YouTube videolarını ilgiyle takip ettiğim sevgili Harun Çelik sayesinde bu eserle tanıştım.
Hasan İzzettin Dinamo aslen Trabzonlu bir yazar ve babası 1.Dünya Savaşı’nda hayatını kaybetmiş.Esasen kitaptaki Musa karakteri yazarın ta kendisi.
Kitabı okurken dağıldım,içim parçalandı.Beni derinden etkiledi yaşananlar…Okuduğunuzda sizi yüreğinizden yakalamaması,hüzne boğmaması mümkün değil.
Trabzonlu Temel Çavuş yedi yıl Yemen’de askerlik yapıp evine,karısı ve çocuklarının yanına sağ salim dönüyor ama savaşın tekrar patlak vermesiyle ailesini bırakıp savaşmaya gidiyor.Eşi Şakire Hanım derme çatma bir barakada çocuklarıyla yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor.
Derken çoğu insanın düştüğü gibi onlar da açlığın ve sefaletin pençesine düşüyorlar.
İnsanoğlunun başına her türden bela gelir ama çekilen bu acıları okurken gözyaşlarımı tutamadım.Çaresizliğe ağladım ,kimsesizliğe ağladım.
Savaşın kahramanlıklarından söz eder,gururlanırız.Peki ya geride kalanlar? Gelin , geride kalanlar nelerle boğuşuyor bir de bu duruma bizzat tanıklık eden Hasan İzzettin Dinamo’nun penceresinden bakın…