizaynına... karar veren imaj danışmanları, inananların gözlerinde ve gönüllerinde Allah'tan daha muktedir duruma gelmişlerdir.
Sayfa 65
Günümüzde başörtüsü muhafazakar kesimdeki bazı kadınlar için bir aksesuar haline gelmiştir. Hatta defilelerden kuaför salonlarına kadar taşınan başörtüsü bağlama tasarımları, ilk defabsosyetik davetlerde ilgi çekmiştir. Kadınlar davetlere katılmadan önce kuaföre gidip fön çektirir gibi başörtülerini gidecekleri yere uygun olarak bağlamaya başlamışlardır. Bu tasarımlar, saç modellerine çok benzemekte hatta başörtüsünün saç buklelerine benzeyecek şekilde katlandığı bile görülmektedir. Söz edilen durum, başörtüsünün estetiğinin dini ve siyasal yönünden daha baskın hale geldiğine işaret etmektedir. Başörtüsü olarak kullanılan eşarbın markası da başlı başına bir değere dönüşmüş durumdadır. Eşarplar Tekbir, Vakko, Aker gibi değişik imajlara sahip firmalar tarafından üretilmekte, dolayısıyla tüketiciye farklı seçenekler sunulmaktadır. Eşarbın bir meta olarak piyasaya sunulması ve farklı firmalar tarafında üretilmesi marka kavramını önemli bir noktaya taşımıştır. Firmalar markalarını eşarbın dışa gelen kısmına yerleştirmektedirlar. Markanın göze çarpan bir şekilde yerleştirilmesi, gösterişçi bir tüketime işaret etmekte ve başlı başına bir statü sembolü olmaktadır.
Sayfa 151 - Pınar Yayınları
Kapitalist sistemde kadın ve bedeni bir meta muamelesi görmekte, hem üretim hem de tüketim için bir araç olarak kullanılmaktadır. Kadın cinselliği ile değil tesettür sayesinde kişiliği ile toplumda bir özne olarak var olabilirken, modern zihniyet kadını cinselliğiyle toplumun içinde bir özne haline getirme çabasındadır. Medya aracılığı ile kadının kalıp yargıları örneğin; güzelliği, duygusallığı, çıplaklığı, kıskançlığı ön plana çıkartılarak bireylere aktarılmaktadır. Bu davranış biçimiyle kadın bedeni nesneleşmekte ve bunun sonucunda da kadın kendine yabancılaşmaktadır, kendi özünü kaybederek, medya tarafından bireylere aktarılan çerçeve içerisinde kendini bulmakta ve tanımlamaktadır. Bu durum da kadının kendi özüne yabancılaşmasına yol açmaktadır. Esasen erkeğin beğenisine göre inşa edilmiş olan ve kadın bedeninin sosyal bir gereklilik güdüsüyle içine hapsedildiği kapitalist sistemin güzellik kodları, eril iktidarı pekiştiren cinsiyetçi bir söyleme de hizmet etmektedir. Tesettür, esasen bütün bu sömürü sektörleri ve bu sektörlerle işbirliği içindeki ticari hegemonya ve siyasi zorbalığa karşı bir direnişin simgesidir. Ama ne var ki mevcut ve yaygın haliyle tesettürün zemini kaydırılmış, anlamı değiştirilmiş, içi boşaltılmıştır.
Sayfa 127 - Pınar Yayınları
Müslümanların okuyup destek vermesi gereken bir gönderi:
bir müslüman, "modern" dünyanın her türlü terörizmine karşı kendisini donatmalı ve onların silahlarını onlardan iyi bildiğini haykıracak cesarete okuyarak, izleyerek ve dinleyerek kavuşmalıdır. yah.dilerden bir su bile almayın diye oluşturulmuş hesaplar: twitter.com/bilincli_tuket bilinclituketim.com eşcinsel
Reklam
Tavsiyelerim...
∙ NOT: Listeleri, yeni okuduğum kitâplarla güncellemekteyim. Bilginize... ∙ TEMEL DÎNÎ KİTÂPLAR: ∙ 1. (Siyer) a)
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı
b)
Bülbülün Kırk Şarkısı
Bülbülün Kırk Şarkısı
c)
Fahr-i Alem Habib-i Hüda Hz. Muhammed Mustafa
Fahr-i Alem Habib-i Hüda Hz. Muhammed Mustafa
ç)

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
536 syf.
9/10 puan verdi
Kitap daha çok okunsun diye amme hizmeti
Celaleddin Vatandaş'ın okuduğum ilk kitabı. Cumhuriyetin tarihine eleştirel bakan ideal kitaplardan biri. Akıcı bir dile sahip olduğu için sıkmadan okutuyor kendini. İlk meclisten başlayıp da 2000li yıllara kadar getiriyor kitabı yazar. Ama Atatürk dönemi diğer dönemlere nazaran çok daha uzun ele alınmış. Kitabın kaynakları noktasında diğer
Cumhuriyetin Tarihi
Cumhuriyetin TarihiCelaleddin Vatandaş · Pınar Yayınları · 2021143 okunma
475 syf.
·
Puan vermedi
İki ciltlik siyer kitabını sadeleştirerek tek cilt hâlinde yayınlamışlar. Hâliyle hızlı geçişler, genel bakışlar, ayrıntısız yazımlar.. Esasında bu eksikleri bile olsa "felsefeci" kimliğiyle tanınmış bir akademisyenin Hz. Peygamber’le ilgili bir kitap yazmış olmasından beklentim; o devirdeki insanların ve toplumların düşünce yapılarını, ayet ve hadislerin ışığında yaşanan olaylarla Yesrib'den Medine'ye dönüştüren düşünsel süreci ön plana çıkartmasıydı. Bunu yapmış olsa bence gayet başarı olurdu tek cilt bile olsa. Fakat beni tatmin etmedi. Yer yer bu konuları ele almış fakat o kadar çok olaydan bahsetmiş ki hangi düşünce yapısına nerede ve nasıl odaklanıldığı karışır hâle gelmiş.. Siyer kitaplarında geçen bahisleri, kronolojisiyle beraber ele almış. Çoğu siyer kitabında zaten aynı şeylerden bahsediliyor.. Aynı şeylerin tekrarına düşmek, İslâmî câmiada en büyük eksiklik olarak karşımıza çıkıyor maalesef. Yeni bir söylev oluşturmak, yeni bir şeyler ortaya çıkartmak gerek.. Ama tabiki hakkını yememek lazım; hiç siyer okuması yapmamış bir insan için gayet faydalı olacak, siyere giriş hükmünde bir eser denilebilir..
Hz. Muhammed (s)'in Hayatı
Hz. Muhammed (s)'in HayatıCelaleddin Vatandaş · Pınar Yayınları · 202371 okunma
Reklam
400 syf.
10/10 puan verdi
Yaşayan Ölüler
Hem bitsin istedim hem de bitmesin. Bilmediği şeyin düşmanı olanlara da, fanatiği olanlara da her zaman acımışımdır. -İslam kölelik dini diyen ama kendi şahsı gönüllü; modanın, bedenin, tüketimin kölesi olanlar, -İnsani bir özellik olan cinsel içgüdüyü, hayatın amacına dönüştüren ve pornografiyi normalliğe dönüştürenler, -Geçmişte adı sanı
Modern Çöküş
Modern ÇöküşCelaleddin Vatandaş · Açılım Kitap · 2015379 okunma